Blinken, Londra’ya gidiyor Blinken, Londra’ya gidiyor

Amerika Birleşik Devletleri’nde yeninden Beyaz Saray’a çıkmaya hazırlanan Donald Trump’ın yol haritası tartışılmaya devam ediyor. CGTN Türk Özel programına katılan Emekli Tümamiral Cem Gürdeniz, Washington’da küreselcilerin seçimleri kaybettiğini belirtere bugün yaşananları anlamak için Trump’in ilk dönemine ve sonrasına bakmak gerektiğini vurguladı. Gürdeniz, Trump’ın ekonomik sorunların ve savaşların gölgesinde ilk dönem seçildiğini anımsatarak şunları kaydetti:

“Trump aynen bugün kullandığı mottoyu ilk dönemin kullandı. Amerika’yı ekonomik olarak daha büyütmek. Evet, ekonomik alanda bir takım büyük başarılara imza attığı doğru ama bence yaptığı en büyük iş dünyadaki büyük silahlı çatışmaların başlamasını teşvik etmemek oldu. Mesela Afganistan’ın çekileceğim dedi. Kendisi çekilemedi ama çekilmenin onursuzluğunu Biden’a yıkmayı başardı. Avrupa, Japonya, Güney Kore gibi geleneksel pek çok ABD müttefikinin savunulmasını Amerikan vergi mükelleflerinin ödemesine karşı çıktı. NATO’yu yerden yere vurmuştu ve o paniği bugün de görüyoruz.”

“Bu dönem karmaşık geçecek”

Trump’ın ilk dönemindeki yükselişinin COVİD-19 ve George Floyd isyanı ile inişe geçtiğini ancak önemli noktalardan birinin ABD’deki müesses nizamın kendine dönük hasım tutumu olduğunu anımsatan Gürdeniz, bu bağlamda 20 Ocak Kongre basınından sonra kendisine açılan davaları anımsattı. Trump’ın yeniden seçilmesi ile başta istihbarat olmak üzere ABD’deki yerleşik kurumlarda kendisine dönük düşmanca eylemleri gerçekleştiren kişileri tasfiye edeceği görüşünü savunan Cem Gürdeniz “Şu an muazzam bir kan davasını başlayacağını düşünüyorum. Bu dönemin rahat değil karmaşık geçeceği çok açık.” dedi.

ABD üzerindeki baskıyı artıran diğer hususun toplumsal kutuplaşma olduğunu dile getiren Gürdeniz, ülkede şehirliler ve kırsal kesimdekilerin, mavi yakalılar ile beyaz yakalıların farklı siyasi tercihlerde bulunduğunu belirtti. Gürdeniz “Bunun üzerine 35 trilyonluk borç stoğunu, sağlık sisteminin sorunlarını, fakir doğanın artık Amerikan rüyası dediklerinin tam tersi olacak şekilde fakir olarak öldüğünü koyun. Diğer taraftan tabi ki uyuşturucu ve silah profilasyonu hesaplayın. Fert başına dört silah düşüyor. ABD bütün bunlar kırılganlığı artırdı.” diye ekledi.

 “Dış politikada hedef değişmez taktikler değişir”

Seçimlerin ardından liderlerin politikalarında değişiklikler olsa bile ABD’de yerleşik düzenin “hegemon” olma iddiasından vazgeçmeyeceği öngörüsünde bulunan E. Tümamiral Cem Gürdeniz, Trump’ın ilk döneminde verdiği sözlere rağmen attığı adımların farklı olduğuna dikkati çekerek şunları kaydetti:

“Şimdi Cumhuriyetçiler 2016-2020 döneminde esasen Amerikan jeopolitiğine çok büyük zarar vermediler. Evet NATO’daki bağa, dayanışmaya zarar veren acıkmalarda bulundular. Hatta Trump’ın açıklamaları Macron’un ‘NATO’nun beyin ölümü’ çıkışını getirmişti. Buna karşın aynı dönemde ABD’nin Suriye’den çekilmediğini, bela olan PKK’ya desteklerini çekmediklerini gördük. Trump “Biz savaşmayacağız, diğer savaşlardan geri çekileceğiz. Amerika'nın soğuk savaşı bittikten sonra neredeyse 56 trilyon dolarını bu savaşlara harcadı. Biz bu kaynakları içeride kullanacağız” dese de Amerikan müesses nizamı jeopolitik taviz vermez. Yani kim olursa olsun yani. Bugün o gitsin Harris gelsin değişen bir şey olmaz. Jeopolitik perspektifte söylüyorum ama burada ne değişir? Taktikler değişir.”

Küresel Güney’in çabaları belirleyici olacak

“ABD ki müesses insan yani asker endüstriyel kompleks, istihbarat ajansları, güvenlik devleti, akademi dünyası, tink tankler. Bunların hepsi ABD nin savaş gücünün, savunma gücünün ABD nin siyasi gücü olarak empoze edilmesini ister dayatılmasını ister. Gerekirse savaş yoluyla” diyen Gürdeniz konuşmasının devamında İsrail’in Trump’ın seçilmesini fırsat bilerek katliamlarını derinleştirmek istediğinin altını çizdi. İran’a saldırı konusunda ise bu saldırının maliyetini Trump ekibinin kaldıramayacağını dile getiren E. Tümamiral Cem Gürdeniz, Orta Doğu’daki gelişmelerde artık Küresel Güney ülkelerinin de alacağı tavrın belirleyeceği olacağını söyledi. Gürdeniz bu bağlamda ABD’nin İran karşıtı bir Körfez ittifakı kurma çabalarında Suudi Arabistan’a özel verileceğini ancak artık bahsi geçen ülkelerin Rusya ve Çin başta olmak üzere yükselen güçlerle de derin ilişkilere sahip olduğunu vurguladı.

Öte yandan E. Tümamiral Cem Gürdeniz, ABD-Çin hattında yaşanması beklenen gelişmelere dair ise şunları kaydetti:

“Biden sayesinde İran, Kuzey Kore, Çin ve Rusya bir araya geldi ve bu angosakson arsızlığını dengeledi. Şimdi Çin konusunda tabii ki ilk Çin’e karşı ticaret savaşını Trump başlattı ve bunu devam ettirecek.  Deniz ticaretinde olsun liman konusunda ABD, Çin’in gerisinde. Bu açıklığı kapatmak istiyor. Amerika'nın en büyük 3 gücü vardı biliyorsunuz dolar, donanma ve üster. Dolar bayağı yara aldı. Donanma bana göre yerlerde sürünüyor. Üsler ile ittifaklarla ilgili. Trump geldikten sonra bununda yara alacağını düşünüyorum.”