Isparta'nın Sütçüler ilçesinde baraj sularının çekilmesiyle gün yüzüne çıkan taş evler görüntülendi.

Tarihi ve kültürel değerleri ve doğasıyla dikkati çeken Sütçüler; foto safari, trekking, oryantiring, dağcılık, cip safari, su sporları, yayla, kamp ve karavan turizmiyle çok sayıda ziyaretçinin rotasında yer alıyor.

Sütçüler'e yaklaşık 63 kilometre uzaklıktaki Darıbükü köyü, sular altında kalan evleriyle dikkati çekiyor.

Köyün bir kısmı, 2016 yılında Köprüçay Nehri üzerine yapılan Kasımlar Barajı'nın suları altında kaldı.

Yanmış cesedi bulunan Afgan madenci davası devam ediyor Yanmış cesedi bulunan Afgan madenci davası devam ediyor

Bölgedeki yaklaşık 25 ev de sular altında kalan yapılar arasında yer aldı. Evlerin sahiplerine ise coğrafyaya uygun farklı alanlarda yeni konutlar yapılarak teslim edildi.

Yıllardır su altında kalan taş evler, yaz döneminde barajdaki su seviyesi azalınca tekrar gün yüzüne çıkıyor. Köylülerin geride bıraktığı eski evler, gün yüzüne çıkınca sonbahar renkleriyle seyirlik görüntü oluşturuyor.

Taş evler 7 yıldır suyun altında

Darıbükü Muhtarı Hese Selçuk, AA muhabirine, bölgenin en önemli yatırımlarından olan Kasımlar Barajı inşaatı nedeniyle köyün ikiye ayrıldığını söyledi.

Baraj yapılırken bazı evlerin su altında kalacağı için sahipleriyle görüşülerek yeni konutlar yapıldığını ya da mülkün değerinin verildiğini anlatan Selçuk, "Bölgede yaklaşık 25 ev ile cami ve okul vardı, bunlar da su altında kaldı. Kışın yağışın etkisiyle evler yine suyun altında kalıyor. Eskiden donardı ve biz üzerinde tahtalar ile kayardık. Yaz döneminde ise kuraklığın da etkisiyle su çekiliyor. Evler görünmeye başlıyor ve çok güzel manzaralar oluyor. Tabiatın güzelliği ortaya çıkıyor." diye konuştu.

Özellikle sonbaharda kartpostallık görüntüler oluştuğunu belirten Selçuk, "İnsanlar gelip burada fotoğraf ve görüntü çekiyor. İlk defa görenler çok şaşırıyor. Biz alıştık. Doğal bir görüntü. Eskiden evler taştan yapılırdı. Yaklaşık 7 yıldır bu evler suyun altında, taş olmasından dolayı çok fazla çürüme olmuyor." dedi.

Selçuk, bölgenin bilinirliği arttıkça gelip soranların sayısının da arttığını ifade etti.