TEPCO'nun raporuna göre, sızıntının nedeni işçi hatası olarak belirlendi. Ancak uzmanlar, bu durumu kabul edilemez buldu ve olayın TEPCO'nun sürekli sorumluluktan kaçınan tutumunun bir yansıması olduğunu ifade etti. Nükleersiz.org koordinatörü Bağımsız Araştırmacı Dr. Pınar Demircan, CGTN Türk'e yaptığı açıklamada, işçi hatasının aslında yönetim hatası olduğunu vurgulayarak, nükleer santrallerin yönetim sürecindeki hataların geri dönüşü olmadığını ve ekokırıma varan etkilere yol açabileceğini belirtti.

Fukuşima nükleer felaketinin başından beri sorumluluk almaktan kaçınan TEPCO'nun bu olayda açık ihmal gösterdiği ortaya çıktı. Toplam miktarı 1 milyon 350 bin tona ulaşan radyoaktif atık suyunun, ağustos ayından itibaren kademeli olarak denize boşaltma planı hayata geçirilirken yaşanan sızıntı, gelecekteki olası hataların bir ön fragmanı niteliğinde.

Denetim konseyi gerekli

Radyoaktif su sızıntısı, Fukuşima nükleer felaketinin hala etkili bir şekilde yönetilemediğini gösterirken, çevresel ve biyolojik etkilerin önemli olabileceği belirtiliyor. Dr. Demircan, bu konuyla alakalı başta Çin olmak üzere, Asya ülkelerinin bir güvenlik ve denetim konseyi kurmaları gerektiğinin altını çizdi. Fukuşima olayının küresel ölçekte takip edilmesini talep ediyor. Sosyal medyada ise özellikle Japonya'ya komşu olan Asya ülkelerinden tepkiler yükseliyor, birçok kullanıcı Japonya'nın bilerek sızıntıyı gerçekleştirdiği iddialarını ortaya atıyor.

Yukarıdaki sosyal medya kullanıcıların yaptığı yorumlar, bu sızıntının kasıtlı olarak yapıldığı yönünde

Japonya'nın Fukuşima Nükleer Santrali'nde yaşanan son nükleer sızıntı, sadece bir işçi hatası olarak değil, aynı zamanda TEPCO'nun düşük maliyet politikasının da bir sonucu olarak değerlendiriliyor. Çünkü radyoaktif su biriktirme maliyetlerinin yüksek olması, şirketi denize boşaltma yöntemini tercih etmeye itti. Ancak Japonya'daki sivil toplum güçleri, ek saha açılması, su tanklarının eklenmesi veya radyoaktif suyun katılaştırılarak uzun süreli depolanması gibi alternatif çözümleri savunuyor.

Musk, ABD’nin “gölge başkanı” mı olmak istiyor? Musk, ABD’nin “gölge başkanı” mı olmak istiyor?
Dr. Pınar Demircan, TEPCO'nun raporları dışında başka bir bilgi kaynağının olmamasını endişe verici olarak değerlendiriyor. Radyoaktif temizlik ve bertaraf işlerini üstlenen şirketin kendi eksikliklerini ve hatalarını raporlamaktan kaçınabileceğine dikkat çekiyor. Bu durum, son sızıntının ciddi sonuçları olan bir vaka olduğunu gösteriyor. Zülal Çelik DÜNYA HABERLERİNİN TAMAMI İÇİN TIKLAYIN