Azerbaycan'ın BRICS üyeliği için resmen başvuruda bulunması sadece Kafkasya ve bölgemiz açısından değil dünyada değişen güç dengesini göstermesi açısından da çok önemli bir gelişme oldu şüphesiz. Bu başvurunun Rusya lideri Putin'in Bakü ziyaretinden hemen sonra yapılması da zamanlama açısından çok dikkat çekti doğal olarak.

Bunun nedenlerini madde madde ele almak gerekir. 

Birincisi, BRICS örgütünün gelişmesi, güçlenmesi, genişlemesi, üye tabanını farklı coğrafyalarla, farklı büyüklük ve ölçekteki ülkelerle çeşitlendirmesi hem bu örgüt açısından hem üye ülkeler açısından hem de geniş ölçekte Küresel Güney açısından son derece olumludur. Bu genişleme hamleleri hem örgüte yönelik ilgiyi artırır hem de örgütün etkisini pekiştirir. Ayrıca kurumsallaşmayı da hızlandırır. 

İkincisi, bu genişleme, ŞİÖ'ye artan ilgiyle birlikte düşünüldüğünde, bir yandan da Atlantik düzenindeki zayıflamayı ortaya koymaktadır. ABD hegemonyasındaki zayıflamayı bir kez daha göstermektedir.

Üçüncüsü, Azerbaycan Kafkasya bölgesindeki üç devlet (Azerbaycan, Gürcistan, Ermenistan) arasında siyasi istikrarıyla, gelişmekte olan ekonomisiyle, güçlü ordusuyla, bölgesel ve küresel düzlemde izlediği dengeli dış politikasıyla öne çıkmaktadır. Uzun yıllar Ermenistan işgali altında kalan Azerbaycan toprağı Karabağ'ı çok başarılı askeri ve diplomatik hamleler yaparak kurtarmıştır. Türkiye ile çok güçlü ilişkileri vardır. İran ile ilişkilerini normalleşme sürecine sokmaya yönelik adımlar atmaktadır. İsrail ile de çok yakındır. ABD ve Fransa başta olmak üzere, Ermenistan'ı destekleyen batı ülkeleriyle de dengeli ilişkilere sahiptir. Rusya ile güçlü ilişkileri bilinmektedir. Azerbaycan ve Ermenistan arasında kalıcı barışın sağlanması amacıyla müzakere süreci devam ederken Azerbaycan, Ukrayna ve Rusya arasındaki savaşta arabuluculuk yapmak için de girişimde bulunmuştur. Bu adımıyla iddiasını ortaya koyarken özgüvenini de göstermiştir. Asıl önemlisi devlet kapasitesinde, ölçek büyütme konusundaki kararlılığıdır. 

Dördüncüsü, Azerbaycan bu adımları atarken, stratejinin üç önemli unsuru olan kuvvet, zaman, mekan dengesini gözetmekte, coğrafi konumunu ve enerji kaynakları konusundaki zenginliğini başarıyla kullanmaktadır. Buna karşılık Ermenistan iç siyasetinde kırılgan, ekonomisi zayıf, batının etkisine fazlasıyla açık ve son dönemde Rusya ile büyük sorunlar yaşayan bir ülkedir. Keza Gürcistan iç siyaseti de batı ve özellikle de ABD emperyalizmi tarafından karıştırılmakta, yeni bir renkli devrim için pek çok örgüt fonlanmaktadır. 

Kısacası Azerbaycan'ın BRICS üyeliği için yaptığı başvuru hem Bakü açısından hem de bölgesel dinamikler açısından önemlidir. 

Barış Doster