Çin gezisini dün tamamlayan Alparslan Bayraktar, Çin’in başkenti Beijing’de CGTN'e verdiği demeçte, Türkiye ve Çin arasında enerji iş birliğinin mevcut durumu hakkında bilgi verdi. Bakan Alparslan Bayraktar, “Türkiye ile Çin enerji konusunda çok büyük potansiyele sahip iki ülke. Türkiye’nin hem arz güvenliği için, hem dışa bağımlılığını azaltmak için, hem de uzun dönemli iklim hedefleri için ortaya koyduğu stratejide yer alan yenilenebilir enerji, nükleer enerji, geçiş yakıtları olarak doğal gaz, kritik madenler, hidrojen depolama teknolojileri gibi bütün alanlarda, Çin’in çok önemli avantajları var, Çin’in çok önemli teknolojileri var. Dolayısıyla bütün bu alanlarda aslında iş birliğine imkan tanıyor bize. Dolayısıyla büyük bir potansiyeli var. Ama o potansiyeli hayata geçirmek için biraz gerideyiz. Dolayısıyla yapacak çok işimiz var.

Nükleer proje özellikle geçmişten beri uzun yıllardır takip ettiğimiz ve ilerlettiğimiz  bir konu. Orada daha iyi bir ilerleme var. Ama diğer alanlarda da ben çok büyük bir potansiyel görüyorum. Enerjinin çehresi değişiyor, enerji dönüşümü kapsamında gelişmeler, yeni teknolojiler, depolama teknolojileri ve yeşil hidrojen, onun dışında kritik madenler konularında da çok büyük bir potansiyel olduğunu düşünüyoruz.

Wang Yi: Küresel Güney'e destek, Küresel Kalkınma İnisiyatifi'nin önceliğidir Wang Yi: Küresel Güney'e destek, Küresel Kalkınma İnisiyatifi'nin önceliğidir

Bugün, bu ziyaretimde hem Çin hükümetindeki ilgili mevkidaşlarımla, hem de birçok Çinli firmayla bütün bunları değerlendirme imkanı bulduk. Önümüzde önemli bir yol haritası olduğunu düşünüyorum. Bu projeleri inşallah hızlı bir şekilde hayata geçiririz.” diye konuştu.

Çin’in küresel yeni enerji alanında oynadığı öncü rolü de değerlendiren Bakan Alparslan Bayraktar, “Bu konuda özellikle söyleyeceğim şey şu olur. Türkiye’nin bu alanlarda önemli hedefleri var. Yenilenebilir enerjide, önümüzdeki 12 yıl boyunca, her yıl 5 bin megavatlık yeni güçle toplam, 60 bin megavat ilave rüzgar ve güneş enerjisine sahip olmak istiyoruz. Tabii bunları yaparken mutlaka biz, Türkiye’de de bununla ilgili ekipmanlar üretilmesini, Türkiye’deki sanayinin bu anlamda canlanmasını ve gelişmesini istiyoruz. Türkiye de bu alanların istihdama katkı sağlamasını istiyoruz. Onun için de bu alanlarda bence Çin ve Türkiye bir ortak noktada buluşabilir. Çin, Türkiye’yi özellikle gelişmiş sanayi altyapısı, kültürü, teknik becerisi ve müteşebbis kabiliyetiyle beraber, bir bölgesel üretim merkezi olarak bir anlamda değerlendirebilir. Ben böyle bir işbirliğinin iki ülkeye de büyük katkı sağlayacağını düşünüyorum.” diye kaydetti.

ÇİN HABERLERİNİN TAMAMI İÇİN TIKLAYIN