Türkiye'nin 19 Mayıs'ı ve Çin'in 4 Mayıs'ı, her iki ülkenin gençliğinin önemini ve ulusal bağımsızlık mücadelesindeki rolünü vurgulayan anlamlı günlerdir. Her iki bayram da gençliğin enerjisi, kararlılığı ve geleceğe olan inancıyla doludur. Türkiye'de 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı olarak kutlanır. Bu bayram, Türk gençliğinin Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğindeki ulusal bağımsızlık mücadelesine verdiği önemi ve katkıyı simgeler. Atatürk'ün 1919'da Samsun'a çıkışıyla başlayan bu tarih, Türk gençliğine ilham veren bir dönemin başlangıcıdır. Gençler, bu bayramda Türkiye'nin geçmişine saygı gösterirken, geleceğe umutla bakma fırsatı bulurlar.
Çin'de ise, 4 Mayıs, gençlik bayramı olarak anılır ve Tiananmen Meydanı'nda gerçekleşen 4 Mayıs Hareketi'nin anısına düzenlenir. Bu hareket, 1919'da Çin'in modernleşme ve ulusal kurtuluş mücadelesi için bir dönüm noktası olmuştur.
Çin'de savaş ağalarının yönetimde olduğu dönemin Beiyang hükümetinin (1912-1928) Versay dayatması karşısındaki aciz ve teslimiyetçi tutumu, gençlerin tepkisini çekiyordu. 4 Mayıs 1919 günü, Peking Üniversitesi ve diğer okullardan çıkan 3 bini aşkın genç meydana doğru yürüyüşe geçti. "Tam bağımsızlık için mücadele et, içerideki hainlerden kurtul" pankartlarına "Versay'ı imzalama" ve "Çin Çinlilerindir" sloganları eşlik etmekteydi.
Binlerce genç, hükümetin Versay Antlaşması'nı kabul etmesine karşı çıkarken, Çin'in geleceğini şekillendirecek politik ve kültürel değişimlere öncülük ettiler. 4 Mayıs, Çin gençliğinin vatanseverlik ve bağımsızlık için ortaya koyduğu cesaret ve kararlılıkla anılır.
Öğrenciler Shangdong eyaletinin Çin'e bırakılması talebinin yanı sıra, yolsuzluğa bulaşmış ve Japon yanlısı tutum izleyen bazı yöneticilerin görevden alınması, Beijing öğrenci birliği kurulması çağrısıyla Tiananmen Meydanı'nda toplandı. Beijing garnizon komutanı ve polis şefi, öğrencileri dağılmaları konusunda ikna edemeyince, öğrenci grupları şehrin güneyindeki elçilik bölgesine (Dong jiao min xiang) doğru yürüyüşe geçti.
4 Mayıs protestoları, zamanla Parti'nin kuruluş hikayesinin bir parçası oldu. Batılı güçler, 1919'da Çin'in memnuniyetsizliğini görmezden gelince, daha fazla Çinli öğrenci ve bilim insanı, umut verici bir yol olarak 1917 Bolşevik Devrimi'ne bakmaya başladı. Bazıları Marksizm'i benimsedi.
Her iki bayram da, gençlik ve ulusal bağımsızlık mücadelesine vurgu yapmanın yanı sıra, Türkiye ve Çin arasında kültürel bir köprü oluşturuyor. Türk ve Çin gençleri, bu özel günlerde birbirlerinin kültürlerini daha yakından tanırken, ortak bir tarihi ve kültürel mirası paylaşmanın önemini kavrar.
Türkiye'nin 19 Mayıs'ı ve Çin'in 4 Mayıs'ının, gençliğin enerjisi ve potansiyeliyle dolu anlamlı günler olduğu çok açık. Bu bayramlar, her iki ülkenin gençlerinin, tarihlerini, kültürlerini ve ulusal değerlerini kutlarken, geleceğe olan umutlarını ve kararlılıklarını da pekiştirmesi açısından önemli. Türkiye ve Çin arasındaki bu kültürel bağ, gençlerin küresel düzeyde bir araya gelerek birbirlerinden öğrenmelerine ve ilham almalarına olanak sağlayabilir.
Zülal Çelik ÇİN HABERLERİNİN TAMAMI İÇİN TIKLAYIN