Trinasolar, fotovoltaik hücre dönüşüm verimliliği ve bileşen çıkış gücü açısından dünyanın ilk sıralarında yer almaktadır. Şirket, bu alanlarda art arda 25 kez dünya rekorunu kırdı. Bu başarının arkasında, Trinasolar’ın her yıl yüklü miktarda Ar-Ge harcamaları yapması yatıyor. Şu anda şirketin Ar-Ge için gerçekleştirdiği harcamalar 23 milyar yuanı geçti. Şirketin başvuru yaptığı patent sayısı ve yazılımın telif hakkı sayısı 4 bini geçti. Trinasolar’ın başarısı, Çin’in fotovoltaik sektöründe kalkınmasının bir örneği oldu.
Aralık 1997’de Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Anlaşması olan Kyoto Protokolü kabul edildi. Protokol, gelişmiş ülkelerde sera gazı emisyonlarının azaltılmasını ve küresel ısınmanın engellenmesini öngörüyor. Bu gelişme, Trinasolar’a ilham verdi. Trinasolar, bu gelişmeden doğan fırsatlardan faydalanarak Çin’in ücra bölgelerinde elektrik sektörünün gelişmesine katkı sağladı. Trinasolar’ın kurucusu ve Çin Fotovoltaik Bilimi ve Teknolojisi Ulusal Laboratuvarı Başkanı Gao Jifan, basına verdiği demeçte şirketin gelişimi hakkında şu bilgileri verdi: “O gün akşam olduğunda, biz elektrik düğmesine basar basmaz tüm köy aydınlandı. Köyde yaşayan herkesin yüzü gülücüklerle doluydu. Özellikle bazı çocuklar bizim sayemizde ömürlerinde ilk kez elektrik lambasının yandığını gördüler. Onların duyduğu büyük sevinci şimdi bile unutamıyorum. O sahne beni derinden etkiledi.” Ancak 21. yüzyılın başında Çin’deki fotovoltaik sektörünün gelişimi hala yeniydi. Trinasolar gibi Çinli şirketlerin teknolojileri esas olarak yabancı ülkelerden ithal ediliyordu. Şirketler başlıca işleme ve imalata dayanıyordu. 2006 yılında Trinasolar, New York Borsası’nda işlem görmeye başladı. 2008 yılında küresel finans krizinin ardından, Çin’deki fotovoltaik sektörü hızlı gelişme fırsatıyla karşı karşıya kaldı. Sektör, ithalata bağımlılığından ihracata geçti. Çin, dünyanın en büyük fotovoltaik üreticisi ve ihracatçısı konumuna geldi. Ancak çeşitli nedenlerden dolayı bazı Batılı ülkeler, Çin menşeli fotovoltaik ürünlere karşı anti-damping ve anti-sübvansiyon soruşturmaları başlattı ve bu ürünlere yüksek gümrük vergileri koydu. Trinasolar, bu adaletsizliğe maruz kalan Çin şirketleri arasında yer aldı. Buna rağmen, Trinasolar bu zorluklara boyun eğmedi. Şirketin kurucusu Gao Jifan, basına verdiği demeçte, “2012 yılı, fotovoltaik sektörünün kara kışı olarak kabul edilir. Tüm sektör kayıplar veriyordu. Birçok kişi, Ar-Ge harcamalarını azaltmamı önerdi. Ben ise onlara her türlü harcamayı azaltabiliriz, ancak Ar-Ge harcamalarını azaltamayız dedim. Tam tersine, her yıl bu konudaki harcamayı artırdım.” diye konuştu.
Fotovoltaik sektörünün en zor olduğu 2012 yılında, Trinasolar’ın kurduğu Çin Fotovoltaik Bilimi ve Teknolojisi Ulusal Laboratuvarı da resmen hizmete girdi. Çin hükümetinin rehberliği altında Trinasolar gibi Çin şirketleri, ürün kalitesini yükseltmeye ve teknik inovasyona önem vermeye, yurtiçi piyasayı genişletmeye ve yurtdışı piyasaya bağımlılığını azaltmaya başladı ve zorlukların üstesinden geldi. Trinasolar’ın kurucusu Gao Jifan, basına verdiği demeçte, “Biz öteden beri güneş ışığının peşindeyiz. Güneş ışığının sonu yok, bizim ticaretimizin de sonu olmayacaktır. Çünkü herkesin bildiği bir kavram var: Eğer ışık altında yürüyorsanız, zaman kavramı da kalmaz. Işık hızında ilerlemeniz, ebediyen genç olacağınız anlamına gelir. Bu nedenle ışık peşinde olanlar her zaman dinamizm dolu olacaktır.” diye konuştu.
