İngiliz kökenli Hollywood yönetmeni Ridley Scott’ın imza attığı, başrollerini Joaquin Phoneix ve Vanessa Kirby’nin paylaştığı “Napolyon” (Napoleon) filmi pek çok ülke gibi Türkiye sinemalarında da geçen hafta gösterime girdi. Deneyimli yönetmen Scott, iki buçuk saatlik çalışmasında, ele aldığı tarihi karakterin bir komutan olarak düşmanlarıyla, bir koca olarak da karısı Josephine’le girdiği savaşları ve sürgün yıllarını anlatmış, dönemin politik ayrıntılarına pek girmeden biraz ansiklopedik bir anlatım tutturmuş. Buna karşılık Napolyon’un yaşamını tamamen popüler anlatıya tabi kılan bir film de değil karşımızdaki; Scott, Napolyon’la ilgili en çok bilinen kimi vurgulara, gerçekten onun ağzından çıkıp çıkmadığı pek de belli olmayan bazı meşhur laflara yer vermemiş. Örneğin, Napolyon filmin bir sahnesinde Fransız devlet adamlarına dönüp “Para! Para! Para!” der mi diye bekledim ama öyle bir şey olmadı. Yine David Scarpa’nın elinden çıkan senaryoda acaba, hâlâ yankılanmakta olan “Bırakın Çin uyusun, uyanırsa yer yerinden oynar” sözünü duyar mıyım diye de merak ettim ama merakımın karşılığı filmde yoktu. Gerçi çoğu tarihçinin de Napolyon’un böyle bir sözünün olmadığını, en azından kayıtlarda böyle bir şey geçmediğini iddia ettiğini belirteyim. “PEKİN’DE 55 GÜN” FİLMİ Öğrendiğime göre 1820 yılında İngiltere’de ezeli düşman Napolyon’dan 300’den fazla alıntı yapılmış ama aralarında “Bırakın Çin uyusun, uyanırsa…” şeklinde bir söz yokmuş. “Napolyon Sözlüğü”nün yazarı Jean Tulard ise ilginç bir iddiada bulunuyor ve bu sözlerin ilk kez Nicholas Ray’in 1963 yapımı filmi “Pekin’de 55 Gün”de geçtiğini belirtiyor. Gerçekten de Boxer İsyanı dönemini anlatan bu filmde başroldeki David Niven’in ağzından duyuyoruz bu sözleri. Ancak filmin hareket noktası olan romanda böyle bir replik yok ve Tulard, bu lafı senarist Bernard Gordon’un gayet güzel bir biçimde uydurduğunu ileri sürüyor. Gerçi bu iddia da çok şaşırtıcı, çünkü “Napolyon Sözlüğü”nün yazarının haberi olmayabilir ama “Time” dergisinin 1 Aralık 1958 tarihli sayısının kapağında, yani “Pekin’de 55 Gün” filminin yapımından beş yıl önce, Mao posterinin üstünde Napolyon’dan bu alıntı yer alıyor. LENIN DE ATIF YAPTI Dahası da var; “Çin Uyanınca… Yer Yerinden Oynar” adlı kitabı ülkemizde de çok iyi bilinen Fransız yazar Alain Peyrefitte, Lenin’in de Napolyon’a atıf yaparak bu sözü kullandığını söylüyor. Yazarın bir başka değerlendirmesi ise Lenin’in bu söze, 1793’te İngiltere elçisi olarak Çin’e giden Lord Macartney’in açıklamalarını okurken rastlamış olabileceği şeklinde. 1816’da St.Helen adasında sürgünde bulunan Napolyon’un bu meşhur öngörüsüne, gene Çin’den dönen İngiltere elçisi Lord Amherst’in söylediklerinin neden olabileceği de iddialar arasında. Napolyon’un bu ilk sürgünü sırasındaki İrlandalı doktoru, “Sürgündeki Napolyon ve St.Helena’dan Bir Ses” kitabının yazarı Barry O’Meara’nın notları arasında da bu söze rastlanmıyor ama yine de aydınlatıcı bilgiler yer alıyor. O’Meara, Napolyon’un Çin’e merak duyduğunu, Çin’le savaşa girmenin hiçbir ülke için akıllıca olmayacağını dile getirdiğini ve İngilizlere “Çin gibi devasa bir imparatorlukla savaşa girmek, birkaç yıldır yaptığınız en kötü şey olurdu” dediğini aktarıyor. Söz açılmışken, internette Mao Zedong’un “Napolyon’unki en iyi yöntemdi. Bütün temsil kurumlarını dağıttı ve devleti onunla birlikte kimin yönetmesi gerektiğine karar verdi” şeklinde bir sözüne rastladım ama bildiğim ve kısa sürede taradığım hiçbir kaynakta teyit edemedim. Ne olursa olsun, Napolyon’la özdeşlemiş olan ve çoktandır doğrulanmış olan bu kehanet, tarihte yankılanmakta ve bırakalım öylece yankılanmaya devam etsin.