Duruşmada Nevzat Bahtiyar ve Narin’in ağabeyi Enes Güran’ın ifade işlemlerinin ardından verilen aranın ardından, annesi Yüksel Güran ifade vermeye başladı. Olay gününü anlatan Yüksel Güran, “Türkçem fazla kuvvetli değil. Sabah 5’te kalktım. Bahçeye gittim. Bamya topladım. 2 oğlum gurbetten gelmişti. Çok sevinçliydim. Enes’in elbiselerini Hediye Güran’a götürdüm. Narin, Enes’e ‘Ağabey bana niye oyuncak almadın?’ dedi. Oğlum, ‘Patron para vermedi’ dedi. Evden çıktığımda telefonum evdeydi. Çocuklar acıktıklarını söyledi. Patates kızarttım. Narin 1’de Kur’an kursuna geç kaldığını, 4’e kadar sürdüğünü söyledi” dedi.
Mahkeme Başkanı, önceki ifadesini tekrarlayarak, evde kimlerin telefonunun olduğunu sordu. Bunun üzerine Yüksel Güran, “Herkesin var. Narin’in yok” dedi. Mahkeme Başkanı’nın ‘Hediye geldiğinde Enes evde miydi?’ sorusuna Yüksel Güran, “Evet evdeydi. Enes ne kadar içerde kaldı bilmiyorum. Sadece akşama doğru Hediye’nin evimden çıktığını biliyorum. Enes telefonda arkadaşıyla konuşuyordu. Ben oğluma ‘Kalk dışarı çık’ dedim. Ne zaman çıktı, bilmiyorum. Hediye ile konuşuyorduk” dedi. Mahkeme Başkanının “Salim ile konuşmanız oldu mu?’ ve “Nevzat’ı gördünüz mü?” sorularına Yüksel Güran, “Hayır, görmedim. Evin içine girdim, evi toparlayıp dama çıktım. Orada yatakları serecektim. Gördüm, Enes arkadaşları ile birlikte evin arkasındaydı. Enes'in yanında Furkan ve İsa vardı. Enes’in içtiği sigaradır, tütündür” yanıtını verdi.
‘KİM ÖLDÜRDÜYSE ALLAH BELASINI VERSİN’
Mahkeme Başkanının “Siz televizyonda ‘Kim öldürmüşse gelsin, bir yere koysun cesedini bıraksın’ demişsiniz. 28 Ağustos’ta saat 19.00'da Enes ile Yüksel’in dizine vurarak geldiği, ‘Kim kızımı öldürdüyse getirin, en azından mezarı olsun’ dediğiniz söylendi” sorusuna Yüksel Güran, “Hayır, yalan yemin ediyorum ki öyle bir şey demedim” dedi.
“Narini sen öldürmedin mi?” sorusuna, “Hayır, yemin ederim öldürmedim” dedi. “Salim mi öldürdü?” sorusuna da “Hayır” yanıtını verdi. “Nevzat mı öldürdü?” sorusuna, “İşte ortadadır. Salim mi kim öldürdüyse Allah belasını versin” yanıtını verdi. “Oğlun Enes mi öldürdü?” sorusuna da “Hayır. Oğlum Enes öldürseydi, kendi ellerimle teslim ederdim” yanıtını verdi.
'KIZIMA KEFEN GİYDİRDİLER, NAMUSUMA LEKE SÜRDÜLER'
Mahkeme Başkanının “Enes Narin’i öldürdü, erkek çocuk bu coğrafyada önemlidir, kız gitti, erkek oğlum gitmesin diye mi düşündün?” sorusuna Yüksel Güran, “Çocuklarımın günahı yoktur. Hayır, öyle bir şey yok. Enes öldürseydi yemin ederim teslim ederim. Hiç kimse kızımdan daha üstün değildir” dedi. ‘Nevzat iftira mı atıyor?’ sorusuna da “Evet namusuma leke sürüyor. Allah belasını versin” dedi. Daha sonra Nevzat’a dönerek, “Bu insan mıdır” diye bağırdı. Ardından, “Kızıma kefen giydirdiler, namusuma leke sürdüler. Kocam gözümün nuru, hiçbir hatam olmadı. Kocam bana bir gün yüzüme tokat bile vurmadı. Ben sabah 5’te bamya için kalkıyorum. Benim gözüm dışarda olsa o bamya için kalkmazdım. Beni öldürün, Salim’le alakam yoktur. Beni öldürün, namusuma leke sürmeyin. Güranlara leke sürmeyin. Yemin ederim Salim ve Nevzat evimize gelmedi” dedi.
‘NE SALİM, NE NEVZAT EVİMİZE GELMEDİ’
Mahkeme Başkanı, HTS kayıtlarını belirterek, “Bu rapora göre telefonun evdedir. Enes'in telefonu da evdedir. Bir yerde, 15.20'de salim evinize giriyor” diye sordu. Yüksel Güran, “Kesinlikle öyle bir şey yok” dedi. “Nevzat’ın beyanına göre, baz istasyonu da dahil, her dördünüzün evinizde olduğu ortaya çıkıyor” sorusuna da “Kesinlikle ne Salim ne Nevzat bizim eve gelmemiştir” yanıtını verdi. “Salim ile ilişkiniz var mı” sorusuna da, “Hayır, yemin ederim hiçbir alakamız yoktur” dedi.