CGTN Türk Dış Haberler Servisi

ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump’ın yanında kariyerine başlayan ve en az onun kadar tartışılır açıklamalara imza atan Elon Musk, Almanya’yı hedef almaya devam ediyor. Musk, 23 Şubat’ta sandık başına gidecek Almanya’da sağ parti AfD’ye desteğini sosyal medya üzerinden ilan etmesinin ardından bu kez de Welt em Sonntaga gazetesi için bir makale kaleme aldı.

Avrupa’da 2025 sancısı: Bu yıl zorlu geçecek Avrupa’da 2025 sancısı: Bu yıl zorlu geçecek

ABD’nin gelecekteki bürokrasinin azaltılması makamında oturacak Musk’ın açıklamaları Alman medyasında “çoğulculuk” değil “iç işlere müdahale” olarak yorumlanıyor. Almanya’nın TAZ gazetesi “Musk’ın ciddi bir gazetede yeri olamaz” cümlesi ile makaleyi eleştirdikten sonra şu ifadeleri kullandı:

“Çoğulculuğu ortadan kaldırmak isteyenlere söz vermek çoğulculuk değildir. Musk daha yeni, siyaseten beğenmediğinden Wikipedia sitesinin boykot edilmesi çağrısında bulunmuştu.Onun niyeti farklı fikirleri bastırmak. Fikir çeşitliliği bahanesiyle böyle birine yer verenler, nihayetinde totaliterliğe varan sahte bir liberalizme düşerek kendilerini kandırıyorlar. Buna bir de Musk’ın bednam sahte haber üreticiliğini ekleyerek, sırf bu ciddiyetsizliği yüzünden dahi konuk yazar olarak kabul edilemeyeceğini söylemek gerek.”

Almanya’da “iç işlere karışma hakkı” tartışması

Musk’ın makalesine Almanya’da tepki gösteren gazeteler arasında Die Welt’in de adı öne çıkıyor. Gazetenin yazarı Henryk M. Broder, mizahi bir dille kaleme aldığı makalesinde  “Avrupa’da söz konusu olan tek pazarın yapısal olarak genişletilmesidir ve bu dört sütun üzerine oturur: malların, insanların, hizmetlerin ve sermayenin serbest dolaşımı. Şimdi buna beşincisi ekleniyor: Tüm sınırları aşan bilgi ve ifade özgürlüğü. Yaşasın dost devletlerin seçim kampanyalarına ve diğer iç işlerine karışma hakkı!” diye yazdı.

Öte yandan ABD’li multimilyarder Elon Musk’ın açıklamaları Almanya’da olduğu kadar Fransa’da da yakından takip ediliyor. Fransa’nın L’Opinion gazetesi yayınladığı analizde “Gençler arasında geniş bir hayran kitlesine sahip ve müstakbel ABD Başkanı'na yakın duran bir figürün bu tür açıklamaları, anketlerde halihazırda ikinci sırada yer alan AfD’yi daha da güçlendirebilir. İkincisi, Trump’ın ithalat vergilerini artırmayı planlaması ekonomik açıdan önemli bir tehdit oluşturuyor. Büyük ihracat hacmi nedeniyle Çin’le birlikte hedef tahtasına koyulan Almanya'nın kaybedecek çok şeyi var.” değerlendirmesinde bulundu.