Trump'ın tehditleri, küresel ticaretin dengesizliklerini artırıyor

Trump, ABD’de Kasım ayında yapılacak başkanlık seçimleri için olası Cumhuriyetçi aday olarak konumunu sağlamlaştırdıktan sonra, geçtiğimiz Cumartesi günü Ohio'da düzenlenen bir miting sırasında konuştu. Çinli otomobil üreticisi BYD'nin, Meksika'da bir fabrika kurmak istediği haberini mitingde sert tepki gösteren Trump, konuşmasında tehditkâr ifadeler kullanırken, doğrudan Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping'e hitap etti.

Trump, "Şu anda Meksika'da inşa ettiğiniz o büyük canavar araba üretim tesislerinde, Amerikalıları işe almayıp, arabayı bize satacağınızı düşünüyorsunuz, hayır" dedi. "Parsele gelen her arabaya yüzde yüz vergi koyacağız. Eğer ben seçilirsem arabalarınızı satamayacaksınız. " tehdidinde bulundu.

Bu ayın başlarında Trump, Çin arabalarına yüzde elli gümrük vergisi getirilmesi tehdidinde de bulundu. Ayrıca tüm Çin mallarına yüzde 60'a, dünyanın herhangi bir yerinde üretilen mallara ise yüzde 10'a varan gümrük vergileri teklif etti. Çin'in veya diğer ülkelerin misilleme tedbirlerinden endişe duymadığını söyledi.

BYD, ABD'de bir ihracat merkezi kurmayı hedefliyor

Çinli otomobil üreticisi BYD, son olarak Ferrari gibi endüstri devlerinin ürettiği üst düzey modellere benzer hızlara ulaşabilecek yeni bir elektrikli süper otomobilini tanıtmıştı. Geçen yıl 3 milyondan fazla yeni enerjili araç üretimi gerçekleştiren BYD, ana üretim ve satış odaklarını Çin'de sürdürürken, Avrupa'da ve ABD’deki genişlemeye de odaklanıyor. Çinli elektrikli araç üreticilerinin uluslararası genişlemesini teşvik eden Beijing hükümeti, bu sektöre yönelik çeşitli teşviklerle destek sağlıyor.

"Bir Ülke, İki Sistem" Makao'da yeni bir sayfa açılıyor

Sonuç olarak, Trump'ın tehditleri küresel ticarette dengesizlikleri artırarak uluslararası ticaretin akışını engelliyor ve küresel ekonomik büyümeyi olumsuz etkiliyor. Bu tür korumacı politikalar, uluslararası ticaretin serbest ve adil bir şekilde yürütülmesine zarar verirken, aynı zamanda uluslararası ilişkilerde gerginliklere neden oluyor. Dolayısıyla, küresel ticarette daha yapıcı ve iş birlikçi bir yaklaşımın benimsenmesi, küresel ekonomik refahın sürdürülebilirliği için kritik öneme sahiptir.