Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping, üç günlük ziyaret kapsamında Çin’i ziyaret eden Almanya Başbakanı Olaf Scholz’ü başkent Beijing’de bulunan Diaoyutai Konukevi’nde ağırladı. 16 Nisan sabahı yapılan görüşmede taraflar sadece Çin-Almanya ilişkilerini ele almakla kalmayarak uluslararası ve bölgesel konuları masaya yatırdılar ve Ukrayna-Rusya ve İsrail-Filistin gibi başlıklarda temel prensipler üzerinde mutabakat sağladılar. Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ukrayna bağlamında uzlaşıya varılan hususların BM Şart ve İlkeleri’ne bağlılık, ülkelerin sınırlarına ve egemenliklerine saygı ve sürdürülebilir bir güvenlik mimarisinin inşası olduğunu duyurdu.
Çin lideri Xi ise Ukrayna krizine ilişkin “Öncelikle barış ve istikrarın korunmasına öncelik vermeli, bencilce çıkar aramaktan kaçınmalıyız. İkincisi, durumu sakinleştirmeli ve yangını körüklememeliyiz. Üçüncüsü, barışın yeniden tesisi için koşullar yaratmalı ve şiddetten kaçınmalıyız. Dördüncüsü, dünya ekonomisi üzerindeki olumsuz etkiyi azaltmalı, küresel sanayi ve tedarik zincirlerinin istikrarını baltalamaktan kaçınmalıyız.” değerlendirmesinde bulundu.
“Risk değil fırsat olarak görelim”
Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping, sırasıyla dünyanın en büyük ikinci ve üçüncü ekonomileri olan Çin ve Almanya arasındaki ilişkilerin öneminin ikili boyutu aşarak Avrasya ve dünya ölçeğinde önemli olduğunun altını çizdi. Xi iki ülkenin uzun erimli ve stratejik perspektiften yola ilişkilerine düzen vermesi gerektiğini söyledi. Çin lideri iki ülkenin birbirini risk değil fırsat olarak görmesi gerektiğini vurgulayarak, elektrikli araçlar ya da güneş panelleri gibi başlıklardaki iş birliğinin iklim değişikliği ile mücadeleye de katkı sunduğunu dile getirdi.
Scholz’un Çin ziyareti sonunda her iki taraf da yedinci Çin-Almanya hükümetlerarası istişarelerinin sonuçlarını uygulamaya, ekonomi, ticaret, yatırım ve teknoloji alanlarında işbirliğini derinleştirmeye karar verdi.
Çok kutuplu dünya vurgusu
Çin ve Almanya arasında tam kapsamlı stratejik ortaklığın kuruluşunun 10. yılına denk gelen görüşmeyi başyazısında değerlendiren Global Times gazetesi zirvenin dört önemli sonucu olduğuna dikkat çekti. Gazete bu bağlamda şunları kaydetti:
“Birincisi, Çin ile Almanya arasındaki karşılıklı yarar sağlayan işbirliği bir “risk” değil, istikrarlı bir ikili ilişkinin garantisi ve geleceğe yönelik bir fırsattır. İkincisi, her iki taraf da ilişkilerinin kazan-kazan özelliğini teşvik etmeli ve birbirlerinin başarılı olmasını sağlamalıdır. Üçüncüsü taraflar korumacılığa karşı tetikte olmalı, üretimde kapasite fazlasına konusuna pazar ve küresel perspektif ışığında objektif ve diyalektik bakmalı ve ekonomin kanunlarını temel almalı, iş birliği için daha fazla çaba harcamalıdır. Dördüncüsü, iki ülke dünyanın çok kutupluluğu konusunda pek çok ortak noktayı paylaşıyor. Çok kutuplu bir dünya, özünde, farklı medeniyetlere, sistemlere ve farklı yollara sahip ülkelerin birbirine saygı duyduğu ve barış içinde bir arada yaşadığı bir dünyadır.”