Küresel ekonomik işbirliğinin ana forumu olan G20’nin 19’uncu zirvesi 18-19 Kasım günlerinde Brezilya’da düzenleniyor. G20'nin önemli bir üyesi olan Çin, yalnızca mevcut uluslararası sistemin bir katılımcısı ve yararlanıcısı olmakla kalmaıyor, aynı zamanda G20'nin kapsamlı büyüme stratejisine büyük katkı sağlıyor.

Çin, daha önceki zirvelerde uluslararası finans sisteminde reform için öneriler sundu. St. Petersburg Zirvesi'nde kalkınma inovasyonu, büyüme bağlantısı ve fayda entegrasyonu gibi yeni kavramlar ortaya koydu. Yenilikçi kalkınma yöntemleri ve ekonomik büyüme yöntemlerinin dönüşümü gibi öneriler G20'nin gelişmesini ve Çin'in büyük bir güç olarak rolünü etkin bir şekilde oynamasına katkı yaptı.

G20, Birleşmiş Milletler, Shanghai İşbirliği Örgütü ve diğer uluslararası mekanizmalarla birlikte Çin'in uluslararası çok taraflılığa katılımı önemli bir taşıyıcı görevi görüyor.

Son yıllarda, genel küresel ekonomik gerilediği koşullarda, Çin ekonomisi nispeten yüksek bir büyüme oranını korudu ve bu da küresel ekonomik büyümeyi ve küresel ekonomik toparlanmayı olumlu yönde etkiledi. 2008'den 2013'e kadar Çin, toplam küresel GSYİH büyümesine 37,6 oreanında katkıda bulundu. Çin'in küresel ekonomik büyümeye katkısı 2014 yılında yüzde 27,8, 2015 yılında yüzde 30 oldu.

ALTYAPI İNŞASI DENEYİMİ

Çin, altyapı inşaatındaki zengin deneyimini, G20'nin bu konuda ortak eylemler gerçekleştirmesine yardımcı olmak için kullanıyor. 2010'un sonunda Çin, gelişmekte olan ülkelerin toplam 632 altyapı projesi oluşturmasına yardımcı olmuştu.

2010'dan 2012'ye kadar Afrika'ya altyapı inşaatı için 110 milyar ABD Doları tercihli kredi sağladı ve 2011'den sonra gelişmekte olan ülkelere temiz enerji ve çevre koruma gibi 200 altyapı projesi inşa etmelerine yardımcı oldu.

Gelişmekte olan ülkelerde altyapı inşasının teşvik edilmesi temelinde, Çin, Endonezya, Hindistan ve diğer gelişmekte olan ülkeler ortaklaşa G20'yi gelişmekte olan ülkelerde altyapı inşaatına yönelik mali desteği artırmaya çağırdı.

EKONOMİK VE FİNANSAL SİSTEMDE REFORM

Çin, mevcut uluslararası sistemin kademeli reformunu savunuyor ve küresel ekonomik ve finansal mekanizmanın reformu, Çin'in G20 zirvesindeki temel taleplerinden biri.

Mevcut uluslararası ekonomik ve finansal sistemin bariz eksiklikleri var. Çin, Uluslararası Para Fonu ve Dünyanın denetim işlevleri aracılığıyla iki büyük kurumun reformunu teşvik etmek için G20'yi kullanmaya çalıştı.

Çin, G20 mekanizması ile Uluslararası Para Fonu ve Dünya Bankası arasında tamamlayıcı ilişkiler kurulmasını, yani G20 mekanizması, Uluslararası Para Fonu ve Dünya Bankası gibi uluslararası kuruluşların kurulmasını teşvik etmek için çalıştı. Böylece G20 zirvesinde varılan anlaşmaların ve fikir birliğinin en büyük ölçüde uygulanabileceğini savundu.

ÇOK TARAFLI MEKANİZMA

Kuşak ve Yol İnisiyatifi’nin başlatılması, Asya Yatırım Bankası ve BRICS Yeni Kalkınma Bankası'nın kurulması, başta Çin olmak üzere gelişmekte olan ülkelerin küresel ekonomik yönetişim üzerindeki etkisinde hızlı bir artışa yol açtı.Gelişmekte olan ülkelerin savunduğu yeni uluslararası mekanizma, G20'nin gelişmekte olan ülkelerin ekonomik büyümesini teşvik etme stratejik hedefiyle örtüşen, gelişmekte olan ülkelerin çoğunluğunun ekonomik kalkınmasına finansal destek, gelişmiş modeller ve kalıcı bir ivme sağlamayı amaçlamaktadır.

"Kuşak ve Yol" stratejisinin G20 çerçevesine dahil edilmesi, G20 üyelerinin “Kuşak ve Yol" boyunca yer alan ülkelerle zengin kaynaklarla enerji işbirliğini gerçekleştirmelerine, daha geniş pazarlar açmalarına ve uluslararası ticaret ölçeğini genişletmelerine yardımcı olacaktır.

Dünyanın en büyük ikinci ekonomisi ve en büyük gelişmekte olan ülkesi olan Çin'in, gelişmekte olan bir ülke statüsünü korumak ile küresel ilişkilerde öncü rol oynamak arasında bir denge kurması gerekiyor. Bu nedenle, G20’yi gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasındaki ilişkileri koordine etmek için bir köprü ve doğal bağlantı olarak görüyor. G20'nin çok taraflı mekanizma işbirliğini sürdürmek ve güçlendirmek Çin'in önemli sorumluluğu haline geldi. Çin'in zengin iç reform deneyimi ve artan küresel etkisi, diğer gelişmekte olan ekonomilerin gelişimine umut getirdi.

FARKLILIKLARIN GİDERİLMESİ

Bununla birlikte, gelişmiş ülkelerin endişe duyduğu uluslararası mali düzen, iklim değişikliği ve terörle mücadele gibi küresel sorunların çözümünde Çin’in desteği ve işbirliği gerekmektedir. Çin'in küresel meselelere ilişkin görüşleri, önceki G20'de gelişmiş ülkeler tarafından yakından izlendi. Günümüzde gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasında, başta ekonomik kalkınma düzeylerindeki ve ekonomik yönetişim yapılarındaki büyük farklılıklar nedeniyle birçok konuda farklılıklar bulunuyor. Çin'in dönüşüm sürecindeki ekonomik yönetişim mekanizması reformu, yalnızca gelişmekte olan ülkelerin gelecekteki kalkınması için deneyim sağlamakla kalmaz, aynı zamanda gelişmiş ülkelerin ekonomik yönetişim uygulamalarıyla karşılıklı iletişimi ve anlayışı güçlendirir, bu da gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasındaki bilişsel farklılıkları daraltmaya yardımcı olur.

Xİ’NİN ÖNERİLERİ

G20’nin kalkınma gündemini ilerletmek için BRICS mekanizmasına güvenmesi ve bunlardan yararlanması büyük önem taşıyor. Çin küresel bir güç olmanın sorumluluğuyla dünyaya küresel yönetişim kavramını sunma konusuna giderek daha fazla önem veriyor.

Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping, küresel yönetişim kavramının yenilikçiliğini ve gelişimini teşvik etmeyi ve “tartışma, inşa etme ve paylaşma” küresel yönetişim kavramını teşvik etmeyi önerdi. Çin tarafından tasarlanan küresel yönetişim sisteminde herhangi bir kuralın veya düzenin oluşturulması, tüm yönetişim katılımcıları tarafından ortaklaşa müzakere edilmesi ve oluşturulması, yönetişim sonuçlarıninni da tüm katılımcılar tarafından adil bir şekilde paylaşılması gerekiyor.

Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, BM 79. Genel Kurulu toplantıları kapsamında düzenlenen G20 Dışişleri Bakanları Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, "küresel yönetim eylem çağrısı" olarak adlandırdığı önerileri dile getirmişti. Bakan Wang, “Gelişmekte olan ülkelere BM'nin Güvenlik Konseyi gibi kilit organlarda daha fazla temsil ve söz hakkı verilmesi gerektiğini ifade edederek, "G20 üyeleri BM reformunun destekçisi olmalı; 'seçici' değil 'gerçek' çok taraflılığı savunmalı" diye konuştu.

ÖZLEM DUYULAN GELECEK

Herkesin elinden gelenin en iyisini yapabileceği, kazan-kazan işbirliğini hayata geçirebileceği, hukukun üstünlüğüne bağlı kalabileceği bir gelecek yaratmak için çaba gösterilmesi, adalet, hoşgörü ve karşılıklı öğrenme ve ortak gelişmenin sağlanması insanlığın özlemi olmaya devam ediyor. Çin, kazan-kazan işbirliği kavramına ülkeler arasındaki işbirliğinin temeli olarak ortak çıkarları savunmak konusunda özel bir vurgu yapıyor.

Çin Cumhurbaşkanı Xi’nin 3 yıl önce "Küresel Kalkınma İinsiyatifi" fikrini ortaya atmasından bu yana 100’den fazla ülke ve uluslararası organizasyon buna destek verdi, 80’den fazla ülke inisiyatifin dost ülkeler grubuna katıldı ve bu çerçevede farklı taraflarla 1100’den fazla projede işbirliği yapıldı.

Eşitlik ve uyum içinde çok kutuplu bir dünya ile karşılıklı faydaya dayalı kapsayıcı bir ekonomik küreselleşme için G20 ülkeleri birlikte çalışmak zorunda.