CHP Genel Başkanı Özgür Özel, KKTC'nin 40. Kuruluş Yıl Dönümü törenlerine katılmak ve bir dizi temas için, tarifeli uçakla Ankara’dan Lefkoşa’ya gitti.

Özel, 15 Kasım Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın kabulüne katıldı.

CHP lideri Özel, daha sonra Lefkoşa Atatürk Anıtında düzenlenen tören ve Dr. Fazıl Küçük Bulvarında gerçekleşen resmigeçit törenine de katıldı.

KKTC'de gazetecilerin sorularını yanıtlayan Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamaları için şunları söyledi:

"Biz değişim kurultayımızı yaptığımızdan beri, Erdoğan bir cümlede dört kez değişim diyor" diyen Özel, "CHP'deki değişimin onun uykularını kaçırdığı çok belli. Ben bundan çok memnunum. Ona kötü bir haberim var; parti içinde değişim yaşandı ama asıl değişim iktidarda yaşanacak. İktidarı değiştireceğiz, Cumhurbaşkanını değiştireceğiz. Önce yerel seçimlerde büyük bir başarı elde edeceğiz, ardından da genel seçimlerde vatandaşımızın sandığını talep edeceğiz" diye konuştu.

“Utanmazlığın daniskasıdır”

Konuşmasında, Erdoğan'ın "Bu ülkede darbe veya kalkışma olsa en büyük destekçisi CHP olacaktır. 1960'tan beri milli iradeye, Meclis'e karşı girişilen tüm antidemokratik senaryoların baş aktörü CHP'dir. 21 yılda hükümetimizi hedef alan her girişimde CHP daime vesayetçilerin safında yer almıştır. Cumhuriyet mitinglerinden, Gezi kalkışmasına, 15 Temmuz ihanetine kadar demokrasimizi yok etmeyi hedefleyen tüm saldırılarda CHP'nin silüeti vardır" sözlerine de yanıt veren Özel, şu ifadeleri kullandı:

"Recep Tayyip Erdoğan'a şunu demeli, 15 Temmuz akşamı darbe oldu, Meclis Başkanı'nı ilk kim aradı? AK Parti Grup Başkanvekillerini kim aradı? Özgür Özel aradı. Ne dedi? 'Darbenin karşısındayız' dedi. 'Kapalı Meclis'i açalım' dedi. A Haber spikeri 'Bu tarihi bir duruştur' dedi. Ben de dedim ki 'Millet bize yeni bir görev verene kadar bu ülkenin ana muhalefet partisiyiz. Seçilmiş parlamentonun, demokrasinin yanındayız, darbenin karşısındayız.' Bu lafı söylemiş kişiye, hiç utanmadan sıkılmadan 'utanmaz' diyor. Bunları söyleyen birine utanmaz demek, kendi tabiriyle diyorum, utanmazlığın daniskasıdır.

İkincisi buradaki 'darbeden kasıt' şudur: Bütün darbeler anayasaları askıya alır. Bunu topla tüfekle yaparsanız askeri olur, sizin gibi var olan anayasayı hiçe sayarsanız ivil darbe olur. Yapılmaya çalışılan anayasanın bir maddesini hiçe sayarak AYM'nin denetiminden kurtulmak. Yargıtay'ın tarafındayım derseniz, sizin tarafınız darbenin tarafıdır. Galiba siz darbenin başısınız."