Hindistan Meteoroloji Dairesi Genel Müdürü Mrutyunjay Mohapatra, gazetecilere verdiği demeçte, "2024 yılı, 1901'den bu yana kaydedilen en sıcak yıl oldu" dedi.
Mohapatra, "2024'te Hindistan genelindeki yıllık ortalama kara yüzeyi hava sıcaklığı, 1991-2020 dönemiyle karşılaştırıldığında 0.65 santigrat derece daha yüksek oldu" şeklinde açıklama yaptı.
Birleşmiş Milletler, geçtiğimiz ay 2024'ün kaydedilen en sıcak yıl olacağını ve son on yılların en yüksek sıcaklıklarının yaşandığını bildirdi.
İklim değişikliği, 2024'te dünya genelinde aşırı hava koşulları ve rekor sıcaklıkların yol açtığı doğal felaketlere sebep oldu. Bu felaketler, milyarlarca dolarlık zarara yol açtı.
Hindistan, geçtiğimiz yıl şimdiye kadar gördüğü en uzun sıcak hava dalgasını yaşadı ve sıcaklıklar 45 santigrat dereceyi (113 Fahrenheit) geçti.
Mayıs ayında Yeni Delhi'deki sıcaklık, başkentin önceki rekorunu kırarak 49.2 santigrat dereceye (120.5 Fahrenheit) yükseldi. Bu, 2022'de kaydedilen aynı rekorun eşit olduğu bir sıcaklık seviyesiydi.
Hindistan neden daha sıcak?
Hindistan, dünyanın en büyük sera gazı salınımına neden olan üçüncü ülkesi olmasına rağmen, 2070 yılına kadar net sıfır emisyon hedefini gerçekleştirme taahhüdünde bulunmuştur. Ancak bu hedef, sanayileşmiş Batı ülkelerinin çoğundan 20 yıl daha geç bir tarihi işaret etmektedir.
Şu anda Hindistan, enerji üretiminin büyük bir kısmını kömürden sağlamaya devam etmektedir.
Küresel ısınma, ağırlıklı olarak fosil yakıtların yakılmasından kaynaklanıyor. Ancak bu durum, yalnızca artan sıcaklıklarla sınırlı değil; atmosferde ve okyanuslarda biriken aşırı ısının da önemli etkileri bulunuyor.
Daha sıcak bir atmosfer, daha fazla su buharını barındırabilir. Aynı şekilde, ısınan okyanuslar daha yüksek düzeyde buharlaşmaya neden olur ve bu süreç, şiddetli yağışlar ve güçlü fırtınalarla sonuçlanır.
Bu değişimlerin etkileri geniş kapsamlıdır; hem yaşamları tehdit etmekte hem de giderek artan maliyetlerle mülkleri tahrip etmekte, tarım ürünlerini yok etmektedir. Bu durum, küresel ölçekte insanlığı ve ekonomileri zorlayan bir sorun haline gelmiştir.
