CGTN Türk Dış Haberler Servisi
Hindistan Başbakanı Narendra Modi, katıldığı bir programda Çin ile ilişkiler üzerine açıklamalarda bulundu. Hindistan ve Çin’i “kadim uluslar, kültürler ve medeniyetler” olarak tanımlayan Modi, iki ülke tarih boyunca yaşadıklarından dersler çıkardıklarını ve küresel gelişmeye katkı sunduklarını söyledi.
Çin ve Hindistan’ın devasa büyüklüklerine dikkati çekerek küresel Gayri Safi Yurt İçi Hasıla’nın yarısından fazlasını oluşturduğunu dile getiren Modi, iki ülke arasındaki sınır anlaşmazlıklarına ilişkin “aile içinde dahi anlaşmazlıklar olabilir “ dedikten sonra şunları kaydetti:
“Aramızda devam eden sınır anlaşmazlıklarının olduğu doğru ve 2020’de sınır hatta boyunca yaşananlar önemli gerginlikler yarattı. Buna karşın Cumhurbaşkanı Xi ile yaptığım görüşmeden sonra sınırda tansiyonun normale döndüğünü gördük. Şu anda koşulları 2020’den önceki haline döndürmek için çalışıyoruz. Yavaş ancak emin adımlarla ilerleyeceğiz. Sınıra coşku, güven ve enerji gelecek. İşbirliğimiz sadece bizim için değil küresel istikrar ve refah için de geçerli. 21. Yüzyıl Asya Çağıdır. Hindistan ve Çin’in sağlıklı ve doğal bir biçimde rekabet etmesini istiyoruz. Rekabet kötü bir şey değil ancak asla çatışmaya dönüşmemeli.”
“Aile içinde dahi anlaşmazlık olabilir”
Başbakan, özellikle komşu ülkeler arasında farklılıkların doğal olduğunu kabul etti. "Bir aile içinde bile her şey her zaman mükemmel değildir," dedi.
Başbakan Modi, hükümetinin bu farklılıkların anlaşmazlıklara dönüşmemesini sağlamaya odaklandığını vurguladı. "Odak noktamız, bu farklılıkların anlaşmazlıklara dönüşmemesini sağlamaktır. Aktif olarak bunun için çalışıyoruz. Anlaşmazlık yerine diyaloğu vurguluyoruz, çünkü yalnızca diyalog yoluyla her iki ulusun da en iyi çıkarlarına hizmet eden istikrarlı, işbirlikçi bir ilişki kurabiliriz."
Çin: Olumlu mesajları takdir ediyoruz
Hindistan lideri Narendora Modi’nin Çin’e gönderdiği olumlu mesajlara Pekin’den de yanıt gecikmedi. Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning, günlük basın toplantısında mesajların takdir edilesi olduğunu belirterek “İki bin yıllık Çin-Hindistan etkileşiminde esas olan dostça ilişkiler ve karşılıklı öğrenme süreci insanlığın ilerlemesine ve küresel medeniyete önemli katkılarda bulunmuştur.” dedi.
Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping ile Hindistan Başbakanı Narendra Modi’nin geçen yıl BRICS zirvesi kapsamında Rusya’nın Kazan kentinde görüştüğünü anımsatan Mao Ning “Liderlerin vardığı mutabakatlar uyarınca geçtiğimiz aylar taraflar çeşitli seviyelerde görüş alışverişini ve pratik işbirliğini güçlendirerek ve olumlu sonuçlar elde ederek önemli adımlar attı.” diye konuştu.
“Küresel Güney’in yükseliş eğilimi”
Çin ve Hindistan’ın en büyük gelişmekte olan iki ülke olduğunu belirten Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü “Ülkeler karşılıklı anlayışı, dayanışmayı güçlendirerek toplam nüfusu 2,8 milyar olan halkların ortak arzularını karşılamalı ve Küresel Güney’in tarihsel yükseliş eğilimini takip etmelidir.” ifadelerini kullandı. Mao iki ülkenin ulusal hayvan sembollerine referansla “Ejderha ve filin eşgüdüm halindeki dansları Çin ve Hindistan için doğru seçimdir.” diye ekledi.
Hindistan lideri Modi’nin açıklamalarını yakından takip eden Çin basını da taraflar arasındaki yakınlaşmanın devam etmesi gerektiğinin altını çizdi. Çin’in Global Times gazetesi konuya ilişkin hazırladığı haberde “Modi’nin farklılıklara rağmen Çin-Hindistan bağlarını güçlendirme çağrısı ilişkilerdeki ivme ile örtüşüyor ve pragmatik yaklaşımı yansıtıyor.” başlığını tercih etti. Gazeteye konuşan Tsinghua Üniversitesi Ulusal Strateji Enstitüsü bölümünden Qian Feng, Kazan zirvesinin ardından taraflar arasındaki görüşmelerdeki en önemli başlıklardan birinin sınır ihtilaflarının çözümü olduğunu söyledi.
Sınır anlaşmazlığı yönetilebilir durumda
Uzun yıllar süren sınır anlaşmazlığının gelinen aşamada tam çözüme ulaşmasa dahi yönetilebilir olduğunu belirten Çinli uzman 2024 yılının sonunda düzenlenen Çin-Hindistan Sınır İşleri Danışma ve Koordinasyon Toplantısı’nın bu bağlamda belirleyici olduğunu aktardı.
Çin Dışişleri Bakanlığı’nın açıklamasına göre bahsin geçen toplantıda taraflar sınır hatlarında iletişim için diplomatik ve askeri kanalları kullanma kararı almıştı. Açıklamada, iki ülkenin dışişleri, savunma, göçmenlik ve diğer bakanlıklarından yetkililerin katıldığı toplantıda, "sınırdaki durumun olağan idare ve kontrol safhasına geçmesini sağlamak üzere iki tarafın da kabul edeceği bir planın en kısa zamanda hazırlanması konusunda mutabakata varıldığı" bilgisi paylaşılmıştı.