Ukrayna Savaşı'nın başlamasının üzerinden henüz bir yıl geçmişken Amerikan medyası Kuzey Kore'nin Rusya'ya başta top mermisi olmak üzere mühimmat desteği verdiğini açıklamıştı; ancak Kuzey Kore’nin mühimmat desteği verdiğine yönelik kanıtlar tam manasıyla ortaya konulamadı. Zaman zaman Ukrayna'da savaş alanında Kuzey Kore'nin izlerinin görüldüğü söylense de bu hep bir söylenti olarak kaldı. Fakat son günlerde bir başka iddia var ki Ukrayna Savaşı’na farklı bir boyut getirecek nitelikte. İlk defa Ukrayna lideri Zelensky geçen hafta yaptığı konuşmada açıkladı ve Kuzey Kore'nin Ukrayna Savaşı'nda kullanılmak üzere Rusya'ya asker gönderdiğini iddia etti.
Zelensky’nin bu açıklaması dünya gündemine bir bomba gibi düştü ama yine de Zelensky’nin bu iddialarına temkinli yaklaşıldı. Kısa bir süre sonra Amerikan kaynakları da Zelensky’i teyit eder açıklamalarda bulundu. En son hem Pentagon hem de NATO, Kuzey Kore askerlerinin Ukrayna Savaşı’na dahil olmak için Rusya'ya geldiğini doğruladı. Özellikle en detaylı açıklamayı NATO Genel Sekreteri Rutte yaptı. Bu arada sosyal medyada Rusya gönderilen Kuzey Kore askerilerini videoları dolaşıma girdi; hatta Ukrayna istihbaratı Rus ordu yetkililerinin Kuzey Kore askerleri hakkındaki konuşmalarını ele geçirerek yayınladı.
Rusya tarafı ise Kuzey Kore ile askeri ilişkilerinde yeni bir dönem başlatan stratejik ortaklık anlaşmasına işaret etti. Putin’in haziran ayında Kuzey Kore ziyareti sırasında imzaladığı bu stratejik ortaklık anlaşması aslında 1961 yılında Sovyetler Birliği ile Kuzey Kore arasında yapılan anlaşmanın yeniden canlandırılmasıydı. Bu anlaşmaya göre iki ülke birbirlerini savunma taahhüdünde bulunuyordu. Haziran ayında Putin, Kuzey Kore’de yaptığı değerlendirmede Kuzey Kore’nin Avrasya’nın güvenliğinde önemli rol oynayacağının altını çizmesi dikkatleri çekmişti. Aslında Putin, Kuzey Kore’nin Avrasya’da özellikle de Rusya’nın güvenliğinde önemli rol oynayacağına aylar önce işaret etmişti. Kuzey Kore ziyaretinin ardından Vietnam’ı ziyaret eden Putin burada da benzer bir ifadede bulunarak Vietnam’ın Avrasya’nın güvenliğinin sağlanmasında önemli role sahip olduğunun altını çizmişti. Her iki ülkenin Pasifik’te olmasına rağmen Putin’in ısrarla Avrasya’ya işaret etmesi bugün daha çok anlamlı.
NATO Genel Sekreteri Rutte’ye göre Kuzey Kore askerlerinin Ukrayna’nın bir kısmını işgal ettiği Rusya'nın Kursk bölgesine konuşlandırılacağını söyledi. Birleşmiş Milletler anlaşmasını 51 maddesi meşru müdafaa hakkını ve müşterek savunma hakkını öngörmektedir. Dolayısıyla, uluslararası hukuk açısından Rusya, kendi topraklarının saldırı altında olduğu iddiasıyla buradaki meşru müdafaa hakkı çerçevesinde Kuzey Kore ile birlikte müşterek savunma hakkını kullanmasından öte bir anlamı yok. Bunun sonucu olarak da Rusya açısından herhangi bir meşruiyet sorunu da burada bulunmamaktadır. Benzeri bir durum, 2015 yılında yaşanmıştı. Rusya, Suriye'nin davetiyle Suriye topraklarında Suriye ile birlikte meşru müdafaa hakkını birlikte kullanmışlardı. Kaldı ki Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov'a göre Batı, Rusya’ya yönelttiği eleştirilerin aynısını Ukrayna'da yapmaktadır. Özellikle teknik danışman adı altında yabancı ülke askerlerinin, subaylarının Ukrayna'da cephede görev aldıklarını, paralı asker olarak çalıştıklarını söylemektedir.
Bunun yanında, Kuzey Kore’nin asker göndermesi meselesinin ortaya çıkmasında ilk adımı atan Güney Kore istihbaratı da Kuzey Kore'nin Ukrayna'ya yapmış olduğu askeri desteği ifşa etme adına büyük bir çaba içerisindedir. Güney Kore'nin bu çabası aslında bir çifte standardı da ortaya koymaktadır. Seul yönetimi, Ukrayna'ya top mermisinin de dahil olduğu askeri mühimmat verirken ya da bir başka deyişle satarken bunun ahlaki olarak hiçbir şekilde sorgulamazken, benzer şekilde Kuzey Kore'nin Rusya'ya askeri mühimmat ve askeri ekipman vermesini ahlaki ve güvenlik açısından sorgulaması büyük bir çelişkidir. Muhtemelen Güney Kore kamuoyunu ABD ile ittifaka ikna etmek için Kuzey Kore’yi bir yem olarak kullanmaktadır.
Aslında, ABD’nin amacı bir şekilde Ukrayna savaşını Pasifik bölgesini taşımaktı. Başından beri bu planı daha çok Tayvan üzerinden kurgulamaya çalışıyordu ama uygun bir gerekçe üretemediği için ne bölge ülkeleri ne de bölge dışı ülkeler bu meseleye sıcak bakmadılar. Fakat şimdi Kuzey Kore'nin bir savaşa aktif bir şekilde asker göndererek katılıyor olması başta Güney Kore ve Japonya’yı teyakkuza geçirmiştir.
ABD, Kuzey Kore’nin Rusya’ya asker desteği vermesini veya asker göndermesini engelleyecek mi?
Bu sorunu cevabı henüz belli değil çünkü önümüzdeki salı günü ABD’de başkanlık seçimi yapılacak ve yeni seçilecek Başkan Kuzey Kore konusunda gereken kararı verecek. Bu bağlamda Trump veya Harris’in seçilmesi arasında da bir fark olacak.
Seçimdi, yemin töreniydi derken arada geçecek günler Rusya’nın Kuzey Kore’den daha fazla asker alması için zaman kazandıracak. Bilindiği üzere, Rusya’nın şu anda en çok ihtiyaç duyduğu şey asker. Ortada kendi rezervlerini tüketen bir ülke var. Dolayısıyla, dünyanın yüzölçümü bakımından en büyük ülkesi olan Rusya, Avrupa’dan Uzak Doğu’ya kadar uzanan geniş bir coğrafyada yer almakta ve bundan dolayı da böyle bir ülkenin tüm sınırlarını korumak Rusya için oldukça meşakkatli bir durum. Bir taraftan Ukrayna cephesinde savaşınızı sürdüreceksiniz öbür tarafta Kursk bölgesinde Ukraynalı işgalcileri püskürteceksiniz, geride IŞİD- Horasan gibi örgütlerin zaman zaman yapmış olduğu terör saldırılarını engelleyeceksiniz, daha uzakta Pasifik’te ise Japonya gibi gözünü Rus topraklarına dikmiş eski düşmanlara karşı teyakkuz halinde olacaksınız. Tüm bunlar için muazzam bir insan kaynağına ihtiyacınız bulunmaktadır. Rusya, kendi kaynaklarıyla bu kadar ihtiyacı karşılaması şu an için mümkün gözükmüyor. Bu nedenle, Kuzey Kore’den asker desteği alarak bu askerleri kendi topraklarında öncelikle Kursk bölgesinde konuşlandırmaya hazırlanıyor. Kursk bölgesinde konuşlanacak olan yabancı ülke askerlerinin şu an için hukuki açıdan bir sorun oluşturmayacağı açıktır.
Rusya için diğer bir asker kaynağı bölge de Orta Asya. Bunun için de Rusya’nın NATO’su olarak adlandırılan Kollektif Güvenlik Antlaşma Örgütü (KGAÖ) üyeleri olan Orta Asya devletlerinden asker toplamak için kullanabilir. Lakin Kazakistan’ın Ukrayna savaşında Rusya’nın yanında durmadığı gibi Tokayev’in BRICS üyeliğini de elinin tersiyle ittiği biliniyor.