İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan İBB'ye yönelik 'terör ve yolsuzluk' soruşturmaları kapsamında İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasını protesto etmek amacıyla yurttaşlar Saraçhane'de toplandı.
Özgür Özel, 'merkez medya'nın Saraçhane'deki ve ülkede protestoları, önseçimi haberleştirmemesi nedeniyle eleştirilerde bulundu ardından boykot çağrısı yaptı.
Özel'in açıklamalarından öne çıkanlar:
Siyasi hayatımda hiç uyumadan aynı yerde konuşma yapmayı deneyimliyorum. Dünden beri yatmadık. Ekrem Başkanımızın arkasındayız. Sizler burada bir tarih yazıyorsunuz. Yolların, köprülerin kapanmasına rağmen tek adam rejimine karşı isyanla buraya geliyorsunuz. Bugün aslında hüznün günü, bir ayrılığın ilk günü olarak görülebilir. Ekrem başkanımızı, abimizi, kardeşimizi, amcamızı bizden aldılar. İsyandayız. Ancak bu meydanda hüzün yok inanç var, keder yok umut var. Çünkü bu umudu yükselten bu milyonlar var. Biz Ekrem Başkan ile Türkiye'nin yarınları için sadece ve sadece sizlere güveniyoruz.
"Merkez medyaya boykot çağrısı"
19 Mart başarısız darbe girişimi bizim adayımızı hapsetti. Biz de 23 Mart demokrasi devrimi ile ne yaptığının sonuçlarını ilan edeceğim. Şu anda televizyonu başında olan tüm izleyicilere, gönlü burada kalbi Ekrem Başkanla olanlara sesleniyorum. Böyle bir günde, birazdan açıklanacak rakamlar konuşulurken bu yayını vermeyen kim varsa onları kayda alıyoruz. Yandaş medyanın nereden beslendiği belli.
Ancak merkez medya, reklamlarının yüzde ellisi bizden alan, ürünü bize satacaksın ama saraya hizmet edeceksin. Yok öyle yağma! Bu geceden itibaren üretimi buradan yapan, ama Saray'a hizmet edenlere bunlar ne iş yapıyorsa, araba mı satıyor, o arabayı alan namerttir. Bu meydanı görmeyeceksin ama bu meydana yemek satacaksın. Yok öyle yağma. Bu meydanı görmeyene boykot. O tatlı günler bitti gülüm. Ya bizi göreceksin, ya dibi göreceksin. Siz Saraçhane'yi İstanbul Üniversitesini, Boğaziçilileri, Atatürk'ün kurduğu CHP'yi ne sandınız?!
Bugün dünya siyaset tarihine hem altın harflerle yazılacak hem de kara bir leke olarak kalacak bir gündür. İstanbulumuz dünya siyaset tarihine altın harflerle kazınmıştır. Ancak dört kez yenildiği birini atadığı yargı aparatları ile onun bileğini kırmaya çalışan bir hazımsız geleceğin cumhurbaşkanına darbe girişiminde bulunmuştur. Türkiye onu seçerken onu Silivri zindanına göndererek milyonlara meydan okumuş, darbe yapmaya kalkmıştır. Ama o iş o kadar kolay değil. Millet güçlüdür. Millet haklıdır. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Bugün 1 milyon 750 bin üyemizi çağırdığımız, "Katılım yüzde 50'nin altında olursa İmamoğlu'na güvensizlik olur diyen" yandaş medyaya müjdelerim ki 1 milyon 653 bin kişi katılmıştır. 1 milyonun üzerindeki katılımı başarı olarak katılırken bu oran irademize yapılan darbe girişimine en kuvvetli cevaptır. Ancak bu parti içi rakamdır.
"Oy vermeye pusula yetmedi"
Bugün manzarayı gördünüz. Oy vermeye pusula yetmedi. Zarf yetmedi. Oy kullanmaya saat yetmedi. Saati uzattık, pusula bastık. Yetmedi, yetmedi. Daha iki bin 621 sandık sayılmamışken dayanışma sandıklarında 13 milyon 210 bin oy kullanmıştı. Daha tüm sandıklar işlenmemişken Ekrem İmamoğlu'nun aldığı oy 14 milyon 850 binin üzerindedir.
Sayın Erdoğan, çocukluğundan beri senden başka iktidar görmemiş, yoksulluk çekmiş, sıkıntı çekmiş, giyimine kuşamına karıştığın, tercihlerine karıştığın bu gençler sana sesleniyorlar. 'Korkmuyoruz' diyorlar. Sana da 'Çık karşımıza' diyorlar. Burada gençler 'Korkak Erdoğan' diye bağırıyorlar. Bizim adayımız senin zindanlarında esir. Ama sana bu meydandan meydan okuyoruz. Eğer korkundan adayım İmamoğlu'nu bırakmayacaksan onun seninle yarıştığı seçime biz varız. Hepimiz ayrı ayrı Ekrem İmamoğlu'yuz. Bu meydanda 1 milyonu aşan Ekrem İmamoğlu var.
"Taksim'i de geri alacağız"
Gençler biz Gezi'de Taksim'deydik. Çünkü orada Gezi Parkı'ndaki ağaçlarını kesmek, AKM'yi yıkmak yerine AVM yaptırmak gibi niyeti vardı. Biz o gün olmamız gereken yerde Taksim'deydik. Bugün siz olmasaydınız, gazdan barikattan yılsaydınız, bugün bu binada Tayyip Erdoğan'ın atadığı kayyumu oturuyordu. Bugün savunulacak yer Saraçhane'deki bu bina. Kayyumun gelmesinin önünde durulacak yerdi. Günü gelince hep birlikte nasıl toplanma, gösteri yasağını hukuksuz yasaklamalara karşı Saraçhane'yi aldıysak, and olsun Taksim'i de geri alacağız.
Biz iletişim başkanlığının tek firması 4.5G sahibini biz açıklama yapınca Emniyet'e geri götürdüler. Bu sabah onu da bizden saklamak için tutukladılar. Gözüm üzerinizde, bakalım ilk itirazda onu bırakacak mısın, bırakmayacak mısın? Gizli tanığı getirmişler yalanları dizdirmişler. Bununla başkanımızı Silivri'ye tıkanların burunlarından fitil fitil getireceğiz. FETÖ'cüler dışarıda firarda fikirleri yöntemleri sarayda. Kimi Ankara'daki sarayda kimi Çağlayan'daki Adalet Sarayı'nda!
Dünyanın en bilindik metropollerinden birisi olan İstanbul'un üst üste üç kez seçilmiş belediye başkanı Ekrem İmamoğlu'nu yenemedikleri için içeriye atıldığını gören, 31 yıllık diplomanın iptal edildiğini gören, kimsenin evrak güvencesi olmadığını düşündüren iktidar, dünyayı böyle bir pazartesi sabahına uyandıracak. Mehmet Şimşek güya istifa etmemek için zor duruyormuş. 'İğne ile kazıyorum, kürekle kapatıyorlar' diyormuş. Mehmet Efendi istifa etmezsen hatrım kalır. İstifa etsen ne yazar, etmesen ne yazar. Mehmet Efendinin iki yılda biriktirdiği 42.8 milyar doların 26 milyarını üç günde yakmışlar. Güya rasyonel politikaların takipçisinin topladığı 42 milyarının yüzde 60'ını İmamoğlu korkusundan üç gecede yedi bitirdi. İster istifa et, ister Tayyip Bey'e biat et.
Türkiye’nin geleceği için bugün mutlaka oyunuzu kullanın. Sonra da İstanbul Saraçhane’de ve diğer illerimizde demokrasi meydanlarında buluşarak sesinizi yükseltin.
"Türkler ve Kürtler birlikte kazanacak"
Türkler ve Kürtler birlikte kazanacak. Aleviler ve sünniler birlikte kazanacak. Hep birlikte kazanacağız. Bu Nevruz haftasında, bugünkü Nevruz alanında ufak kalp kırıklıkları duydum. Bu meydanda çok konuştuk. Çok söz hatasız olmaz. Kimi kırdıysak ondan helallik istemek partinin genel başkanına kalır. Bugün Edirne'de tutuklandığında partisinin genel başkanı olan Selahattin Demirtaş'ı da selamlıyorum. Siz 19 Mart'tan beri birinin uykularını kaçırıyorsunuz. O Ekrem İmamoğlu'na kafayı takmış rüyalarında kendi sesini duyarak uyanıyordu. 'İstanbul'u alan Türkiye'yi alır. İstanbul'u kaybeden Türkiye'yi kaybeder.' Seçimle alamadığı İstanbul için 'kayyumla İstanbul'u alırım' diyordu. Ama siz hesap edemedi. O binaya kayyumu sokmayan da, eşi cezaevine giderken Dilek Hanım'ın gözü yaşlı değil de ışıl ışıl yapan, evladını sizlere emanet eden de bu meydanın gücüdür.
Tayyip Bey, kötü bir haberim var... Bir kayıp anonsu yapmak durumundayım. Bu meydan korkuyu evde unutmuş! İstanbul Üniversitesi korkuyu yurtta unutmuş! Boğaziçi Üniversitesi korkuyu yurtta unutmuş!
Yarın yine meydanlardayız
Yarından itibaren veya yarından sonra, bütün Türkiye'de ve İstanbul'da ilan edilecek meydanlarda ve alanlarda hep birlikte geleceğe sahip çıkmaya başlıyoruz. Var mısınız? Yarın üretimden gelen gücünü, örgütten gelen gücümüzü, farklılıklardan gelen gücümüzü kullanmaya, 20.30'dan da Saraçhane'den de vazgeçmemeye yarından itibaren başlıyoruz. Var mısınız? Durmayacağız. Tayyip Bey bu meydan korkuyu unutmuş. Ekrem Başkanı almadan durmayacağız. Onu cumhurbaşkanı yapmadan durmayacağız. Yolumuz açık olsun yolunuz açık olsun. Bu alandaki 1 milyonluya teşekkür ederim. Yol, yolcudan uludur. Bir Ekrem Silivri'de yatar, 1 milyon Ekrem sokaklara meydanlara taşar. İstanbullunun iradesinin önünde saygı ile eğiliyorum.