Zülal Çelik

ABD'nin güneydoğu kıyılarını vuran ve kategori 5 olarak sınıflandıran kasırga, özellikle Florida, Georgia ve Carolina eyaletlerinde büyük yıkıma neden oldu. Kasırga sırasında 100'den fazla kişi hayatını kaybetti ve milyonlarca insan elektrik kesintisi yaşadı.

Yine 2024 yılının Eylül ayında Çin’in doğu kıyılarını vuran ve Milton kasırgasıyla aynı kategoride olan Oğlak Tayfununun (Yagi olarak da bilinir) yarattığı hasarsa ABD’ye kıyasla oldukça düşük kaldı. 2024’ün en yıkıcı tropikal fırtınalarından biri olarak kayıtlara geçen Tayfun nedeniyle Çin’de üç kişinin hayatını kaybettiği, 95 kişinin de yaralandığı bildirildi

Peki neden, aynı kategorideki iki kasırgadan biri ABD’de büyük yıkım yaratırken, Çin’de daha az hasara yol açtı? Bu sorunun yanıtı ülkelerin planlama, afet stratejisi ve sosyal hizmet düzeylerinde yatıyor.

ABD'deki Milton Kasırgası

ABD'nin güneydoğu kıyılarını vuran Milton Kasırgası, özellikle Florida, Georgia ve Carolina eyaletlerinde büyük yıkıma neden oldu. Kasırga sırasında 100'den fazla kişi hayatını kaybetti ve milyonlarca insan elektrik kesintisi yaşadı. Kategori 5 olarak başlayan kasırga, saatte 285 km'ye ulaşan rüzgarlarla hızla güçlendi. Florida’ya ulaştığında, kasırga Kategori 3'e düşse de, yoğun rüzgar ve yağışlar ciddi hasarlara yol açtı. ABD'nin güçlü erken uyarı sistemlerine rağmen, yoğun nüfuslu bölgelerde altyapının yetersiz kalması, can kaybı ve ekonomik zararları artırdı. Milton Kasırgası'nda yüzlerce ev yıkıldı ve milyonlarca kişi tahliye edilmek zorunda kaldı.

Çin'deki Oğlak Tayfunu

Çin’in doğu kıyılarını 7 Eylül’de vuran Oğlak Tayfunu ise kategori 5 olup, 2024’ün en yıkıcı tropikal fırtınalarından biri olarak kayıtlara geçti. Tayfun nedeniyle üç kişinin hayatını kaybettiği, 95 kişinin de yaralandığı bildirildi. Bazı bölgelerde elektrik kesintileri yaşanırken, çok sayıda ev hasar gördü. Oğlak Tayfunu’ndan Hainan, Guangdong ve Guangxi eyaletlerinde yaşayan toplam 1 milyon 227 bin kişinin etkilendiği bilgisi verildi.

Çin, uzun yıllardır tropikal fırtınalara karşı etkili bir erken uyarı sistemi ve sağlam altyapılar kurmayı başardı. Oğlak Tayfunu, saatte 270 km hızla esen rüzgârlarıyla kıyı bölgelerini vurduğunda, Çin hükümeti geniş çaplı tahliyeler ve önlemlerle zararı en aza indirmeyi başardı. Çin'in, afetlere karşı hazırlıklı olması ve modern teknolojiyle desteklenen erken uyarı sistemleri, bu tür olaylardan sonra daha hızlı bir toparlanma süreci sağlıyor.

Peki ABD neden bu konuda daha başarısız?

İki ülkenin yaşadığı kasırga/tayfun felaketine baktığımızda kategori 5 olarak görülüyor, peki neden ABD’de yüzlerce kişi hayatını kaybederken Çin’de bu sayı çok az?

ABD'de sosyal adalet eksiklikleri, doğal afetler sırasında dezavantajlı grupların daha fazla mağdur olmasına yol açıyor. Yetersiz sosyal hizmetler ve destek sistemleri, bu grupların afet sonrası toparlanmalarını zorlaştırıyor. Peki bu dezavantajlı kişiler kimler? 2023 itibarıyla ABD'de evsizlik, ciddi bir sosyal sorun olarak öne çıkıyor. 2023 verilerine göre, yaklaşık 700 bin insan evsiz yaşıyor. Evsizlerin çoğu, yetersiz sosyal hizmetler, artan kiralar, sağlık sorunları ve madde bağımlılığı gibi faktörlerden etkileniyor. Ayrıca, doğal afetler, evsizlerin yaşam koşullarını daha da zorlaştırıyor. Buna ek olarak ABD’nin eski ve yetersiz altyapı sıkıntısı da afetlerin etkisini artırıyor. Doğal afetler sırasında bu bireylerin korunaksız kalmasına ve hayatta kalma şanslarının azalmasına neden oluyor.

BRICS, Küresel Güney ülkeleri için neden çekici? Türkiye katılmalı mı? BRICS, Küresel Güney ülkeleri için neden çekici? Türkiye katılmalı mı?

Çin ne yapıyor?

Çin, doğal afetlerle başa çıkma konusunda bazı avantajlara sahip. Bunun birkaç nedeni var:

Erken Uyarı Sistemleri: Çin, tropikal fırtınalar ve tayfunlar için gelişmiş erken uyarı sistemleri kullanıyor. Bu sistemler, fırtınaların gelişimini ve yolunu önceden tahmin ederek, zamanında tahliye ve önlemler almaya olanak tanıyor. Özellikle 2019 yılında, Çin Meteoroloji İdaresi (CMA), tayfunların gelişimini izlemek için teknolojiyi etkin bir şekilde kullanarak, etkili tahliye planları oluşturmuştu.

Altyapı Dayanıklılığı: Çin, inşa ettiği altyapılarda, doğal afetlere karşı dayanıklılığı artırmaya yönelik önlemler alıyor. Örneğin, kıyı bölgelerinde yapılan yeni yapıların tayfunlara karşı dayanıklı olması için sıkı standartlar uygulanıyor. Bu tür önlemler, afet sonrası hasarları azaltma konusunda etkili oluyor.

Hükümetin Koordinasyonu: Çin hükümeti, doğal afetlerle mücadelede merkezi bir koordinasyon sağlamaktadır. Kriz durumlarında hızlı ve organize bir yanıt verme yeteneği, afet yönetiminde önemli bir avantaj sağlıyor. Bu durum, afet sonrası müdahale süreçlerinin daha etkili olmasına yardımcı oluyor.

Eğitim ve Farkındalık: Çin, halkı doğal afetlere karşı bilinçlendirme konusunda da aktif bir rol oynamaktadır. Okullarda ve toplumda doğal afetler hakkında eğitim programları düzenleniyor, bu sayede bireylerin acil durumlara nasıl yanıt vereceği konusunda bilgi sahibi olmaları sağlanıyor.

Ayrıca Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping’in talimatları, Çin’in doğal afet afetlerle başa çıkmasında oldukça kilit nokta oynuyor. Örneğin Çin’de 7 Eylül’de gerçekleşen Yagi Tayfunu’nda, Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping, verdiği talimatta, halkın can ve mal güvenliğinin korunmasını istemişti. Buna ek olarak, afetten etkilenenlerin tahliyesinin ve yeniden yerleştirilmesinin uygun şekilde düzenlenmesi kayıpların en aza indirilmesi gerektiğini kaydetti.

Öte yandan, ABD'nin de kasırga yönetimi konusunda önemli adımları var, ancak bazı bölgelerde altyapı sorunları ve toplumdaki yetersiz hazırlık, can kaybı ve ekonomik zararı artırıyor. Bu tür felaketlerle başa çıkmanın yollarını keşfetmek, yalnızca bu iki ülke için değil, dünya genelinde daha geniş bir perspektif kazandırıyor. Her iki ülke de tropikal fırtınalara karşı kendi stratejilerini geliştirirken, altyapı dayanıklılığı ve erken müdahale yöntemleri, can ve mal kaybını en aza indirmek için kritik öneme sahip.