Bakan Güler, Habertürk televizyonunda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Bakan Güler'in konuşmasından öne çıkan başlıklar:
"Gerçekten Milli Savunma Bakanlığı ve Türk Silahlı Kuvvetleri olarak şu anda en yoğun uğraştığımız faaliyet terörle mücadelemiz. Çünkü ülkemizi bu 40 yıllık bu beladan kurtarmak için milletimizi çok yoğun şekilde çalışıyoruz. yakın coğrafyamız olmak üzere pek çok bölgede ciddi hassas gelişmelerin yaşandığı dönemde artan risk, tehdit ve tehlikeler karşısında ülkemizin ve asil milletimizin güvenliğini sağlamak hak ve menfaatlerimizi korumak için Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde azim ve gayretle çalışmalarımızı devam ettiriyoruz.
Böylesine hassas süreçte görev ve sorumlulukları artan Milli ve Savunma Bakanlığımız ve Türk Silahlı Kuvvetlerimiz istiklal harbimizden bu yana kadar en yoğun, en kapsamlı ve en etkili faliyetleri icraa ediyoruz. Tabi ki 40 yıldır yakın coğrafyamızda PKK terör örgütü ülkemizin başına bela edilmiş örgüttür. Dünyada çeşitli kaynaklar ülkeler tarafından besleniyor destekleniyor. Ve hala bu faaliyetleri devam ediyor. Ama biz inanıyoruz ki kim arkasında durursa dursun hepsiyle beraber bunları tarihi sayfalara gömeceğiz. Terörle mücadelemiz uzun bir süreçten geliyor.
Çok yoğun bir faaliyetle 1 yıl içerisinde tane komando tugayı kurduk. Ve bunlarla artık kapsamlı operasyonlara başladık.
Çok yoğun bir faaliyetle 1 yıl içerisinde tane komando tugayı kurduk. Ve bunlarla artık kapsamlı operasyonlara başladık. Gidiyoruz ve kalıyoruz. oradaki üst bölgelerimizle yaklaşık 7-8 senedir o üst bölgerimizde birliklerimiz kahramanca çatışmalara devam ediyor. Terör örgütünü tamamen çaresiz vir vaziyete dönüştürdük.
Nereye gitse nereye girse karşısında bizi buluyor. Konseptin değişmesi aslında her şeyi değiştirdi. Etkin mücadele devam ediyor. Biz geri dönmüyoruz, örgüt bulunduğu yeri terk etmek zorunda kalıyor. Tabi nereye giderse peşinden gitmeye devam ediyoruz.
Pençe-Kilit operasyonları
Bütün amacımız kilidi kapatmak. Çünkü artık terör örgütü hazır kilidin kapanmasına hazır aşamalara getirdik. Kuzey Irak bölgesinde 2017 yılında operasyonlara başladığımız zaman bunu en sonraki Zap bölgesi buranın hayati. Örgütünde bütün yatırımlarını yaptığı, yıllarca kimsenin oraya giremeyeceğini düşünerek 3 katlı 2 katlı mağaralar her tarafa kazdığı bölge burası. Yaklaşık 30 küsür senedir orada yaşıyor. Biz bir stratejiyle bu bölgeyi en sona bıraktık. Örgüt bunu anlıyor ama anlamamazlıktan geliyor. En sonunda Pençe-Kilit Operasyonu'yla Zap'a girdik. Hakikatten zor bir bölge. Türk mehmetçiğinin kahramanlıklarıyla bu güne kadar getirdik.
Hava Kuvvetlerimizin büyük başarısı söz konusu. Orada olan generalinden en ufacık komandosuna kadar bütün personel 7-24 çok büyük gayretle bu faaliyeti bugün bulunduğumuz duruma getirdi.
Bizim burada esas vurgulamaya çalıştığımız örgütün, bizim yaptığımız operasyonlarda sahanın gerektirdiği alışılmadık ve ön görülemez özgü. Terör örgütünün sezemeyeceği ve tepki veremeyeceği bir tempoda yapıyoruz operasyonlarımızı. Ne olduğunu anladığı zaman iş bitmiş oluyor. Öyle bir duruma getirdik ki şimdi, bunu çok net ifade edebilirim o terör örgütünün başında olduğunu düşünenlerin yapabileceği tek bir hareket tarzı var. Gelecekler ve Türk adaletine teslim olacaklar.
"Terör örgütünde kopuş çok hızlandı"
Özellikle bu yıl çok sayıda teröristin örgütten kaçtığını görüyoruz. Hepsi kaderleriyle baş başa kalmış durumdalar. Biz gelin ailelerinize kavuşun diyoruz. Türk askeri teslim olan kimseye el kaldırmamıştır. Elebaşları çatışmalar başladığında kaçıp gittiler. Türkiye'den katılım olmadğı için mecburen Suriye'den ailelerden kaçırdığı çocukları kısa sürede eğitiyorlar. Bunlarda da artık öğrendiler gelen hayatını kaybediyor. Ya gelirken kaçıyorlar ya da buraya geldikten sonra kaçıyor teslim oluyor.
Irak ile ortak harekat merkezi
Planladığımı gibi olumlu şekilde gelişiyor. Irak hükümeti yeni bir karar aldı. Toplam 3 partiyi ülkede yasakladı ve tüm mal varlıklarına el koydu. İlişkilerin gelişmesi için elimizden gelen gayreti göstereceğiz.
KYB-PKK ilişkisi
KYB, malesef bu terör örgütüyle ilişkilerini bizdeki bilgilere göre geliştirmeye devam ediyor. Irak hükümeti de bundan rahatsız. Sivil vatandaşlar bir takım zararlar görüyorlar. Bu kadar Irak hükümeti ile Türkiye hükümeti yakın ilişkiler ile terör örgütünden ülkeyi kurtarmaya çalışırken, bir takım içerideki başka bir grubun terör örgütüyle daha yakınlaşması kabul edilemez. Bu sadece bizim için değil, Irak için de kabul edilemez. Bizim temennimiz oradaki ilgili şahsın biran önce bunlardan kurtulup, terör örgütünden bağlarını kesip hem Türkiye ile dost olması hem kendi ülkesiyle dost olması bence yapabileceği en iyi hareket tarzı.
Suriye ile normalleşme süreci
Bölgedeki terör ögütlerine en etkili mesajı Sayın Cumhurbaşkanımız veriyor. Fırat Kalkanı ile başlayan Zeytin Dalı, Barış Pınarı, Barış Kalkanı ile peş peşe yaptığımız operasyonlarla güney sınırındaki vatandaşlarımızı huzur içinde kendi topraklarında yaşatmak bizim birinci görevimiz. Suriye tarafında da orada yaşayan insanları şu anda kendi normal rejimi ile yaşadıklarından daha huzurlu yaşamalarına sebep olduk."
ABD'nin YPG'ye desteği
PYD diye bir şey yok, PKK'nın kendisi. Bunu anlamamakta mümkün değil. IŞİD ile mücadelede destek veririz dedik, ses yok. Bizim samimiyetimize inanmaları lazım. Biz 70 senedir Amerikalı dostlarımızla NATO'da birlikte çalışıyoruz. Amerikalılar Suriye'nin kuzeyinde, İranlı milisler dahi oradalar. Bunların o füzelerinden roketlerinden kendi üst bölgelerini korumak için getirdikleri sistem. Bazı PYD'lileri eğittiklerini duyuyoruz. Bu da tabi kabul edilemez bir şey.