Şu anda dünyada hakkında en çok konuşulan, yorum yapılan oluşum BRICS’tir demek yanlış olmaz. Bu platformu kuran ülkelerin ilk harfleriyle anılan BRICS’e yakın zamanda alfabe yetmeyecek. Dünyaya ekonomik ve kültürel vizyonlar sunan bu oluşuma son zamanlarda daha sık kullanıldığı gibi “Yükselen Güney” demek daha doğru olabilir. 

BRICS ülkeleri dünya sanayi üretiminin üçte birini, tarım üretiminin de yarısını gerçekleştiriyor. Küresel GSYH’nın yüzde 26’sı, dünya ticaretinin yüzde 20’si, maden rezervlerinin yüzde 60’ı ve döviz rezervlerinin yarısı bu ülkelerin elinde.

G7 gibi Batılı güç grupları, sadece kendi çıkarlar peşinde koşuyor ve gelişmekte olan ülkelerin yükselişinin kendi çıkarlarını tehdit edeceğinden korkuyor. Bu gruplar, sıfır toplamlı oyun düşüncesine bağlı kalarak küreselleşmeye karşı hareket ediyorlar. “Ayrıştırma”, “tedarik ve endüstriyel zincirleri kırma”, “korumacılık ve tek taraflılıkla” uğraşıyorlar. 

Hedeflerinde Çin var 

Bu gruplar, “Küresel Güney” ülkelerini değer zincirinin en altına hapsetmek istiyorlar. Bu nedenle sık sık yaptırımlar uyguluyor veya ekonomik sorunları silah olarak kullanmaya çalışıyorlar, işbirliğine siyasi önşartlar ekliyorlar, Küresel Güney ülkelerini taraf seçmeye zorluyorlar veya bu ülkeleri ekonomik, ticaret, bilim ve teknoloji alanlarında bastırmaya çabalıyorlar.

G7 Zirvesi’nde Çin’in Kuşak ve Yol İnisiyatifi’ne karşılık verme yolları arandı. NATO’nun Madrid Zirvesi’nde hedefte Çin ve Rusya vardı.

Ancak gidişat pek Batılı güçlerin istediği gibi gerçekleşmiyor. 1995 yılında Küresel Gayri Safi Milli Hâsıla içinde BRICS ülkelerinin payı yüzde 16,9 iken G7 ülkeleri yüzde 44,9’du. 2023 yılında BRICS’in payı katlanarak yüzde 32,1’e çıkarken G7’nin payı yüzde 29,9’a geriledi.

 BRICS işbirliği mekanizması kurulmasından bu yana, işbirliğinin temeli giderek daha sağlam hale geldi ve alan giderek genişledi. Ekonomi ve ticaret, finans, bilim ve teknoloji, tarım, kültür, eğitim, sağlık, düşünce kuruluşları ve dost şehirler gibi onlarca alanda pragmatik işbirliğine yönelik, liderler toplantısı öncülüğünde ve bakanlar toplantısı gibi yüksek düzeyli toplantılarla desteklenen çok düzeyli bir yapı oluşturuldu.

IMF’ye alternatif 

BRICS artık Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankası gibi kuruluşlara alternatif olarak görülüyor.  

BRICS işbirliğinin etkisi beş ülkenin kapsamını aştı ve dünya ekonomik büyümesini teşvik etmek, küresel yönetişimi iyileştirmek ve uluslararası ilişkilerin demokratikleşmesini teşvik etmek için yapıcı bir güç haline geldi.

Siyasi açıdan, Ukrayna krizi, Filistin-İsrail çatışması, İran nükleer sorunu gibi konularda BRICS ülkeleri aralarındaki koordinasyonu güçlendirdi, adaleti savundu, küresel stratejik istikrarı korudu ve önemli bir güç haline gelerek uluslararası ilişkilerin demokratikleşmesine ivme kazandırdı. BRICS uzlaşma siyasetine dayalı bölgesel ve küresel yeni bir işbirliği modeli sunmaktadır.

Finans açısından, BRICS ülkeleri, finansal güvenliğini sağlamak ve uluslararası para ve finansal sistemin çeşitlendirilmiş gelişimini teşvik etmek için bir BRICS ödeme sistemi kurmayı öngörüyor. 

Enerji açısından, enerji arzını ve enerji güvenliğini sağlamak için "BRICS Enerji Ortaklığı” nı kurmayı teşvik ediyorlar. Suudi Arabistan, İran ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi büyük petrol üreticilerinin katılımıyla, BRICS ülkeleri küresel enerji pazarının yüzde 40'ını oluşturuyor. Çin de küresel yeni enerji endüstrisinin gelişiminde de lider konumdadır.

Yapıcı öneriler 

Geçen 10 Eylül'de Fujian'da düzenlenen 2024 BRICS Yeni Sanayi Devrimi Ortaklık Forumu'nda Çin Sanayi ve Bilişim Bakanı Jin Zhuanglong, BRICS’in Yeşile ve düşük karbona bağlı kalmayı ve sürdürülebilir kalkınmayı sağlaması gerektiğini önerdi.

Gıda açısından ise BRICS, gıda ticaretinde yerel para birimi işlemlerinin gerçekleştirilmesi için “BRICS ülkelerinin gıda borsası kurması"nın kurulmasını öngörüyor.  Bu öneri, başta gelişmekte olan ülkeler dahil olmak üzere, küresel gıda pazarının istikrarı ve ilgili ülkelerin gıda güvenliği açısından önemlidir.

BRICS’in gündeminde ve geçmişinde sömürgecilik, kölelik veya soykırım yok. Bu platform 22-24 Ekim’de Rusya’nın Kazan kentinde yeni bir zirveye, yeni katılımlara hazırlanıyor. Dünya siyasetinde gerginliğin tırmandığı bu dönemde BRICS farklılıkları zenginliğe dönüştürmek istiyor. 

Kamil Erdoğdu