Yakup ASLAN / ANKARA
İngiltere merkezli haber ajansının sorularını yanıtlayan Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’in, Suriye ile görüşme sürecine ilişkin, "Cumhurbaşkanımız görüşme ve diyalog konusunda her düzeyde hazır olduğumuzu bizzat ifade ettiler. Daha önce Moskova'da olduğu gibi mutabık kalınacak yerlerde ve uygun görülen formatta bakanları içeren heyetlerle toplantılar yapılabilir." yorumunun ardından Suriye Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanlığından dikkat çeken bir açıklama geldi.
Suriye Dışişleri Bakanlığından açıklama
Suriye Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanlığından yapılan açıklamada, “Suriye Türkiye ile ilişkilerin normale dönmesinin, iki ülkenin güvenlik ve istikrarının temeli olan 2011 öncesindeki durumun geri dönüşüne dayandığını vurgulayarak, ülkelerin çıkarlarının çatışma veya düşmanlığa değil, aralarındaki sağlam ilişkiye dayandırıyor” denildi.
Bakanlık açıklamasında, Suriye Arap Cumhuriyeti, iki ülke arasındaki ilişkilerin normal durumuna dönmesiyle temsil edilen arzu edilen sonuçlara ulaşılmasını sağlamak için bu konudaki her türlü girişimin açık temeller üzerine inşa edilmesi gerektiğini vurguladı. Açıklamanın devamında ise ‘’Bu temellerin başında yasadışı olarak bulunan güçlerin Suriye topraklarından çekilmesi ve sadece Suriye’nin değil, Türkiye’nin güvenliğini de tehdit eden terör örgütleriyle mücadele gelmektedir’’ ifadelerine yer verdiği gözlemlendi.
“Görüşmeler derhal başlamalıdır”
Milli Savunma Bakanı yaşar Güler’in açıklamalarını CGTN Türk’e değerlendiren Doç. Dr. Ali Fuat Gökçe, Moskova’da olduğu gibi mutabık kalınacak bir noktada yapılacak görüşmenin sonuçlarının Türkiye2nin güvenliği açısından hayati öneme sahip olabileceğini kaydetti. Gökçe görüşlerine şu şekilde devam etti, “Bu yaklaşım bölgedeki terör örgütü ve onun destekçisi ABD ve diğer emperyalist ülkelerin bölgeden çıkarılması açısından oldukça önemli bir adım olacaktır. İsrail'in yayılmacı politikasının devamı durumunda PKK'nın ABD'nin kara gücü olarak devreye sokulduğu ve sahaya sürüldüğü bir durumda ve onların lehinde olabilecek muhtemel gelişmeler hem Suriye'yi hem de Türkiye'yi olumsuz anlamda etkileyecektir. Bu sebeple görüşmelerin derhal başlaması gerekmektedir. Ancak Sayın Bakanın konuşmasının devamında ‘Türkı̇ye'nin Surı̇ye'den çekı̇lmeyı̇, ancak yenı̇ anayasa kabul edı̇ldı̇kten, seçı̇mler yapıldıktan ve sınırlar güvence altına alındıktan sonra görüşebı̇lı̇r’ şeklindeki açıklaması bana göre bu sürecin başına dönmek anlamına geliyor. Taraflar ön şartsız bir şekilde masaya oturup ne konuşacaklarsa masada konuşması daha yapıcı ve gerçekçi çözüme ulaşılmasını sağlar diye düşünüyorum.”