Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) salgın hastalıklara ilişkin yayımladığı verilerde Türkiye’de kızamık vakalarında yaşanan artış dikkat çekti. 2022’de 127 olarak görülen vaka sayısı 2023’te 40 kat artarak 4 bin 559’a çıktı.
Cumhuriyet'in haberine göre Türkiye’nin kızamık salgını içerisinde olduğunu kaydeden Türk Tabipleri Birliği Aile Hekimliği Kolu (TTB-AHEK) Başkanı Emrah Kırımlı, “Mayıs-haziran-temmuz aylarında binlere yakın vaka olmuştu. Yaz aylarında eksik aşılılar için kampanya başlattık, eksik aşıları tamamlamaya çalıştık. Yine de azalmadı. Ayda 200-300 vaka görünür halde” dedi.
Vaka artışının eksik aşılardan kaynakladığını ifade eden Kırımlı, “Aşı karşıtlığından dolayı nüfus korunmasız. Okul çağında eksik aşılı olan birkaç milyon çocuk var. Bir de çok düzensiz göç var” diye konuştu.Türkiye’ye göçler başladığında bekleme alanları olduğunu anımsatan Kırımlı, “Orada eksik aşısı olan, belgeleyemeyenlerin aşıları tamamlanırdı. Şimdi tamamen düzensiz bir durum var. Bir de çevre ülkelerin, savaşlardan dolayı aşılama sistemleri bozuldu. Oralardan da bize geldi, korunmasız nüfusla birleşince ortalıkta dolaşan bir salgın oluştu” ifadesini kullandı.
"Çocuk ölümü de oldu"
Kırımlı sözlerine şöyle devam etti: “Biz sıfırlamaya çalışıyoruz vaka sayısını. Bunun için de toplumun yüzde 95’inin aşılanması lazım. Bunu 1990’lardan itibaren başarmıştık. Kızamık hayatımızdan çıkmıştı. Şimdi tekrar salgın içerisindeyiz. Tanı koyulamayan hastalar da var. Bu sayı daha yüksektir. Olan çocuklara oluyor. Kızamık ölümcül bir hastalık. Ağır bir hastalık. Ölüm sayısı açıklanmadı ama hastalığın matematiği Türkiye’de kızamıktan ölen birkaç çocuk olduğuna işaret ediyor. DSÖ’ye bildirimi zorunluluğu için biz oradan verileri alabiliyoruz. Aşılı olan ileri yaştaki hastalar da risk altında. Aşının koruyuculuğu yüzde 90’larda. Biz çocuklarımızı bir ve beş yaşında kızamıkçık, kızamık ve kabakulak aşılarını yapıyoruz. O aşılara gelmeleri lazım. Ücretsiz olarak yapılıyor.”
Kızamıkçık ve kabakulak vakalarının da çok fazla görüldüğünü işaret eden Kırımlı, “İzmir’de yaz aylarında kabakulak salgın gibi seyretti. Bütün bu vakalarda önceden sayılar sıfırdı. Ortaçağ hastalıkları yeniden ortaya çıkıyor” dedi.