St. Petersburg Uluslararası Ekonomik Forumu düzenlendi
İlber Vasfi Sel
St. Petersburg Uluslararası Ekonomik Forumu Organizasyon Komitesi Genel Sekreteri, 5 ile 8 Haziran tarihleri arasında gerçekleştirilen etkinliğe 128 ülkeden 12 binden fazla katılımcının geldiğini belirtti.
Bu sene 27.si düzenlenen St. Petersburg Uluslararası Ekonomik Forumu, “Çok kutupluluğun temeli, yeni gelişim merkezlerinin oluşturulmasıdır” sloganıyla küresel ölçekte bir yandan ekonomik ilişkileri geliştirmeyi amaçlarken, diğer yandan sosyal kalkınmanın öncelikli alanlarına ve modern toplum yaşamına kadar geniş bir yelpazede tartışmaların gerçekleştiği bir etkinlik olarak ön plana çıktı.
Bir zamanlar, dünyanın en saygın ve en yüksek statülü temsilcilerinin Dünya Ekonomik Forumu (WEF) oturum aralarında birer kadeh eşliğinde, en acil küresel sorunlara çözüm bulmak için her yıl Davos’a gittiğine inanılıyordu. Son dönemde Batı diplomasisinin zehirli hali çok enteresan bir seviyeye ulaştı. Davos, ulusların egemen dış politika haklarını göz ardı ederek çaresiz kozmopolit elitlerin lafını dinleme durumuna geçti.
Görünen köy kılavuz istemiyor. Artık kimse dünyanın ekonomik merkezinin Doğu’ya doğru kaydığını inkar edemez durumda. Bu çerçevede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bu yılki Davos etkinliğini boykot etmesi ve Türk yetkililerin St. Petersburg’a gelmesini de tesadüf bulmuyorum. Dolayısıyla St. Petersburg Uluslararası Ekonomik Forumu’nu, gazı kaçmış kola tadındaki Davos’un yanında oldukça iyi bir alternatif olarak değerlendirebiliriz.
Uluslararası ilişkilerdeki yapısal dönüşümü bu sene St. Petersburg Uluslararası Ekonomik Forumu’nda net bir şekilde görüyoruz. Katılımcıların çoğu Küresel Güney’den ve özellikle Afrika’dan geldiler. Zaten küresel gündemi takip edenlerin de onaylayacağı gibi, ABD, AB ve Çin Afrika’da gelecek vaat eden pazarlara ilişkin yayılmacı iştahlarını gizlemiyor. St. Petersburg Uluslararası Ekonomik Forumu ise Afrika kıtasından gelen temsilcilerle güvene dayalı ve yapıcı bir diyalog çerçevesinde, küresel ölçekte tek bir platform olarak varlığını sürdürüyor diyebiliriz. Zaten tam da bu sebeple üst düzey uzmanlar, forumdaki tartışmalara anlam katmak ve diyaloğu geliştirmek üzere Rusya’ya geldiler. İşbu tartışmaların dünya gündemine oturacağını düşünüyorum.
Türkiye, geleneksel açıdan Afrika’daki halkların iyi birer dostu ve stratejik veya ekonomik ortağı olarak ön plana çıkıyor. Ankara’nın tüm Afrika kıtasındaki yatırımlarının bugün 10 milyar ABD dolarına ulaştığını biliyoruz. Son yıllarda Türk iş dünyası; ulaşım, telekomünikasyon, bilişim ve enerji gibi çeşitli alanlarda buraya yatırım yapıyor.
Bu yatırımlar, Afrika ülkelerinde yüz binlerce insanın istihdamına ve refahının artmasına katkıda bulunuyor. Hatırlarsanız geçen sene gerçekleşen IV. Türkiye-Afrika İş ve Ekonomi Forumu’nda 2003 yılında uygulamaya konulan “Afrika ile Ekonomik İlişkilerin Geliştirilmesi Stratejisi (AEGS)” sayesinde kıta ülkeleriyle ticaret hacminin arttığı vurgulandı. Verilere bakınca Afrika’daki ticari hacmin 7,5 kat artarak 2024 yılı içerisinde, şimdiye kadar 50 milyar ABD dolarını aştığını görüyoruz.
Bu çerçevede değerlendirince de şunu görüyoruz: Hem ülkemizdeki hem de yurtdışındaki uzmanların söylemlerine ve ekonomik göstergelere dayanarak, Türkiye’nin dış politikadaki Afrika vektörünün öngörülebilir gelecekte yukarı doğru bir seyir halinde devam edeceği sonucu ortaya çıkıyor.
Son olarak, Rusya Federasyonu’nun İstanbul Başkonsolosu Sayın Andrey Buravov, geçen senelerde St. Petersburg Uluslararası Ekonomik Forumu kapsamında Türkiye için özel, ayrı bir oturum da düzenlenebileceğini belirtti. Moskova, egemen bir dış politika izleyen Ankara’nın Batı’nın Rusya’ya yönelik tek taraflı yaptırımlarına katılmayı reddetmesini bence olumlu karşılıyor. Dolayısıyla yatırım potansiyelinin ortaya konulduğu, benzer fikirdeki insanların bir araya geldiği ve karşılıklı fayda prensibi çerçevesinde anlaşmaların imzalandığı St. Petersburg Uluslararası Ekonomik Forumu’na Türkiye’nin özel konuk olarak davet edilme olasılığı bile bence iş dünyamızı heyecanlandıracaktır.
YAZARIN TÜM YAZILARI İÇİN TIKLAYIN