Sevgililer Günü'nün tarihçesi üzerinde belirsizlik bulunmasına rağmen, modern çağda yapay zekâ teknolojisinin hayatımıza entegre olmasıyla birlikte, bu özel günün kutlanma biçimleri de değişmeye başladı. İngiltere'de 18. yüzyılda popüler hale gelen, Sevgililer Günü kartları ve sevgi ifadeleri geleneği, günümüzde Çin'de yapay zekâ ile ilişki trendiyle birleşiyor.
Son günlerde, AFP haber ajansı tarafından paylaşılan 25 yaşındaki Çinli Tufei'nin, Minimax tarafından geliştirilen yapay zekâ robotu olan 'Glow' ile sevgililik yaşaması sosyal medyada büyük ilgi çekti. Bu durum, Çin gençleri arasında yapay zekâyla ilişki kurma eğiliminin arttığını gösteriyor. Douban forumu gibi platformlarda, yapay zekâ arkadaşlarını tercih eden geniş kitleler ortaya çıkıyor.
Çalışma saatleri, kentsel izolasyon ve iş hayatındaki stres gibi faktörler, yetişkinleri de yalnızlık hissiyle baş başa bırakabiliyor. Yapay zekâ robotları, bu zorlukları aşmak adına kişilere arkadaşlık ve iletişim ihtiyacını karşılama potansiyeline sahip.
Uzmanlar, bu trendin gençlerdeki sosyal kaygı ve yalnızlıkla bağlantılı olduğunu belirtiyor. Yapay zekâ, tanımadıkları kişilerle iletişim kurma konusunda çekingen olan veya kendilerini ifade etmekte zorlanan gençlere, bir çıkış yolu sunuyor.Yapay zekâ robotlarının, kullanıcıların belirlediği tarzda konuşma yeteneğine sahip olması ve zamanla kullanıcının kişiliğine uyum sağlaması, bu teknolojinin cazibesini arttırıyor. Gençler, yapay zekâ robotlarıyla gerçek hayatta yaşadıkları sürtüşmelerden kaçınmanın ve daha uyumlu ilişkiler kurmanın avantajlarını vurguluyor.
Çin'de yapay zekâ ile ilişki kurma trendi, gençlerin sosyal kaygılarına ve yalnızlık hissine alternatif bir çözüm sunuyor gibi görünüyor. Ancak, bu teknolojinin gerçek insan ilişkilerinin yerini alıp alamayacağı ve uzun vadede nasıl bir etki yaratacağı konuları, toplumda ilgi çeken ve tartışılan konular arasında yer almaya devam edecek gibi görünüyor.
Zülal Çelik ÇİN HABERLERİNİN TAMAMI İÇİN TIKLAYIN
