Taze ve dondurulmuş sarımsak ithalatında Çin’i en büyük yabancı tedarikçi olarak gören ABD, her yıl milyonlarca dolar değerinde sarımsak satın alıyor.

Son günlerde, ABD senatörü Rick Scott ülkenin çeşitli hükümet birimlerine bir mektup göndererek; Çin’den ithal edilen sarımsak için “kirli sarımsak” ifadesini kullandı ve Çin’in sarımsak üretiminde insanlara “zorla çalıştırma” yaptığını ileri sürerek, ucuz fiyatın “ABD’nin gıda güvenliğini tehdit ettiğini” söyledi.

Bunun yanı sıra, ABD Temsilciler Meclisi’nde kabul edilen “2025 yılı Milli Savunma Mali Yetkilendirme Yasası”nda ABD’nin orduya ait mağazalarında Çin sarımsağının satılmasını yasaklayan maddeler de bulunuyor.

İHA’dan forklifte, buzdolabında sarımsağa, ABD’nin “ulusal güvenlik riski” adını taktığı Çin menşeli ürünler gitgide çoğalıyor ama ABD’nin sözde deliller ve iddia ettiği sebeplerin saçmalığı da artıyor ve hiçbiri ispat edilemiyor.

Uluslararası toplum şunu çok net görüyor; Bu iddialar, ABD’nin korumacılık yoluyla devlet güçleri üzerinden Çin’in kalkınmasına karşı baskı yaratmak ve ekonomik bağlantıları koparmak için ortaya sürdüğü bahanelerdir.

Verilere göre, ABD’nin en büyük sarımsak ithal ettiği ülke Çin. Ancak Trump’ın Çin’e ticaret savaşı açması ve Çin’den gelen sarımsak için gümrük vergisini artırmasından sonra 2018 yılından beri ABD’nin Çin’den ithal ettiği sarımsak miktarı büyük ölçüde düştü.

Gümrük vergisi artışı ile Çin sarımsağının fiyatının, kutu başına 52-55 ABD doları olmasına yol açtı. Aynı ağırlıktaki Kalifornia sarımsağının fiyatı ise 70-74 dolar. Bu yılın ilk yarısında ABD, Çin’den sarımsak ithal eden ülke ve bölgeler arasında ikinci sırada yer aldı ve toplam 160 milyon dolarlık sarımsak ithal etti ve oransal olarak ithalat geçen yıla göre yüzde 11,3 düştü.

ABD’li yemek sektörü çalışanlarına göre, Çin sarımsağının hala fiyat avantajı bulunuyor ama arttırılan gümrük vergisi Çin sarımsağının fiyatını iki katına çıkardı ve bunun bedelini ABD’li müşteriler ödüyor.

Son 2 yıldır ABD’de yaşanan ciddi enflasyona karşı Çin’den gelen ucuz sarımsak fiyatların düşük seviyede kalmasını sağlayabildi ve ABD’li hane halkı çok pahalı sarımsak almak zorunda kalmadı.

Peki, bu durumdan kim rahatsız? Kesinlikle ABD’li hane halkı değil.

Senatör Scott, tarımsal üretimin önde olduğu Florida’dan geliyor. İleri sürdüğü saçma iddialarının arkasında kimin çıkarları duruyor sorusuna cevaplar son derece net ve açık. Scott, Çin’in sarımsağına kılıç sallarken kendisi için oy vb. siyasi çıkarları garanti altına alıyor ama sarımsak fiyatının artışı ABD’li vatandaşların cebinden daha büyük bir bedel çıkmasına neden oluyor.

Uzun zamandır bazı ABD’liler sürekli, sözde “demokrasi”, “insan hakları”, “kural” vb. bahaneler üzerinden hareket ile diğer ülkelere ve özellikle büyük kalkınma potansiyeli olan ülkelere, çeşitli “suçlamalar” yapmaya çalışıyor. Ardından bu ülkelere karşı baskı, kısıtlama ve karalamalar üst üste geliyor.

Asıl hedef; Çin dâhil gelişmekte olan ülkelerin hep ABD’nin ayağına gitmesini sağlamak ve ABD’nin “süper üstünlüğü”nü korumak.

Ancak tüm bu entrikalar gerçekleşemeyecek. Ne kadar karalama, saldırı ve baskı olsa da ne Çin’in kalkınması, ne de gelişmekte olan ülkelerin topluca yükselişi durdurulabilir. Yaptıkları sadece dünyanın daha net bir şekilde uyguladıkları çift standart ve hegemonyayı koruma endişelerini görmesini sağlıyor ve ülkelerin dayanışma içinde ABD ile mücadele kararlılığını pekiştiriyor.

Gelişmekte olan ülkelerin dayanışma içinde, uluslararası adalet ve hakkaniyeti korumak ve gerçek anlamda çok taraflılığı ve ticaretin serbestleşmesini savunması için birlikte çaba sarf etmesini temenni ediyoruz.