Hindistan-Ortadoğu-Avrupa Ekonomik Koridoru olarak adlandırılan bu hattı ve implikasyonlarını ve Kuşak ve Yol İnisiyatifi'ne benzeyen ve ayrışan yönlerini gelin birlikte irdeleyelim. Pandemi, küresel ısınma ve kilit ticaret boğazlarında tıkanmaya sebebiyet veren kazalar, korsan saldırıları gibi olaylarla farkına varıldı ki tedarik zincirleri son derece kırılgan ve bir o kadar da hayati. Bu açıdan bakıldığında Hindistan-Orta Doğu-Avrupa Ekonomik Koridoru, Kuşak ve Yol İnisiyatifi'ni doğal olarak destekleyebilecek ek bir hat olması bakımından olumlu görülebilir ancak benzerlikler bu noktada sona eriyor.
Hindistan yüzölçümü, nüfusu ve kaynakları itibari ile komşusu Çin’e benzetilebilir. Çin’in gelişimini sadece batı desteğine bağlayan kibirli düşünceden hareketle benzer desteğin Hindistan’a da yapılması halinde Çin'e rakip ve alternatif bir Asya ekonomik, siyasi ve askeri gücü hedefleniyor. Doğu Asya’daki küçük ülkelere kaydırılmaya çalışılan üretim kapasitesinden memnun kalınmamış olmalı ki Çin’i daha andıran Hindistan tercih edilmiş görünüyor. Hindistan üretecek, Avrupa’ya satacak ve bu sayede Çin’e denk yeni bir Asya ülkesi oluşturulacak ve ya en azından plan bu.
Hindistan-Orta Doğu-Avrupa Ekonomik Koridoru Kuşak ve Yol İnisiyatifi gibi kapsayıcı değil aksine dışlayıcıdır. Kuşak ve Yol İnisiyatifi sahra-altı Afrika’da 44 ülke, Avrupa ve Orta Asya’da 34 ülke ve Doğu Asya ve Pasifik'te, Çin dâhil, 25 ülke ile Kuzey Amerika hariç dünyanın geri kalanına hiçbir önyargı olmadan katılmak isteyen 150 den fazla ülke ve bölgelere yayılmış durumdadır. Kuşak ve Yol’un geçtiği güzergâhlara bakıldığında tarihten gelen ve son derece kapsayıcı güzergâhlar olduğu rahatlıkla görülebilir. Özellikle az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelere ağırlık verilmiştir. Batının planladığı ekonomik koridor ise Hindistan, BAE, Arabistan, Ürdün, İsrail ve Avrupa’da Almanya, Fransa ve İtalya gibi ülkelerle sınırlıdır. Bu ülkeler arasında sadece Hindistan gelişmekte olan bir ülke sayılabilir.
Batının teklif ettiği hat bütün Orta Asya’yı, İran’ı, Irak’ı, Suriye’yi, Türkiye’yi, Mısırı ve hatta Balkanlar ve Kuzeybatı Avrupa’yı tamamen dışlıyor. Elbette ekonomik koridorda adı geçen ülkeler için her ne kadar bazıları can düşmanı da olsalar olumlu bir proje olarak görülüyor. Yine de bu plan biraz aceleye gelmiş gibi duruyor. Çünkü hattın geçtiği güzergâha bakıldığında Hindistan’da üretilecek bir ürün önce limanda gemiye bindirilecek, Birleşik Arap Emirlikleri'nde gemiden indirilecek kara taşıtlarına ya da tren hatlarına aktarılacak buradan Hayfa Limanı'na ulaşacak ve tekrar gemilere aktarılarak Avrupa’ya ulaşacak. İsrail’de özellikle Akdeniz kıyısında güvenliğin ve kontrolün sağlanması gerekecek ki bu çerçeveden bakıldığında bile İsrail’in Hamas’ı bahane ederek en son teknoloji propaganda araçlarıyla soykırıma başlamasının kendiliğinden bir gelişme değil planlanmış bir büyük İsrail oluşturma adımı olduğunu görmek zor değil.
Hasan Çapan
............................................................................................................
India - Middle East - Europe Economic Corridor
In 2023, the G20 summit in India witnessed a development that may come as a surprise to some. The Western Alliance, which has criticized China's Belt and Road Initiative on every platform, announced a trade route and an economic corridor that will start from the south-west of India and pass through the United Arab Emirates, Saudi Arabia, Jordan and the Israeli port of Haifa to reach the center of Europe. Did the Western Alliance not only agree that the Belt and Road Initiative, which it had criticized and even vilified all along, was the right policy, but also embraced it? Or were the motivations and goals different?
Let's examine the so-called India-Middle East-Europe Economic Corridor and its implications, and its similarities and differences with the Belt and Road Initiative. With the pandemic, global warming and incidents such as accidents and pirate attacks causing blockages in key trade straits, it has been realized that supply chains are extremely fragile and vital. From this perspective, the India-Middle East-Europe Economic corridor can be seen positively as an additional route that can naturally support the Belt and Road Initiative, but that is where the similarities end.
India can be compared to its neighbor China in terms of area, population and resources. Based on the arrogant idea that China's development is solely dependent on western support, the goal is to create an Asian economic, political and military power that is a rival and alternative to China, if similar support is provided to India. The production capacity being shifted to small countries in East Asia must not have been satisfied, as India, which is more reminiscent of China, seems to be preferred. India will produce and sell to Europe, thus creating a new Asian country equal to China, or at least that is the plan.
The India-Middle East-Europe economic corridor is not inclusive like the Belt and Road initiative, but rather exclusive. The Belt and Road initiative is spread across 44 countries in sub-Saharan Africa, 34 countries in Europe and Central Asia, 25 countries in East Asia and the Pacific, including China, and more than 150 countries and regions that want to join the rest of the world, excluding North America, without prejudice. Looking at the routes along which the Belt and Road passes, it is easy to see that they are historic and highly inclusive routes. Particular emphasis has been placed on underdeveloped and developing countries. The economic corridor planned by the West is limited to countries such as India, the UAE, Arabia, Israel and in Europe to countries such as Germany, France and Italy. Among these countries, only India can be considered a developing country.
The line proposed by the West excludes all of Central Asia, Iran, Iraq, Syria, Turkey, Egypt and even the Balkans and north-western Europe. Of course, it is seen as a positive project for the countries in the economic corridor, even if some of them are mortal enemies. Nevertheless, this plan seems to have been a bit rushed because, given the route of the line, a product to be produced in India will first be embarked in the port, disembarked in the United Arab Emirates, transferred to land vehicles or train lines, transferred to the port of Haifa and then transferred to ships again to reach Europe. In Israel, especially on the Mediterranean coast, security and control will have to be ensured, and even from this perspective, it is not difficult to see that the creation of an excuse by the Israeli-backed Hamas and the start of genocide by Israel with the latest propaganda tools is not a spontaneous development but a planned step to create a Greater Israel.
.................................................................................................................................
印度-中东-欧洲经济走廊
2023 年，在印度举行的二十国集团（G20）峰会见证了一个可能令某些人感到意外的发展。在各个平台上批评中国 "一带一路 "倡议的西方联盟宣布了一条贸易路线和经济走廊，从印度西南部出发，途经阿联酋、沙特阿拉伯、约旦和以色列海法港，到达欧洲中心。西方联盟不仅同意其一直批评甚至诋毁的 "一带一路 "倡议是正确的政策，而且还拥护它？还是动机和目标不同？
让我们来看看所谓的印度-中东-欧洲经济走廊及其影响，以及它与 "一带一路 "倡议的异同。随着大流行病、全球变暖以及事故和海盗袭击等事件导致主要贸易海峡受阻，人们已经意识到供应链极其脆弱和重要。从这个角度来看，印度-中东-欧洲经济走廊可以被积极地视为一条额外的路线，自然可以为 "一带一路 "倡议提供支持，但相似之处也仅此而已。
印度与其邻国中国在面积、人口和资源方面可谓不相上下。基于 "中国的发展完全依赖于西方的支持 "这一傲慢想法，如果印度也能获得类似的支持，那么 "一带一路 "倡议的目标就是打造一个亚洲经济、政治和军事强国，成为中国的竞争对手和替代者。向东亚小国转移的生产能力一定不会令人满意，因为印度似乎更容易让人联想到中国。 印度将生产并销往欧洲，从而建立一个与中国平起平坐的新亚洲国家，至少计划是这样的。
印度-中东-欧洲经济走廊不像 "一带一路 "倡议那样具有包容性，而是具有排他性。一带一路 "倡议遍布撒哈拉以南非洲的44个国家、欧洲和中亚的34个国家、包括中国在内的东亚和太平洋地区的25个国家，还有150多个国家和地区希望不带偏见地加入除北美以外的世界其他地区。纵观 "一带一路 "沿线，不难发现，这些都是历史悠久、包容性极强的路线。欠发达国家和发展中国家尤其受到重视。西方国家规划的经济走廊仅限于印度、阿联酋、阿拉伯、以色列等国家，在欧洲仅限于德国、法国、意大利等国家。在这些国家中，只有印度可被视为发展中国家。
西方提出的界线排除了整个中亚、伊朗、伊拉克、叙利亚、土耳其、埃及，甚至巴尔干和西北欧。当然，对于经济走廊上的国家来说，这是一个积极的项目，即使其中一些国家是死敌。然而，这一计划似乎有些仓促，因为根据这条线路的路线，印度生产的产品将首先在印度港上船，在阿拉伯联合酋长国下船，转乘陆路车辆或火车线路，再转到海法港，然后再次转乘轮船到达欧洲。 在以色列，特别是在地中海沿岸，必须确保安全和控制，即使从这个角度来看，也不难看出，以色列支持的哈马斯制造借口，以色列利用最新的宣传工具开始种族灭绝，这不是自发的发展，而是有计划地建立大以色列的步骤。