Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Filistin'in Geleceği Konferansı'nda açıklamalarda bulundu. 

Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar: 

Dünyanın farklı köşelerinden Ankara'ya teşrif eden misafirlerimize hoş geldin diyor, Filistin halkının barış dolu yarınlarına vesile olmasını diliyorum. 

Bugün kalbi Kudüs için atan, Filistin davası için omuz veren Gazzeli ve Filistinli kardeşlerimiz için duruşunu, tavrını, yüreğini cesaretle ortaya koyan vicdan sahibi tüm kardeşlerimi saygıyla selamlıyorum.

Geçtiğimiz yıl 7 Ekim'den bu yana İsrail'in acımasızca katlettiği Filistinli Lübnanlı kardeşlerimize Allah'tan rahmet diliyorum.

Filistin meselesinin konuşulmasını özellikle içinden geçtiğimiz bu kritik dönemde ele alınmasını çok önemli buluyoruz. Fikirleriyle, önerileriyle konferansa katkı verecek tüm katılımcılara teşekkür ediyorum.

Geçen yıl 7 Ekim'de İsrail'in Gazze'ye yönelik başlattığı saldırıları Filistin meselesini dünya gündemine taşıdı. Gazze'den sonra da şimdi de Lübnan'a uzanan İsrail'in soykırım politikası, insanlığın siyonizmi tanımasına sebep oldu.

BMGK dahil uluslararası örgütler İsrail'in şımarıklığı karşısında nasıl acze düştüğünü yüzümüz kızararak takip ettik.

Hastaneler, camilere bombalar yağdırıldı, daracık bir alana sıkıştırdıkları 2 milyon insana her türlü zulmü reva gördüler. İlaçsız, doktorsuz, hastanesiz, aç, susuz bıraktıkları insanları bombalarla öldürdüler. Hepimiz bunları içimiz kan ağlayarak takip ediyoruz.

Filistin halkı bu zulmü on yıllardır yaşıyor. İsrail'in işgal ve yıkım politikası tam 76 yıldır aralıksız devam ediyor. Filistin'de kan, gözyaşı ve zulüm hiçbir zaman dinmedi. İsrail devleti 1948'de kuruldu, buna devlet dersem yanlış olur. Filistin halkının gözünde 14 Mayıs 1948 büyük bir felaket demekti.  

Dünya genelinde evlerine dönmeyi hasretle bekleyen 6 milyonu aşkın Filistinli mülteci bulunuyor. Barı Şeria'da yaşayan milyonlarca Filistinli ayrım duvarı sebebiyle Kudüs dahil birçok bölgeye gidemiyor. 7 Ekim soykırımından önce Gazze zaten 17 yıl boyunca abluka altındaydı. 2 milyon aşkın Filistinli açık hava hapishanesinde yaşamaya mahkum edildi.

Bugün BM üyesi olup da resmi sınırları halen netleşmemiş tek devlet İsrail'dir. İsrail'in değişen haritasını göstererek "İsrail'in sınırları neresidir?" diye tüm dünyaya sormuştu. Ancak kimse bu soruya yanıt veremedi. Gazze'yi işgalle yetinmeyeceklerini Lübnan'a saldırarak gösterdiler. Netanyahu'nun kabine üyeleri gözleri nereye diktiklerini yaptıkları her açıklamayla deşifre ediyor. 

IŞİD operasyonu: Gözaltına alınan şüphelilerden 4'ü tutuklandı IŞİD operasyonu: Gözaltına alınan şüphelilerden 4'ü tutuklandı

Giderek şımaran, giderek azgınlaşan İsrail durdurulmadığı takdirde bu yayılmacılığın nereye uzanacağını tahmin edebiliyoruz" 

"İsrail ile bütün ticari ilişkileri durdurduk."

"Gazzeli kardeşlerimize gönderdiğimiz insani yardım miktarı 84 bin tonu aştı. Türkiye, Gazze'ye en fazla yardım ulaştıran ülke konumundadır"

"Tüm imkansızlıklara rağmen vatan topraklarını kahramanca savunan Filistin halkının yanında sapasağlam duruyoruz ve duracağız"

 "Türkiye, Filistinli ve Lübnanlı kardeşlerinin yanındadır. Zafer inşallah Gazze ve Lübnan'da inananların olacaktır"

 "1967 sınırları temelinde, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız, egemen bir Filistin devleti kuruluncaya dek yılmadan, yorulmadan mücadeleyi devam ettireceğiz"

 "Filistin meselesinin konuşulmasını, özellikle içinden geçtiğimiz bu kritik dönemde tüm yönleri ile ele alınmasını çok önemli buluyoruz"

"Büyük acılar yaşansa da Allah'ın izniyle bu süreç, 1967 sınırları temelinde özgür bir Filistin devletinin kurulmasıyla neticelenecektir"