Al Sani'nin, İngiliz Sky News kanalına verdiği röportajda, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'ın, İsrail'e baskı yapmak yerine tavsiyede bulunabileceklerine yönelik açıklamaları soruldu.
Katar ve ABD'nin, Gazze konusunda yakın çalıştığını aktaran Al Sani, "Baskının gerektiği anlar oldu ve uygulandı" derken, müzakereci ve arabulucu taraf olarak gördükleri zorlukların herkes tarafından görülmediğini dile getirdi.
Al Sani, Hamas'ın, Katar'ın başkenti Doha'da bir ofisinin bulunmasıyla ilgili eleştirilere de yanıt vererek, "Hamas'ın Doha'daki varlığı tamamen şeffaf ve koordinelidir. İsrail ile ABD'nin müzakere platformu olarak kullanma isteğiyle ortaya çıkmıştır." diye konuştu.
Bu ofisin birçok ateşkese imza attığını, birçok olayda tansiyonu yükselmeden düşürdüğünü kaydeden Al Sani, Gazze'ye verilen tüm desteğin ABD, İsrail ve Birleşmiş Milletler koordinesiyle verildiğinin altını çizdi.
Al Sani, Katar'ın bu rolünün bölge için gerekli olduğunu belirterek, "Tüm dünyanın, 109 esirin ailelerine askeri güçle değil, bu ofis sayesinde, müzakereler sayesinde döneceğini anlamasını umuyorum." değerlendirmesinde bulundu.
"Gazze'de yaşananlara dünyanın sessiz kalacağını hiç beklemiyorduk"
Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani'nin Gazze'de yaşananlarla ilgili "Soykırım" açıklamasına da değinen Başbakan Al Sani, "Gazze'de yaşananlara dünyanın sessiz kalacağını hiç beklemiyorduk. Bu sadece Katar için değil tüm bölge ve dünya halkları için çok üzücü ve sinir bozucu." dedi.
ABD'nin seçilmiş başkanı Donald Trump'ın, İran'la ilgili politikalarına ilişkin soruyu yanıtlayan Al Sani, İran'la ilgili sorunların yalnızca müzakereyle çözülebileceğini kaydetti.
Al Sani, İran Cumhurbaşkanı ve Dışişleri Bakanının da Trump'la görüşmeye hazır olduğunu belirtti.
Başbakan Al Sani, Trump'ın yemin töreninin yapılacağı 20 Ocak öncesinde Gazze'de bir ateşkes ve esir takası anlaşması konusunda umutlu olduğunu da sözlerine ekledi.