Çin

Blinken Çin’de: Masadaki dosyalar ve muhtemel senaryolar

ABD Dışişleri Bakanı A. Blinken, Çin ziyaretine başladı. 26 Nisan’a kadar devam edecek temaslarda ihtilaflı başlıklar ön plana çıkabilir. Blinken Çin’e inmeden yaşananlar, çantasındaki dosyalar ve alacağı muhtemel yanıtlar bunun habercisi.

Gökhun Göçmen

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın 24 Nisan’da Çin’in Shanghai kentine inmesiyle başlayan ziyareti devam ediyor. 26 Nisan’a kadar devam edecek temaslar kapsamında Blinken’ın başkent Beijing’de Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi ile görüşmesi beklenirken Cumhurbaşkanı Xi Jinping tarafından kabul edilip edilmeyeceğine dair herhangi bir açıklama yapılmadı.

Blinken’ın Çin ziyaretinin taraflar arasındaki gerilimin yükseldiği bir zamana gelmesi dikkat çekiyor. Hafta içinde ABD Senatosu’nun kabul ettiği ve Başkan Joe Biden’ın imzaladığı askeri yardım paketi içerisinde İsrail ve Ukrayna ile birlikte Taiwan adası da yer alıyor. Taiwan 95 milyar dolarlık yardım paketinden 8,1 milyar dolar ile en ince dilimi almış olsa da Çin’den sert bir tepki gelmesi kuvvetle muhtemel. Zira Taiwan adasının Çin anakarasının bir parçası olduğunu vurgulayan Beijing yönetimi öteden beri Çin-ABD ilişkilerinin Taiwan başlığı olduğunu anımsatıyor. Nisan ayının ilk haftasında ABD Başkanı Joe Biden’ın Japonya Başbakanı Fumio Kishida’yı ağırlayarak Tokyo yönetimi ile imzaladığı anlaşmalar ile Washington’daki ABD-Japonya-Filipinler zirvesi anımsandığında Taiwan’a yapılan yardımın daha geniş bağlamını ortaya koyuyor.

Çin, ABD’ye 61 milyar dolarlık Ukrayna hatırlatması yapabiliir

ABD Dışişleri Bakanı Blinken’ın ziyaretine dair iyimserliğe fazla şans bırakmayan en önemli konu ise Washington yönetiminin Çin’e dönük Rusya’nın Ukrayna harekatına yardım ettiği yönündeki suçlamaları. ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Kurt Campell geçen hafta yaptığı açıklamada Rusya’nın Çin’den ihraç ettiği ürünler sayesinde savaşma kabiliyetini tamamen yenilediği iddiasında bulundu ve bu tezler Dışişleri Bakanı Blinken tarafından da paylaşıldı.

Çin ise Rusya ile ticaretin “kriminalize” edilmek istendiğini belirterek Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi içerisinde çatışan taraflara ölümcül silah göndermeyen, aynı anda hem Moskova hem Kiev ile krizin siyasi çözümüne dönük diplomasiyi işleten tek ülke olduğunun altını çiziyor. Blinken’da önce Çin’i ziyaret eden Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Beijing’in daha önce duyurduğu 12 maddelik çözüm planını takdirle karşılarken Ukrayna dahi Çin’e çabaları için teşekkürlerini sunmuştu.

Çin yönetimi muhtemelen ABD’ye Ukrayna’ya 61 milyar dolarlık yardım paketi şemsiyesi altında hava savunma füzeleri, yüksek hareket kabiliyetine sahip topçu roket sistemi (HIMARS) mühimmatları, top mermileri, zırhlı araçlar, hassas hava mühimmatları ve tanksavar silahları satma kararından bir gün sonra ortaya atılan suçlamaların absürtlüğünü anımsatacaktır.

“Kapasite değil endişe fazlası var”

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın çantasında diğer ihtilaflı başlığın üretim/kapasite fazlası olacağı biliniyor. ABD Hazine Bakan Janet Yellen’ın da Çin ziyaretinde gündeme getirdiği konunun temelinde özetle Çin’in özellikle elektrikli araçlar, lityum bataryalar ve rüzgar tribünleri gibi kalemlerde  tüketilecek potansiyelin üzerinde üretim yaptığı bu nedenle Batı pazarlarında rekabeti düzensiz hale getirdiği, fabrikaların kapanmasına yol açtığı iddiası yer alıyor. Çin ise aksine tanık olunan durumun kendilerini baskılamak için bir bahane olduğunu dile getiriyor ve “kapasite değil endişe fazlalığı var” diyerek Batı’daki algıya meydan okuyor.

Çin’in kapasite fazlalığının olmadığı yönündeki söylemlere kimi Batılı siyasetçi ve uzmanlar da destek veriyor. Macaristan Dışişleri Bakanı Peter Szijjarto, Çin Medya Grubu’na (CMG) verdiği demeçte, Çin’in yeni enerjili sektörlerindeki “aşırı üretim kapasitesi” söyleminin bir uydurma olduğunu dile getirdi. Macar Bakan 2030 yılına kadar, yollarda 45 milyon elektrikli otomobilin kullanılmasının beklendiğini, şu anki sayının ise yalnızca 10 milyon olduğunu belirterek, “aşırı üretim kapasitesi” iddialarının bir yanılsama, üretim kapasitesindeki eksikliğin ise bir gerçek olduğunu dile getirdi. Benzer şekilde Küresel Rüzgar Enerjisi Konseyi’nin raporunda rüzgar tribünleri işaret edilerek “aşırı üretim kapasitesi” olmadığı ve bu durumun dünyanın ihtiyaç duyduğu temel kapasite seviyesini temsil ettiği aktarıldı. Beijing yönetiminin sayısal verilere yaslanması kadar ihraç ettiği temiz enerjinin iklim değişikliği ile mücadeleye katkı sunduğunu anımsatması sürpriz olmayacaktır.

Öte yandan Blinken’ın ziyaretinde San Francisco zirvesinde Xi ve Biden onayı ile kurulan askeri, ticari mekanizmalar ile narkotikle mücadele gibi başlıklardaki ilerlemeler ele alınacağı biliniyor. Bu başlıklarda diyaloğun devam etme kararının alınması beklenebilir.

Diğer Çin haberleri için tıklayınız.