Zülal Çelik

Türkiye İş Bankası, 100. kuruluş yıldönümünü kutlamak üzere düzenlediği "Atatürk Vizyonuyla Gelecek Yüzyıla Bakış" başlıklı uluslararası konferansın ikinci gününde, küresel ekonomik gelişmeleri ve dijital dönüşümü ele alan önemli panellere ev sahipliği yaptı. "Ekonomik Büyüme Yolunda" başlıklı panel ile başlayan etkinlik, alanında uzman isimlerin "Bankacılık 5.0 ve Akıllı Ekonomilere Doğru" ve "Geleceğe Bir Köprü: Bilişimin Geleceğinde Sırada Ne Var?" başlıklı konuşmalarıyla zenginleşti.

2050’de akıllı ekonomi tanımına uyacak tek ülke: Çin

Gelecek bilimci, yazar ve dünyanın ilk mobil banka girişimi olan Moven'ın kurucusu Brett King, yaptığı çarpıcı konuşmada dünyanın gelecekte ikiye ayrılacağını belirtti: akıllı ekonomiler ve hala 20. yüzyıl sanayi modellerine dayalı ekonomiler. Yapay zekanın (AI) önümüzdeki 5 yıl içinde hayatın her alanına tam olarak entegre olacağını belirten King, Çin’in bu süreçte başı çekeceğini söyledi.

King, "Akıllı ekonomilerde kağıt sözleşmeler tarihe karışacak. Merkez Bankaları, akıllı paralara yönelmeye başlarken, bu yeni para birimleri geleneksel bankacılık sistemlerinden farklı olacak. Akıllı sözleşmeler dolarla veya geleneksel sistemlerle çalışmayacak, yeni nesil dijital ürünlerle uyumlu olacak." diye belirtti.

Çin: İnsani yardım çalışanlarının güvenliği için çabalarımız sürecek Çin: İnsani yardım çalışanlarının güvenliği için çabalarımız sürecek

Çin’in yapay zeka yatırımlarına dikkat çeken King, ülkenin 2030’lu yıllarda ABD’yi geçerek dünyanın en büyük ekonomisi olacağını ve 2050'de “akıllı ekonomi” tanımına en uygun ülke olacağını vurguladı. "Çin, ekonomisini büyütürken aynı zamanda akıllı teknolojilere yatırım yapıyor. Bu süreçte ABD'nin borç yükünün artacağı ve ulusal borcun GSYİH'ya oranının yüzde 200'e çıkması bekleniyor. Çin ise akıllı yatırımlar sayesinde ABD'nin 2-3 katı büyüklüğünde bir ekonomi haline gelebilir." dedi.

Bankacılık 5.0: Geleceğin bankaları algoritmalarla yön bulacak

Brett King, bankacılığın 50 yıl içinde büyük bir dönüşüm yaşayacağını belirtti. Teknoloji şirketlerinin ve finteklerin hızlı yükselişi ile geleneksel bankacılık sistemi köklü değişimlere gebe. "2030 ve 2040'larda bankacılığı teknoloji şirketleri yönetecek. Geleceğin bankası bir dizi algoritmadan ibaret olacak. Yapay zeka, makineden makineye işlemler yürütecek ve ekonomilerin kalbinde yer alacak" diyen King, bu dönüşümün hızla ilerlediğini ve geleneksel bankaların adaptasyon sağlamazsa varlıklarını sürdüremeyeceğini ifade etti.

Çin’in akıllı ekonomi politikaları

Brett King’in "2050’de Çin’in belki de dünyanın tek akıllı ekonomisi olacağı" yönündeki öngörüsü, Çin’in bu alandaki mevcut politikalarına dayanıyor. Çünkü Çin, 14. Beş Yıllık Planı kapsamında dijital ekonomiye geçişi hızlandırmak için yapay zeka (AI), büyük veri, 5G ve blokzincir gibi ileri teknolojilere dev yatırımlar yapıyor. Bu teknolojiler, yalnızca ekonomik büyümenin temelini oluşturmakla kalmıyor, aynı zamanda küresel rekabet gücünü de artırıyor.

Çin Halk Bankası tarafından geliştirilen dijital para birimi (DCEP), ülkenin finansal sistemini dijitalleştirme ve küresel ticarette etkinliğini artırma hedeflerinin bir parçası olarak öne çıkıyor. Bu dijital dönüşüm, Çin’in ekonomisini daha da güçlendirirken, aynı zamanda akıllı sözleşmeler ve yapay zeka temelli bankacılık uygulamaları ile yeni nesil akıllı ekonomilere geçişini sağlıyor.

Çin’in bu kapsamlı teknoloji politikaları ve yatırımları, ülkenin 2030’larda ABD’yi geçerek dünyanın en büyük ekonomisi olması ve 2050’de ise akıllı ekonomi tanımına en uygun ülke haline gelmesi yönündeki öngörüyü destekliyor.