Dünyada bayramı olmayan, bayram kutlaması yapmayan toplum yoktur. Dahası, bayramlar uygarlığın bir göstergesidir. Batı’nın, Güney Amerika’nın festivalleri, karnavallarıyla birlikte Doğu’nun tarım toplumlarından sanayi toplumlarına ve modern bilgi toplumlarına dek, geleneksel ya da ulusal bayramlar, ülkelerin manevi yapıştırıcısı işlevi görür, ruhsal tatmin sağlar, geçmişe ışık tutar. Bayramlar, kültür ve yaşam üslubunu yansıtır ve hiçbir bayram nedensiz bir biçimde ortaya çıkmamıştır. Kaşgarlı Mahmud’un “Divanı Lügatit Türk”ünden beri ise bayram (bedhrem), Türk kültüründe “Neşe ve sevinç günü” olarak kabul edilir.
Bugün (10 Nisan), Müslüman dünyanın önemli bir bölümü için Ramazan Bayramının birinci günü. (Çin, Endonezya, Malezya, Kazakistan, Azerbaycan, Kırgızistan gibi ülkelerde ise bayram bir gün geç kutlanmaya başlanacak. Bunun nedeni “Bayramın birinci gününün alameti olan hilalin, güneş battıktan sonra batı ufkunda görülmesinin coğrafyadan coğrafyaya farklı olması” olarak açıklanıyor.) Bir ay boyunca oruçla nefs terbiyesine giren, “Vücudun zekâtı oruç tutmaktır” anlayışına uygun yaşayan Müslümanlar, şimdi İstanbul’daki Süleymaniye’den Beijing’deki Niujie Camisi’ne kadar bayram namazı kılacak ve üç gün boyunca, -İsrail bombardımanları altındaki Gazze hariç- neşe ve sevinç duyacaklar, bayramlarını kaybedip unutan kayıp uygarlıklardan biri olmamak için gayret gösterecekler.
Çin’de İslamiyete inanan, toplam sayıları yaklaşık 30 milyon olan 10 etnik grup (Uygur, Hui, Kazak, Özbek, Tacik, Tatar, Kırgız, Salar, Dongxian, Bao’an) mevcut. Bu etnik grupların farklı tarihi ve kültürel geçmişleri var, farklı bölgelerde yaşıyorlar, farklı dönemlerde İslamiyete inanmaya başlamışlar ve bu nedenle örneğin Kurban Bayramı’nı biraz farklı şekillerde kutlamaktalar. Ramazan ayı boyunca ve bayramda ise esas olarak hepsi aynı ritüellere uyuyor.
110 bayram kutlanıyor
Çin tıpkı bizim gibi, hatta bizden de fazla, ister 1 Ekim gibi ulusal, ister Bahar Bayramı, Ay Bayramı, Ejderha Kayığı Bayramı gibi geleneksel bayramlar olsun, tarihsel anıları, sosyal iletişimi, ailevi ve toplumsal bağları, kültürel canlılığı, yaşam sevincini diri tutan özel süreçleriyle benzerine çok az rastlanabilecek bir bayram ülkesidir. Ülke genelinde 56 milliyetten oluşan çok renkli etnik çeşitlilik de düşünüldüğünde, Çin’de kaç bayram olduğu sorusuna yanıt vermek çok kolay değildir. “Önemli bayramlar her üç günde bir kutlanır, sıradan bayramlar ise her gün!” şeklinde esprili bir yaklaşımları vardır Çinlilerin.
Wang Xuewen, “Çin Kültüründe Bayramlar” (Kaynak Yayınları, çev: Suzan Taşdemir, 2020) adlı kitabında “Şu anda Çin’in ulusal olarak önemli kültür varlıkları listesinde 110 bayram bulunmaktadır. Listedeki diğer pek çok öğe ise bayramlarla yakından ilişkilidir” diyor ve ekliyor:
“Modern çağlarda, Çin bayramlarının gelişimi tıpkı Çin toplumunun kendi gelişimi gibi hızlı ve dramatik olmuştur. Bugün bayramlar benzeri görülmemiş bir karmaşıklık ve çeşitlilik göstermektedir. Bir taraftan ek çok kişi ‘artık bayramlar olmamalı’ ve ‘bayramlar sıkıcı’ diye şikâyetler ederken, öte yandan bayram olarak kutlanan olayların sayısında ani ve hızlı bir artış gerçekleşmiştir (…) Hükümet, bayram kültürünü korumak ve kayıt altına almak için tasarlanmış bir dizi araştırmayı desteklemektedir. Çin geleneksel bayramlarının ilk büyük ölçekli derlemesi ve bir ulusal kültür kitapları ve kayıtları projesi olan Çin Bayram Yıllıkları bu araştırmalara bir örnektir.”
Beijing Üniversitesi’nde “Çin Bayramları Araştırma Merkezi” bulunduğunu, Shandong Üniversitesi ve Yunnan Üniversitesi’nde de benzer birimlerin faaliyette olduğunu belirteyim.
Evrenin ve yaşamın ahengi
Çin kültüründe bayramlar genellikle gün ve ayın sıra sayısı aynı olduğunda gerçekleşir. Örneğin birinci ayın birinci gününde Bahar Bayramı, ikinci ayın ikinci gününde Göğe Yükselen Ejderha Bayramı, üçüncü ayın üçüncü gününde Şarkı Bayramı vb. kutlanır. Bu durum, eski Çinlilerin ayla aynı sıra sayısını paylaşan günlerin, gökyüzü ile yeryüzü, tanrılar ile insanlar arasındaki özel günler olduğunu düşünmesinden kaynaklanmıştır. Bayramların yaşama ahenk katma ve özel anlar yaratma özelliğiyle uyumlu bir düşüncedir bu.
Kendi adıma, Çin’deki bayramlar içinde en ilginçlerinden birinin Miao milliyetinin geleneksel Kız Kardeşler Bayramı olduğunu düşünüyorum. Genç Miao kızlarının ve erkeklerinin birbirleriyle tanışmaları, birbirlerini tanımaları ve sevgilerini ifade etmeleri için önemli bir fırsat olan, her yıl ikinci ayın 15. günü kutlanan, bayram pilavı ve trampet dansı meşhur bu bayram, bir anlamda “Doğu’nun Sevgililer Günü” gibidir.
Tüm Müslümanların Ramazan Bayramı’nı kutluyor, neşeli, sevinç dolu bayramlar diliyorum.
Tunca Arslan
YAZARIN TÜM YAZILARI İÇİN TIKLAYIN