Uzmanlar yorumladı: Milei döneminde Arjantin'i neler bekliyor?
CGTN Türk'e konuşan Arjantinli Profesör Mariano Feliz ile gazeteci Martin Pique, Arjantin'de aşırı sağcı Javier Milei'nin seçilmesinin, ülkedeki mevcut siyasi ve ekonomik krizleri daha da derinleştireceği görüşünde.
Erkin Öncan
Arjantin’de aşırı sağcı ve ‘anarko-kapitalist’ siyasetçi Javier Milei’nin devlet başkanlığı seçimlerini kazanmasının yankıları sürüyor.
Seçim kampanyası döneminde Merkez Bankası’nın kapatılması, Çin ve Rusya’yla ilişkilerin kesilmesi, ekonomide dolarizasyon gibi tartışma yaratan vaatlerde bulunan Milei’nin görev sürecinde bu vaatlerine ilişkin nasıl adımlar atacağı ise merak konusu.
Arjantin’de Milei döneminden neler beklendiği konusunda CGTN Türk’e açıklamalarda bulunan, Universidad Nacional de La Plata’da görev yapan Arjantinli Profesör Mariano Feliz, ‘siyasi arenada yalnızca 3 yıldır bulunan’ Milei’nin başkanlığı kazanmasının ülkede ‘köklü bir değişiklik yaratacağı’ görüşünde.
‘Paketin tamamını uygulaması pek olası değil’
Milei’nin vaatlerinin tamamını hayata geçirmesinin mevcut siyasi güç dengeleri açısından zor olduğunun altını çizen Feliz, “Paketin tamamını uygulamak konusunda başarılı olması pek olası değil. Milletvekillerinin yalnızca yüzde 15'ine, senato üyelerinin ise yaklaşık yüzde 20’sine sahip. Herhangi bir eyalete ya da yerel yönetime liderlik etmiyor” ifadelerini kullandı.
Feliz, Milei’nin çeşitli başkanlık kararnameleriyle ilerleyebilecek olsa bile en önemli değişiklikleri uygulamak için koalisyonlara gitmek zorunda kalacağını vurguladı.
Milei’nin sıkça hedef aldığı sosyal yardımlar konusuna da değinen Feliz, “Ayrıca, sosyal yardım kesintilerinden ve diğer reformlardan etkilenenlerin sokaklarda ciddi bir direniş göstermesini bekleyebiliriz” dedi.
Merkez Bankası’nın kapatılması
Milei’nin Merkez Bankası’nın kapatılmasına ilişkin vaatlerine de değinen Feliz, bunun hükümetin ‘uzak gelecek planları’ arasında olduğunu söyleyerek şu açıklamalarda bulundu:
“Dünyadaki çoğu ülkenin bir Merkez Bankası var, dolayısıyla bunu yapmaya kalkışmak çok cüretkar bir davranış olacaktır. Şimdilik, Merkez Bankası'nın hükümet harcamalarını finanse etmesine son vererek ve hem Peso’nın hem de ABD dolarının dolaşımda olduğu ve borçların, maaşların ve vergilerin ödenmesinde yasal bir pozisyon verildiği bir tür para rekabeti sistemiyle ilerlemek istiyorlar
Ancak Merkez Bankasının kapatılması, para biriminin devalüasyonu veya yerel para birimi cinsinden harcamaların artırılması (2020 pandemi döneminde olduğu gibi) yoluyla devletin kriz durumlarına müdahale etme yeteneğini azaltacak ve istikrarsızlığı artıracak.”
IMF ile ilişkiler
Feliz ayrıca, Milei’nin ‘harcamalarda onların talep ettiğinden daha fazla kesinti yapılmasını istediği için IMF ile herhangi bir sorun yaşamayacağı’ yönündeki sözlerini hatırlatarak, “Ancak IMF’nin Arjantin’e yeni kredi verip vermeyeceğini görmek zor” dedi.
BRICS’ten vazgeçmek çok olumsuz bir karar
Milei yönetiminde Arjantin’in BRICS ile ilişkilerini yorumlayan Feliz, “BRICS'ten vazgeçmek Arjantin'in dış politikası açısından çok olumsuz bir karar. BRICS, Arjantin'e çok ihtiyaç duyulan ticari ve finansal konularda daha iyi şartlarda müzakere etme şansı veriyor. Milei, Arjantin'in çok taraflı anlaşmalardan vazgeçmesi ve ekonominin tam teşekküllü tek taraflı açılıma girmesi gerektiğini söylüyor. Bu yerli sanayiyi yok edecektir” ifadelerini kullandı.
‘Özelleştirmeler milyonlarca işi yok edecek’
Öte yandan Feliz, Milei döneminde Arjantin ekonomisinin enflasyonun artması ve üretim ve gelirlerin azalmasıyla daha da kötüleşeceğini söyledi ve ülkenin geleceğine ilişkin şu öngörülerde bulundu:
“Devlet harcamalarının kısılması ve özelleştirmeler milyonlarca işi yok edecek. Sokaklardaki direniş muhtemelen baskıyla ve yasal kovuşturmayla karşılanacak. Milei’nin programının Arjantin'in temel ekonomik sorunlarını çözmesi mümkün görünmüyor.”
‘Aşırı sağcı neoliberal proje iktidarda’
Öte yandan, Arjantin resmi haber ajansı TELAM'dan gazeteci Martin Pique de, CGTN Türk’e yaptığı açıklamalarda Milei’nin zaferinin Arjantin'in sorunlarının ‘bir dizi 'şok' reformla çözüleceğine inanan aşırı sağcı neoliberal projenin iktidarını temsil ettiği’ görüşünde.
“Milei'nin arzusu, (petrol ve gaz sahalarının çoğunluğuna sahip olan) petrol şirketi YPF gibi ülkenin stratejik varlıklarını satın almak için yabancı sermayeye ayrım gözetmeden açarak ekonomiyi istikrara kavuşturmak” diyen Pique, “Milei’nin iktidara gelmesinin ABD’de Cumhuriyetçiler, İsrail hükümeti, Elon Musk gibi küresel işadamları ve BlackRock gibi yatırım fonları tarafından desteklendiğine ve olumlu karşılandığına inanıyorum” ifadelerini kullandı.
‘Kültürel ve ekonomik olarak ABD'nin çıkarları doğrultusunda asimile olmuş bir ulus’
Arjantin’in Milei döneminde uluslararası pozisyonunu da değerlendiren Pique, şu değerlendirmelerde bulundu:
“ABD'nin azalan hegemonyasının Çin ve Hindistan ile rekabeti artırdığı ve Rusya'nın potansiyel olarak yükseldiği bir dünya çerçevesinde Arjantin'in kısa vadedeki uluslararası uyumu, ABD-İngiltere-İsrail'i koşulsuz bir şekilde takip etmek olacaktır.
Hibrit savaşlar dünyasında, Arjantin -en azından Milei'nin deneyimi devam ettiği sürece- Güney Amerika'da Kolombiya'nın Gustavo Petro'nun zaferine kadar sahip olduğu rolü yerine getirecek: Kültürel ve ekonomik olarak ABD ve ‘özgür dünyanın’ çıkarları doğrultusunda asimile olmuş bir ulus olmak."
Milei’nin ‘farklı kesimlerden oy aldığını’ hatırlatan Pique, Milei’nin görev süresince ‘çok sayıda seçmenin de uyguladığı politikalara şaşırabileceği, hatta bunlardan olumsuz yönde etkilenebileceği’ görüşünde.
Dolarizasyon kararı: Bu karar bir kere verildikten sonra geri dönmek imkansız
Pique ayrıca, Milei’nin dolarizasyon politikasına da değinerek “Dünyada çok az sayıda ülke ABD dolarını yasal ödeme aracı olarak dönüştürmek için kendi para birimine sahip olmaktan vazgeçti ve bu karar bir kez verildikten sonra geri dönmek imkansız” dedi.
‘Massa, aşırı sağdan korkanları bir araya getirerek seçilmeye çalıştı’
Milei’nin rakibi Sergio Massa’nın seçim stratejisine de değinen gazeteci, “Macron'un o dönemde Fransa'da yaptığı gibi, aşırı sağın hükümete gelmesinden korkan bir siyasi grubu bir araya getirerek Ekonomi Bakanlığı'ndan krizin yöneticisi olmaya ve ardından seçilmeye çalıştı ancak işe yaramadı” değerlendirmesinde bulundu.
‘Milei döneminde Arjantin’in, zayıflama aşamasındaki ABD’yi güçlendirmek için Güney Amerika’da önemli bir oyuncu olacağı aşikar’
“Arjantin'in -Milei ile birlikte- dünyada hegemonyanın zayıflaması aşamasında ABD stratejisini güçlendirmek için Güney Amerika tablosunda önemli bir oyuncu olacağı aşikar” diyen Pique ayrıca, “Bu nedenle, BRICS'in güçlenmemesine katkıda bulunmak, Milei'nin somutlaştırdığı neoliberal ve köktenci doktrine dayanarak Arjantin'in -kendi çıkarlarının zararına bile olsa- yapmaya çalışacağı şeyin bir parçası” ifadelerini kullandı.
‘İlk dönemde şok aşaması yaşanacak’
Milei iktidarında Arjantin’in karşılaşacağı gelişmelere ilişkin de konuşan Arjantinli gazeteci, ülkenin kısa vadeli geleceği için şu öngörülerde bulundu:
"Arjantin'in Milei döneminde nasıl gelişeceği bir muamma. İlk aylarda enflasyon ve işsizliğin artmasıyla Arjantin toplumunu etkileyecek bir 'şok' aşaması yaşanacak. Yakın gelecekte Milei'nin, Arjantin Cumhuriyeti Merkez Bankası'nın üzerinde yük oluşturan yerel tahvillerdeki ('Leliq’ adı verilen) borcunu devre dışı bırakması gerekecek ve daha sonra, gelecek fırsatları görecek olan doğrudan yabancı yatırımı, düşük fiyatlarla finansal sermayeyi çekmeye çalışacak.
Toplum, en azından ona oy veren grup (oyların %55'i) bana göre enflasyonu düşürmesi için ona bir süre tanıyacak ama o beklenti ve bekleme süresi en fazla 2024'ün ilk yarısına kadar sürecek.”