Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, Çin Devlet Başkanı Xi Jinping’in Rusya’ya yapacağı kritik ziyaretin hazırlığı için Moskova’da. Rusya Devlet Başkanı Vlademir Putin tarafından kabul edilen ve Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’la görüşen Wang Yi, Bejing-Moskova ilişkilerinin tarihi bir seviyede olduğunu belirtti.
Wang Yi’nin Lavrov’la hangi konuları konuştuğundan ve Putin-Xi görüşmesi için hangi başlıkların hazırladındığından daha dikkat çeken mesele ise Çin Dışişleri Bakanı’nın nükleer meseleyle ilgili yaptığı uyarıydı.
ABD’nin nükleer müzakere talebine ret
Rus basınına röportaj veren Wang Yi, nükleer silahlar konusunda ABD’yi uyardı: “ABD, ulusal güvenlik politikasında nükleer silahların rolünü zayıflatmalı, ‘nükleer ittifaklar’ kurmayı, küresel füze savunmasını ve diğer ülkelerin sınırları yakınına orta menzilli füzeler ve diğer stratejik güçleri konuşlandırmayı durdurmalı.”
Wang Yi’nin bu çıkışı birkaç nedene dayanıyor. İlk neden, ABD’nin Çin’den nükleer silahsızlanma müzakerelerine katılmasını talep etmesi. Oysa Çin’in nükleer cephanesi, ABD’nin nükleer cephanesiyle kıyaslanmayacak kadar az. Dolayısıyla nükleer silahı çok olanla nükleer silahı az olanın birlikte silah azaltmaya gitmesi, elbette adil ve gerçekçi değil.
Wang Yi’nin çıkışının ikinci nedeni ise nükleer risklerin artmış olması. Son olarak ABD’den İran’a “nükleer tesis” vurma tehdidi gelmişti.
Ukrayna çatışmasının temel nedeni ortadan kaldırılmalı
Rusya ve Çin Dışişleri Bakanlarının ikili görüşmesinde pek çok konu ele alındı. Ancak öncelik, sıcaklığı nedeniyle elbette Ukrayna’da barış olasılığıydı. Zira bu konuda ABD’nin bir girişimi var.
Wang Yi ve Lavrov, bu konudaki görüşlerini, ortak açıklamaya şu şekilde not ettiler: ”Ukrayna krizinin çözüm perspektifleri konusunu ele alan taraflar, kalıcı bir barış anlaşmasına ulaşmak için Ukrayna’daki çatışmanın temel nedenlerinin ortadan kaldırılması gerektiğini vurguladı.”
Ukrayna’daki çatışmanın en temel nedeni NATO’nun Ukrayna’ya genişlemesi ve Rusya’ya yeni bir sınır oluşturmasıydı. Üç yılın ardından, Ukrayna’nın NATO’ya üye olamayacağı zaten netleşmiş oldu. Bunu zorlamanın ABD ve AB’ye kazandırabileceği bir şey yok ama Ukrayna’nın kaybedeceği çok şey var.
Asya-Pasifik’teki güvenlik riskleri masada
Rusya ve Çin Dışişleri Bakanı, devlet başkanlarının zirvesine hazırlık görüşmesinde BM, BM Güvenlik Konseyi, ŞİÖ ve BRICS gibi birlikte yer aldıkları platformlarda, G20 ve APEC gibi çok taraflı mekanizmalarda işbirliğini ve koordinasyonu artırmanın önemine dikkat çektiler.
İki bakanın gündeminde, Asya-Pasifik bölgesindeki yeni güvenlik riskleri üst sıradaydı. Zira bölgede ABD’nin risk oluşturan girişimleri var:
- ABD Japonya’yı askerileştiriyor ve bu ülkeyle askeri ilişkilerini artırıyor. ABD ordusu, Japonya ile ortak bir komuta yapısı kurmaya çalışıyor. ABD Japonya’ya orta menzilli füze yerleştirmek istiyor.
- ABD, Japonya ve Güney Kore üçlü askeri işbirliğini geliştirmeye çalışıyor, ortak tatbikat yapıyor.
- ABD, Japonya ve Avustralya, bölgede ortak hava ve füze savunma ağı geliştirmeye çalışıyor. Üç ülke askeri tatbikatlar planlıyor.
- ABD, Japonya ve Filipinler üçlü bir mekanizma arayışında.
Avrasya güvenlik mimarisi
Lavrov ve Wang Yi’nin gündeminde Kore Yarımadası’nda durum, İran’ın nükleer programı, Orta Asya’daki durum gibi Asya’nın önemli konuları da vardı.
Ama asıl dikkat çekici olanı, iki bakanın, “Avrupa-Atlantik mekanizmalarının durgunlaşması ortamında Avrasya’da yeni bir güvenlik yapısının oluşturulmasına yönelik beklentileri” ele alması oldu.
Kısacası Lavrov ve Wang Yi, Mayıs ayında Putin ile Xi Jinping’in ele alacağı çok kritik konularda önemli mutabakata varmış durumda…
Yani Wang Yi’nin Rus basınına söylediği gibi “Beijing ve Moskova arasındaki dostluk fırsatçı değil uzun vadelidir.”
Dolayısıyla Trump yönetiminin “Rusya’yı Çin’den koparma hedefi”, daha önce de belirttiğimiz gibi gerçekçi değildir; Çin-Rusya ilişkileri etkilenmez ve Putin ABD’nin bu girişiminden kazanç elde eder.