Türkiye'nin farklı illerinde meydana gelen son depremler, olası büyük bir sarsıntının ihtimalini yeniden gündeme getiriyor. Özellikle İstanbul bölgesindeki şiddetli deprem uyarıları, kentteki milyonlarca insanı tedirgin ediyor. Son zamanlarda İç Anadolu'da da depremler yaşanması, halkın güvenli bölgeler konusunda endişelerini artırıyor.  Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Türkiye genelindeki deprem riskini CGTN Türk'e anlattı.

"Adalar'da deprem olacak, İstanbul yıkılacak tezini çürütüyor"

Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Türkiye genelindeki deprem riski ve olası İstanbul depremiyle ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:

"İstanbul'da Kuzey Marmara kenarından geçen bir fay hattı yok. Bunu tekrar tekrar söylüyorum, insanlar bunu duymak istiyor. Adalar Fayı, Kuzey Anadolu Fay Sistemi'nde kırılan bir fay değil. Çünkü Kuzey Anadolu Fay Sistemi, kuzeyden güneye doğru, kuzeyden güneydoğuya doğru 45 derece sıkıştırmayla, güneyden de kuzeybatıya doğru 45 derece sıkıştırma kuvveti arasında oluşan bir depremdir. Bu depremin kırılıp fay yaratabilmesi için bu iki 45 dereceye dik, çapraz gelen doğu-batı yönlü bir fay kırılabilir. O da Yalova-Çınarcık kıyısındaki depremdir, o da 1894’te kırılmıştır. Ama Adalar Fayı'nın yönü aynı kırılma yönüyle paraleldir. Bunun anlamı şu: Ortada bir fay var, iki taraftan sıkıştırıyoruz bunu, yani bir kamyon ortada kalmış, güneyden de arkasından da bir grup itiyor, hemen önünden de bir grup itiyor. İttiği zaman kamyon çalışamaz, hareket etmez. Fayın kırılabilmesi, kamyonun hareket edebilmesi için karşılıklı kuvvet çifti, çaprazdan birbirini itmelidir ve bu şekilde kırılabilir o fay. Dolayısıyla burada yok. İkincisi, bunun devamı olarak Orta Sırt denilen fay hattı, Yeşilköy'den başlayıp Silivri'ye kadar giden bir fay hattı söyleniyordu. Ama o fay hattının İstanbul’a doğru gelen doğu kesiminde bir risk yok. Niye dersek, orada aynı Adalar Fayı gibi düşey bir fay var. Öbür tarafta Kumburgaz ile Sivri arasında bir fay var ama o fay bir ters fay olarak, bu bahsettiğimiz Kuzey Anadolu Fay Sistemi değil. Ama Kuzey Anadolu Fayı nereden geçiyor diye sorarsanız, Avrupa-Akdeniz Sismoloji Merkezi'nin yaptığı çalışmada bizim başından beri söylediğimiz gibi, Çınar Çukurları, Marmara Çukurları, Tekirdağ Çukurları... Marmara'da üç tane çukur var. Arkadaşların yanlışı, bu çukurların kuzeyinden kıyıya doğrudan giden bir fay diyorlar. Oysa biz çukurların güneyinden geçtiğini söylüyoruz. Adalar Fayı, çukurun kuzeyinde. Ama fay, Yalova-Çınarcık kıyısına, körfezin güneyinden gelip Yalova-Çınarcık kıyısından batıya doğru giden bir faydır. 1894’te kırılmıştır. O zaman Adalar'da deprem olacak, İstanbul yıkılacak tezini çürütüyor."

Marmara'da risk var mı?

İznik Gölü'nden gelen fay, stres gölgesindeki bir faydır diyen Üşümezsoy şöyle konuştu:

"Peki Marmara'da risk vardır?" diye sorduğunuz zaman, bu güney kesimde, yani Gemlik'in batısında, Mudanya ve Bandırma'ya doğru giden kesimde bir stres olabilir. Orada bir sürü artçılar var, ama onun da felaket senaryosu, İznik Gölü'nden gelen bir fayın devamı olarak olması. Oysa İznik Gölü'nden gelen fay, 99 depremindeki stresle boşalmış ve stres gölgesindeki bir faydır. O zaman Gemlik körfezinde, yani fay ararsak ve ses ararsak, bu anlamda 1999 depreminden sonra güneye doğru sapan bir kesimde olabilir. Ama o da altı buçukluk civarında, yediye varmayan bir deprem potansiyeline sahiptir."

Aşağıdaki linke tıklayarak röportajı izleyebilirsiniz:

Hazine Bakanı Şimşek'ten Çin çıkarması: Orta Koridor Girişimi için kritik adımlar atıldı Hazine Bakanı Şimşek'ten Çin çıkarması: Orta Koridor Girişimi için kritik adımlar atıldı