Özel Haberler

CHP'li milletvekili Yüksel Mansur Kılınç... Dünya barışı için önemli iki ülke: Türkiye ve Çin

1 Ekim 1949 tarihi, Çin Halk Cumhuriyeti'nin kuruluşunu kutlamanın yanı sıra, ülkenin ekonomik, kültürel ve teknolojik alanlarda elde ettiği başarıların ve küresel etkisinin bir göstergesi olarak da büyük bir önem taşıyor. Bu çerçevede, CHP İstanbul Milletvekili Yüksel Mansur Kılınç, Çin Halk Cumhuriyeti'nin kuruluşundan bu yana ulaştığı noktayı CGTN Türk’e anlattı.

Loading...

1 Ekim 1949, Çin Halk Cumhuriyeti'nin kuruluşunun ilanıyla birlikte önemli bir tarihi dönüm noktasını simgeliyor. Bu tarih, yalnızca siyasi bir zaferin ötesinde, Çin’in ekonomik, kültürel ve teknolojik alanlarda kaydettiği önemli ilerlemelerin de bir ifadesi olmuştur.

Bu bağlamda, CHP İstanbul Milletvekili Yüksel Mansur Kılınç, Çin Halk Cumhuriyeti'nin kuruluşundan bu yana ulaştığı noktayı CGTN Türk’e değerlendirdi.

Türkiye ve Çin dayanışması

Yüksel Mansur Kılınç, Çin Halk Cumhuriyeti'nin kuruluşunu şöyle kutladı:

"Çin Halk Cumhuriyeti'nin 75. kuruluş yıldönümünü kutluyorum. Türkiye ve Çin, gelecekte daha büyük roller üstlenerek dünya barışının sağlanmasında önemli bir yer alacaklardır. Bugün, İsrail’in Birleşmiş Milletler Genel Sekreterine yönelik saygısızlığı gibi olaylar, bu dayanışmanın ne kadar kritik olduğunu gösteriyor. Türkiye ve Çin halkları arasındaki dayanışmayı canıgönülden arzuluyoruz. Bu amaçla, Çin ile temaslarımızı, ilişkilerimizi ve ziyaretlerimizi güçlendirmeye çalışıyoruz. Çinli kurumlarla yakınlaşarak bu hedefi gözetiyoruz.  Dünyanın 20. yüzyılında iki büyük önder öne çıkmaktadır. Biri tartışmasız bir şekilde dünya halklarının umudu olan Mustafa Kemal Atatürk’tür. Diğeri ise, İkinci Dünya Savaşı yıllarında emperyalizme darbe vurarak Çin halkının yeniden doğuşunu sağlayan Mao Zedong'dur."

"Açlıkların sona erdiği bir cumhuriyet yaratılmıştır"

Kılınç, Çin Halk Cumhuriyeti'nin kuruluş dönemindeki başarısını şu şekilde ifade etti:

"Çin Halk Cumhuriyeti 1949'da, yokluğun eşiğinde kurtuluş mücadelesi başarmış bir ülke olarak kurulmuştur. Çin Kızıl Ordusu ve Çin Komünist Partisi'nin önderliğiyle, bu tarihte, açlık ve yoksulluk içinde geçen yıllardan sonra, açlıkların sona erdiği bir Cumhuriyet yaratılmıştır. Bataklıklar kurutulmuş, büyük bir tarımsal altyapı hazırlanmış, halk büyük bir seferberlikle kendi ülkesini, kendi benliğini ve kendi tarihini yeniden kazanma çabası içinde olmuştur. Çin'de yaşayan toplulukların nasıl korunacağı, haklarının nasıl eşitleneceği, geçmişten getirdikleri kültürel renklerin nasıl bir beraberlikle yürüyeceği ve nasıl bir siyasi birliğin olacağı, kuruluş yıllarında, yok olmaktan kurtulma süreci olarak tarif edilebilecek bir süreçte gerçekleştirilmiştir.

"Yüksek bir planlama kapasitesine sahiptir"

Çin Komünist Partisi, Çin Halk Cumhuriyeti yönetimiyle birlikte, sorunları tespit edip çözümler üretebilen yüksek bir planlama kapasitesine sahiptir. Bu planlamaları gerçekleştirmek için devlet gücünü etkili bir şekilde kullanarak dünyayı daha yaşanabilir hale getirmeyi hedeflemektedir. Eski enerjilerin kirlettiği şehirleri temizlemekle kalmayıp, geleceğin kentlerini ve yaşanabilir ortamlarını yaratma konusunda da büyük bir irade ve organizasyon gücüne sahiptir. Çin’in çeşitli yerlerinde ekolojik medeniyetin örnekleri ve bu hedeflerin gerçekleştirildiğini görmek mümkündür."