Alman heavy metalinin öncü gruplarından Accept'in kurucu gitaristi ve grubun tek orijinal üyesi Wolf Hoffmann, 1976'da kurulan Accept'in 45 yılı aşkın müzik kariyerini, gelecek planlarını ve 17 Ekim'de gerçekleşecek İstanbul konserine ilişkin duygularını anlattı.
Hoffmann, İstanbul'da en son 2010'da sahne aldıklarını belirterek, "Bu harika şehre daha ilk geldiğimde mükemmel atmosferi beni büyülemişti. İlk konserimizden sonra da bireysel olarak birkaç kez tatil için İstanbul'a geldim ve harika vakit geçirdim. 2010 konserimde de hayranların enerjisi ve bizi ağırlaması çok mükemmeldi." şeklinde konuştu.
"Türkiye'de daha fazla konser vermek isteriz"
İstanbul'a 14 yıl sonra grubuyla birlikte yeniden dönmekten heyecan duyduğunu vurgulayan usta müzisyen, şunları kaydetti:
"Bu konser aynı zamanda Avrupa turnemizin de başlangıcı olacak. Dolayısıyla Türk dinleyiciler çok şanslı. Bir nevi dünya prömiyerimizi Türkiye'de yapmış olacağız. Türk insanının heavy metale susamış olduğunu biliyoruz. Bu yüzden oraya gelip gerçek heavy metali göstermek için sabırsızlanıyoruz. Bu sene aslında Ankara'da da konser yapmayı planlıyorduk ama son anda iptal oldu. Umarım bir sonraki turnelerde yaparız. İleride Türkiye'de daha fazla konser vermek isteriz."
Wolf Hoffmann, grubun kuruluşundan bu yana çok sayıda eleman değişikliğine gitmesine rağmen ayakta kaldığını aktararak, "Ben sadece yaptığım işi seviyorum. İnsan yaptığı işi gerçekten seviyor ve zor bulmuyorsa sorun yaşamaz. Ben bu müziğe tutkuyla bağlıyım, şarkı yazmayı seviyorum, turneyle dünyayı gezmeyi seviyorum. Bana göre yapılacak en iyi iş bu. Hayallerimi yaşıyorum diyebilirim. Kişi yaptığı işi sevince doğal olarak ayakta kalabiliyor." ifadelerini kullandı.
Accept'in 2009'da vokal değişikliği yaparak Mark Tornillo'yu getirmesine de değinen Hoffmann, "Mark ile ilk çalışmaya başladığımda onun olağanüstü vokal yeteneğini ve performansını keşfettim. Onunla çalışmak, Accept için daha önce kapalı olan birçok kapıyı açtı diyebilirim çünkü Mark'tan sonra farklı formlarda şarkı yazmaya, farklı tarzlar denemeye başladık. Müzik yazımını genellikle ben yapıyorum, böyle olunca vokalistin ses aralığına göre beste yapmak zorunda kalıyorsunuz. Mark ile hem sınırları daha fazla aşarak müzik yapabiliyoruz hem de eski klasikleşmiş şarkılarımızı onun yorumuyla seslendirebiliyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
"Keşke eski elemanlarla arkadaşlığımız sürseydi"
Hoffmann, eski vokalistleri Udo Dirkschneider ile gruptan ayrıldıktan sonra bir daha hiç görüşmediklerini dile getirerek, şu bilgileri verdi:
"Açıkçası bir kişi sadece grubundan ayrıldı diye eski grup arkadaşlarıyla neden iletişimi kesiyor, bunu hiç anlayamıyorum. Bu sadece bizde değil dünyanın her yerindeki müzik gruplarında gördüğümüz bir şey. Mesela eski basçımız Peter Baltes ile 40 yıllık arkadaşlığımız vardı, o da 2018'de grubumuzdan ayrıldıktan sonra irtibatı tamamen kopardı. Maalesef bizim yaşadığımız şeyi birçok rock ve metal grubu yaşadı. İsim vermeme gerek yok, siz medyada görüyorsunuzdur haberleri. Şimdiye kadar böyle bir ayrılık yaşayıp da eski grubu hakkında iyi şeyler konuşan birine rastlamadım. Çok üzülüyorum bu duruma şahsen. Keşke eski elemanlarımızla iyi arkadaşlığımızı sürdürseydik. Çünkü hayat çok kısa. Gördüğünüz üzere ben grupta son kalan kurucu üyeyim, en yaşlı dinozor benim. Açıkçası tek başıma kalmak istemezdim. Arkadaşlarımla bu yola çıktığımda da böyle olacağını hiç öngörmedim. Grubu ilk kurduğumuzda patron olmayı hiç istemedim. Sadece bir takım oyuncusu olarak gördüm kendimi. Ama şu an son kalan adam olduğum için patron olmak zorunda kaldım."
"Kariyer, geri döndürülemez kararlar zinciridir"
Uzun süren müzik kariyerinde hiçbir pişmanlığı olmadığının altını çizen Hoffmann, "Bence kariyer, hayatta aldığınız ve geri döndürülemez kararlar zinciridir. Hayatınızın bir noktasında keşke soldan değil sağdan gitseydim diyebilirsiniz, ama bu aptalca bir şeydir. Çünkü diğer taraftan gitseniz de daha iyi bir hayat yaşayacağınızı bilmiyorsunuz. O yüzden 10 sene, 20 sene veya 30 sene önce yapmam gereken şeylere odaklanıp dikkatimi dağıtmak istemiyorum. Ben önüme bakıyor ve gelecekte şimdi yaptığımdan daha iyisini yapmak istiyorum." dedi.
Usta müzisyen, Accept'in geleceğine ilişkin ise şu değerlendirmede bulundu:
"Hayranlarımız çok şey söylüyor bizim hakkımızda. Kimileri ilk speed metal şarkısını bizim yazdığımızı, kimileri de Alman heavy metaline öncülük ettiğimizi söylüyor. Nasıl bir miras bırakacağımıza dair bir şey söylemek için erken, çünkü yolumuza devam ediyoruz. Benim söylemim, her yeni albümde bir öncekinden daha iyisini yapmak ve çıtayı yükseltmektir. O yüzden her yeni albümden sonra 'En iyisi henüz gelmedi.' diyoruz hayranlarımıza."
Alman heavy metal grubu Accept, 17 Ekim'de KüçükÇiftlik Park'ta sahne alacak.