Çin'in tarihi başarısı: Filistinli örgütlerin uzlaşısı hakkında ne biliyoruz? Çin'in tarihi başarısı: Filistinli örgütlerin uzlaşısı hakkında ne biliyoruz?

TBMM Genel Kurulu'na getirilen İsveç'in NATO üyeliği hakkındaki teklif kabul edildi. TBMM'de 364 kişinin katıldığı oylamada 287 kabul, 55 ret ve 4 çekimser oy kullanıldı. Oylamanın yankıları ise sürüyor.

TBMM'ye getirilen İsveç’in NATO üyeliğine ilişkin kanun teklifine AK Parti, MHP, CHP, Deva ve Gelecek Partisi evet dedi. Saadet, İYİ, Yeniden Refah, DSP, HÜDA PAR, TİP hayır oyu kullandı. DEM Parti milletvekilleri temsili heyet bırakarak oylamaya katılmadı, katılanlar hayır dedi. Teklif Genel Kurulda oy çokluğuyla kabul edildi.

Ret oyu veren Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcı Mustafa Kaya ise Türkiye’nin, İsveç üzerinden Amerika’nın tuzağına çekilme tehdidiyle karşı karşıya olduğunu vurgulayarak, Biz ülke olarak bu bölgeye, bu coğrafyaya, Karadeniz'e veya bu ilişkilere tamamen Amerika'nın gözlükleriyle bakamayız. Böyle baktığımda bu hem bulunduğumuz konumda bölgesel barışa, dünya barışına olan katkımızı zayıflatır hem de aynı zamanda bizi tehdit altına sokar” dedi.

CGTN Türk Özel yayınında konuşan Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcı Mustafa Kaya özetle şunları söyledi:

“Rusya -Ukrayna savaşının başlamasının ardından NATO'nun doğuya doğru genişleme adımlarının Finlandiya ve İsveç’i de dâhil etmesiyle birlikte sadece Rusya-Ukrayna savaşına bir cevap olarak değil, aynı zamanda farklı amaçları olduğuna dair bir kanaat bizde oluşmaya başladı."

Montrö tartışmaya açıldı

"1991 yılından sonra soğuk savaşın bitmesinin ardından özellikle Amerika'nın Karadeniz'e olan ilgisinin her geçen gün arttığını gördük. Mesela 2004 yılında Romanya ve Bulgaristan’ın NATO üyesi yapılması ardından Gürcistan'da 2007 -2008’de Osetya’da çıkan karışıklıklar. Bütün bu başlıklar alt alta değerlendirildiğinde ve aynı zamanda eş zamanlı olarak Türkiye'de Montrö boğazlar sözleşmesinin tartışmaya açılmasıyla birlikte Karadeniz'deki ilginin aslında Amerika tarafından farklı amaçlarda kullanıldığını gördük.” “NATO’nun genişleme stratejisinde bölgesel dengeleri hiçe sayması, İsveç’in Türkiye'nin önceliklerine tam anlamıyla uyum sağlamaması, Türkiye'nin uzun yıllardan beri kullandığı F-16 gibi uçakların bu şarta bağlanmasından dolayı hayır oyu verdik.”

Amerika'nın gözlükleriyle bakamayız

NATO ile ilişkilerimiz, Amerika ile ilişkilerimizin elbette sağlıklı bir şekilde yürütülmesi noktasında çabamız olabilir. Ama bir süre sonra biz Amerika'nın her dediğini evet diyen kendi bölgesel gerçeklerimizden uzak hareket eden,  bulunduğumuz konumdaki riskleri göz ardı eden hale geliriz. Aynı Suriye'de yaptığımız gibi Amerika'nın gözlükleriyle, Arap baharında yaptığımız gibi Amerika'nın bakış açısıyla bölgeye bakan bir anlayışla hareket edemeyiz. Bu uluslararası ilişkiler açısından risk. Bunu doğru yönetecek bir ticari, siyasi bir akla ihtiyaç var.” “Türkiye'nin bulunduğu stratejik konum itibari Rusya'yla Çin'le diğer ülkelerle ilişkilerini belli bir düzleme, siyasi ticari ilişkileri, belli bir düzlemde götürmekle zorunlu olan bir ülke. Böyleyken biz ülke olarak bu bölgeye, bu coğrafyaya, Karadeniz'e veya bu ilişkilere Amerika'nın gözlükleriyle bakamayız. Böyle baktığımda hem bulunduğumuz konumda bölgesel barışa, dünya barışına olan katkımızı zayıflatır hem de aynı zamanda bizi tehdit altına sokar.” MUSTAFA KAYA'NIN KONUŞMASININ TAMAMINI VİDEODAN İZLEYEBİLİRSİNİZ

https://youtu.be/3_fUnKNbvas?si=loyNoSlNHF6kPaNI