İspanya Başbakanı Pedro Sanchez Perez-Castejon dün Çin'i ziyaret etti. Çin  Cumhurbaşkanı Xi Jinping, Sanchez ile bir araya geldiğinde yaptığı konuşmada, iki ülkenin halklarının refahını artırmak, Çin-AB ilişkilerine ivme kazandırmak, dünyanın barışına, istikrarına ve kalkınmasına daha büyük katkılarda bulunmak için İspanya ile istikrarı ve dinamizm dolu kapsamlı bir stratejik ortaklık kurmak istediklerini belirtti. Sanchez ise Çin'in Avrupa Birliği'nin önemli bir ortağı olduğunu vurguladı. Konuk Başbakan Sanchez, İspanya’nın AB-Çin ilişkilerinin istikrarlı gelişimini her zaman desteklediğine işaret ederek, ticaret, yatırım, bilimsel ve teknolojik yenilik ve yeşil enerji gibi çeşitli alanlarda Çin ile işbirliğini derinleştireceklerini dile getirdi.

Sanchez’in ziyaretinin önemli bir programı ise Çin Halk Cumhuriyeti Film İdaresi ile İspanya Krallığı Film ve Görsel-İşitsel Sanatlar İdaresi arasında “Film İşbirliği Mutabakat Zaptı"nın imzalanmasıydı. Buna göre, Çin ve İspanya, film alanındaki işbirliğini daha da derinleştirecek, film festivallerine katılmak, filmlerin karşılıklı gösterimi, ortak film projeleri ve personel değişimi konularında pratik işbirliğini genişletecek, böylece iki ülke arasındaki kültürel işbirliğinin geliştirilmesine dinamizm katılacak. Çin’de yediden yetmişe herkes, İspanyol yapımı “Don Kişot ” adlı çizgi filmi izledi. İki ülkenin ortak yapımı “Ejder Koruyucusu” adlı çizgi film de Çin genelinde 17 Ağustos 2024 tarihinde gösterime sunulmuştu. Çin ile İspanya arasında film alanındaki işbirliği geniş ufka sahip.

Çin, dünyanın en büyük ikinci film pazarı durumunda. Dünyanın dört bir yanından hem yatırımcılar, hem de yapımcılar, Çin pazarına açılmak istiyor. Ancak son günlerde, ABD'nin “gümrük sopası” sallaması üzerine, Çin Devlet Film İdaresi, ABD’den film ithalatını uygun boyutta azaltacağını ilan etti.  Bununla birlikte, Walt Disney ve Warner Bros Discovery şirketlerinin hisseleri keskin bir şekilde değer kaybetti.

ABD’nin ek tarife uygulaması, Çin'de yatırım yapmak isteyen ABD’li şirketlere, film yönetmenlerine ve üreticilerine belirsizlik getirdi. Aslında film, hizmet ticaretinin bir biçimidir. ABD ise Çin’in hizmet ticaretinde en büyük açığa neden olan kaynaktır. ABD Ticaret Bakanlığı'nın istatistiklerine göre, 2001'den 2023'e kadar, ABD'nin Çin'e hizmet ihracatı, 5 milyar 630 milyon ABD Dolarından 7,3 kat artışla 46 milyar 710 milyon ABD Dolarına yükseldi. ABD’in Çin’e yaptığı hizmet ticaretindeki yıllık fazla 11,5 kat artarak, 26 milyar 570 milyon ABD Dolarına çıktı. Bu miktar, 2019 yılında 39 milyar 700 milyon ABD Dolarına ulaştı. Çünkü, Çin pazarı çok büyük. Seçkin film eserlerine, Çinli izleyiciler sinemaya giderek destek veriyor.

Aynı zamanda, AB Komisyonu Başkanı Von der Leyen, ABD ve Avrupa Birliği'nin tarife müzakeresinden olumlu sonuç çıkmazsa, Avrupa Birliği'nin Amerikan teknoloji devlerine baskı oluşturacağını söyledi. Teknoloji ve hizmet sektörleri de ABD’nin AB’ye karşı yaptığı ticaret fazlasının önemli bir parçası. Çin Devlet Film İdaresi, ABD’den film ithalatını azaltma sinyali verdikten sonra Reuters ajasının yayınladığı makalede, devasa Çin film pazarının kapısının kendilerine kapanacağından korktuğu için, Hollywood’un paniğe kapıldığı ifade edildi. Hatta ünlü Hollywood film yapımcıları, Trump'ın tarife tedbirinin “çılgınca” olduğunu dile getirdi.

Film endüstrisi ile bilim ve teknoloji hizmet endüstrisi, modern hizmet endüstrisinin önemli alanları. Bunlar, ABD’nin uzun yıllardır geleneksel avantajları bulunan konular. Bu alanlar, sadece ABD’nin değerlerini dışa ihraç etmekle sınırlı kalmayıp, aynı zamanda, bu ülkeye zenginlik getirdi. ABD, bu nedenle hizmet ticaretinde dünyanın en büyük ticaret fazlası gerçekleştiren ülke oldu.

Çin ve Avrupa Birliği'nin ABD film ve teknoloji hizmet devlerine verdiği uyarılar, ABD yönetiminin tarife sopasını  pervasızca sallamasının kendi hizmet ticaretini zedelediğini gösterdi.

Aslında, Çin'in üst düzey dışa açılmasının ilerlemesiyle birlikte, Çin pazarında giderek daha fazla fırsat ortaya çıktı. Çin ile İspanya arasındaki film işbirliği bu konu için iyi bir örnek. Zira, ABD’nin her konuda tekel olduğu dönem artık tarihe karıştı.