Uzmanlar, ABD'de hükümet değişikliği sürecinde diyalog ve iş birliğinin istikrarlı şekilde sürdürülmesini olumlu bir sinyal olarak değerlendiriyor.
Tarihsel deneyim: İş birliği kazandırır, kavga kaybettirir
Çin-ABD diplomatik ilişkilerinin kurulmasının 45. yıl dönümü, iki ülke arasındaki işbirliğinin faydalı, çatışmaların ise zararlı olduğunu birçok kez kanıtladı. Dünyanın en büyük iki ekonomisi olan Çin ve ABD'nin ortak çıkarları her geçen gün artıyor. Son yıllarda liderler düzeyinde yeniden başlatılan 20'den fazla iletişim mekanizması, diplomasi, ticaret, ekonomi, güvenlik, uyuşturucuyla mücadele, tarım ve kültür gibi birçok alanda olumlu sonuçlar verdi. Bu gelişmeler, iki ülkenin ortak çıkarlarına odaklanabildiğini ve karşılıklı siyasi güvenin artırılabileceğini ortaya koyuyor.
Çin-ABD ilişkileri, dünya genelindeki en önemli ikili ilişkiler arasında yer alıyor. Bugün, uluslararası ortamın belirsizliklerle dolu olduğu bir dönemde, iki ülkenin küresel barış ve kalkınma için birlikte hareket etmesi gerekiyor. İklim değişikliği, Ukrayna krizi ve Kore Yarımadası nükleer sorunu gibi konulara yönelik diyalog ve işbirliği, dünya ekonomisinin toparlanmasına katkı sağlayabilir.
ABD'deki bazı çevrelerin Çin ile olan ilişkilerde rekabet ve işbirliğini daha rasyonel bir şekilde dengelemesi gerektiği vurgulanıyor. Rekabet, Çin-ABD ilişkilerinin tek boyutu olmamalı; işbirliğinin karşılıklı fayda ve kazan-kazan ilkesine dayandığı unutulmamalı. ABD'nin Çin'e yönelik baskı ve çevreleme politikalarını artırırken işbirliği beklemesi gerçekçi bulunmuyor. Örneğin, aralık ayında 130'dan fazla Çinli kuruluşun ABD'nin ihracat kontrol listesine eklenmesi bu tutarsızlığın bir örneği olarak gösteriliyor. Çin'i düşman olarak görmenin, iki ülkeyi kısır bir çatışma döngüsüne sokacağı konusunda rasyonel sesler yükseliyor.
Çin-ABD ilişkilerinin geleceği
Uzun vadede, Çin-ABD ilişkilerinin temeli halkta, geleceği gençlerde, canlılığı ise yerel düzeyde yatıyor. İki ülke, halklar arasında kültürel değişim ve iletişim köprüleri kurmalı, çeşitli alanlardaki iş birliğini artırmalıdır.
Dünya, Çin-ABD ilişkilerinin istikrarlı bir şekilde gelişmesinin yalnızca iki ülkenin halklarına değil, tüm insanlığın geleceğine etkisi olduğu konusunda hemfikir. Çin ve ABD'nin iş birliği alanlarını genişletmesi, sorunlarını azaltması ve belirsiz bir dünyaya daha fazla netlik katması bekleniyor. Küresel barış ve kalkınmanın sağlanması için büyük sorumluluk üstlenmeleri, hem dünya için hem de iki ülke için yeni fırsatlar yaratabilir.