İpsala Sınır Kapısı’nda 118 kilo esrar ve kokain ele geçirildi İpsala Sınır Kapısı’nda 118 kilo esrar ve kokain ele geçirildi

Ankara 38. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanık Boyacı ile tutuksuz sanık Demir ve avukatları katıldı.

Mahkeme hakiminin gelen evrakları okuması ve sanıkların kimlik tespitinin yapılmasının ardından savunmalara geçildi.

Tutuklu sanık Buket Özgünlü Boyacı, sosyal medyada gördüğü paylaşımlar üzerine basın açıklaması yapmak amacıyla bazı gönüllüler, STK üyeleri ve Ankara Barosu avukatlarıyla Şanlıurfa'ya gitme kararı aldıklarını söyledi.

Dernek çalışanıyla birlikte Siverek'teki bir hayvan barınağına gittiğini anlatan Boyacı, barınaktan sorumlu veteriner hekimin refakatinde burayı gezdiklerini belirtti.

Veteriner hekime, "Hayvanları sahiplenebiliyor muyuz?" diye sorduğunu ifade eden Boyacı, "Veteriner hekim, ilçe tarım müdürünü arayarak icazet almasının ardından sahiplenebileceğimizi söyledi. Barınak görevlileri, veterinerin seçtiği köpekleri araca yükledi. Ben de bu esnada veteriner hekimin kendi el yazısıyla yazdığı sahiplenme tutanağını imzaladım." dedi.

Sanık Boyacı, Siverek ilçesindeki barınağa gittiği sırada yol üzerinde herhangi bir kuduz ve karantina uyarı tabelasının olmadığını, polis veya jandarma kontrol noktasıyla karşılaşmadıklarını öne sürdü.

Duruşma savcısının, "Hasta hayvanları yakındaki bir kliniğe götürmek yerine neden Ankara'ya götürmeyi seçtin?" sorusu üzerine Boyacı, "Yol üzerinde güvendiğim ve bildiğim veteriner yoktu. O yüzden tedavilerinin yapılması için Ankara'ya getirdim." yanıtını verdi.

İki köpek yolda öldü

Tutuksuz sanık Muhammed Savaş Demir ise yaklaşık 4 yıldır evcil hayvan taşıma hizmeti verdiğini söyledi.

Boyacı'nın araması üzerine Siverek'teki hayvan barınağına gittiğini anlatan Demir, "Barınakta hasta hayvanlar vardı. Buket, köpekleri sahiplenmek için veteriner hekimle görüşüyordu. Veteriner hekim gözetiminde yönetmeliğe uygun şekilde hayvanlar araca yüklendi. Daha sonra Ankara'ya gitmek üzere yola çıktım. Yol üzerinde herhangi bir karantina veya kuduz uyarı tabelası yoktu." ifadelerini kullandı.

Şanlıurfa'dan Adana'ya kadar durmadan gittiğini belirten sanık Demir, "Adana'da köpeklere su vermek için durdum. Orada bir köpeğin öldüğünü gördüm. Sonra yola devam ettim ve Ankara'da derneğin veterinerine hayvanları teslim ettim. Burada bir köpeğin daha öldüğünü gördüm. Suçsuzum beraatimi talep ediyorum." diye konuştu.

Tanık beyanları

Sanık savunmalarının ardından tanık beyanlarına geçildi. Tanık Ankara Barosu Hayvan Hakları Merkezi Başkanı Avukat Tuğba Gürsoy, sosyal medyadaki paylaşımlar üzerine basın açıklaması yapmak amacıyla Şanlıurfa'ya gitmeye karar verdiklerini söyledi.

Sanık Boyacı'nın daha sonra yanlarına geldiğini anlatan Gürsoy, "Şanlıurfa'ya Buket ayrı, biz ayrı gittik. Merkezde hayvanların kaldığı barınakları gezdik. Hayvanlar kötü şartlarda bulunuyordu. Buket, daha iyi şartlarda bakabilmek için hayvanları sahiplenmiş." dedi.

Tanık Adem Yücel ise Yaşama Tutunan Patiler Derneğinin yaşam alanından sorumlu veteriner hekim olduğunu, getirilen köpeklerin kendisine teslim edildiğini söyledi. Yücel, muayene ettiği 8 köpekte 3 farklı ölümcül hastalık tespit ettiğini, bunların köpekten köpeğe bulaşan hastalıklar olduğunu belirtti.

Tanık beyanlarının ardından mütalaası için söz verilen duruşma savcısı, sanık Boyacı'nın tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istedi. Ara kararını açıklayan mahkeme hakimi, sanık Boyacı'nın adli kontrol şartıyla tahliyesine karar vererek duruşmayı erteledi.