Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda şöyle konuştu:
"Darbe senaryolarını bize karşı yazdılar. 27 Nisan'da muhtırayı bize, AK Parti'ye vermek istediler. Cumhuriyet mitinglerinde bizi hedef yaptılar. Gezi vandalizminin hedefi yine bizdik. 17-25 Aralık'ta bize yargı darbesi yapmak istediler. 15 Temmuz'da doğrudan doğruya bizi hedef aldılar. Bölücü terörün de FETÖ'nün de hedefinde daima biz olduk. Son 22 yılda daha bunlar gibi nice ihanet, nice darbe ve vesayet girişimi yaşadık. Tüm bu saldırılarda, ana muhalefet partisi, bırakın bizim yanımızda durmayı; hukukun, demokrasinin, hatta siyasetin yanında bile yer almadı.
Geriye dönüp bakın. Ana muhalefetin, AK Parti'ye yönelik her saldırının yanında durduğunu, arkasında durduğunu, hatta kışkırttığını görürsünüz. Türkiye'yi kamplara, kutuplara bölerek, ayakta kalma mücadelesi içinde olduklarını görürsünüz. FETÖ'cü hainlerden Gezici vandallara kadar demokrasi düşmanlarının hepsine siyasi himaye sağladıklarını görürsünüz. 14-28 Mayıs seçimlerinde olduğu gibi siyasi çıkarları uğruna toplumun fay hatlarıyla oynamaktan çekinmediklerini görürsünüz."
- "İktidar ve ana muhalefet arasındaki ittifak, siyasetin fıtratına aykırı"Siyasette normalleşme tartışmalarına değinen Erdoğan, "Bizim; siyasette yumuşama, muhataplarımızın ifadesiyle 'normalleşme' çabamız, aslında muhalefeti normalleştirme çabasıdır." dedi.
Sıkılı yumrukları açacak olanın muhalefet olduğunu vurgulayan Erdoğan, hançerleri kınına koyacak olanın, dilini, söylemini, siyaset tarzını düzeltecek olanın, yumuşaması, normalleşmesi gerekenin muhalefet olduğunu bildirdi. Erdoğan, şöyle konuştu:
"Bizim, son bir yılda üst üste yaşanan üç seçim sebebiyle artan siyasi tansiyonu düşürmek için attığımız adımları kimse yanlış anlamasın. İktidar partisiyle ana muhalefet partisi arasında siyasi ittifak olmaz. Uzlaşma olur, normalleşme olur, yumuşama olur ama ittifak olmaz. Zira iktidar ve ana muhalefet arasındaki ittifak, siyasetin de demokrasinin de çok partili sistemin de fıtratına aykırıdır. Biz de zaten böyle çaba içinde değiliz.
Biz, günlük siyasi tartışmaların dışında tutulması gerektiğine inandığımız; ülkemize, milletimize ve devletimizin güvenliğine dair konularda bir ortak bakış açısını, bir ortak duyguyu yakalamaya çalışıyoruz. Sivil ve özgürlükçü anayasa, terörle mücadele ve dış politika gibi milli meselelerde iç cepheyi sağlamlaştırmanın gayretindeyiz. Biz, durduğumuz yerde duruyoruz; muhalefetten ise bizim durduğumuz yere, yani hoşgörüye, yani birleştirici dile, yani kucaklaştırıcı siyasete, yani devleti ve milleti önceleyen politikalara yaklaşmasını bekliyoruz."
- "Karşımızdakilerin hazım problemi yaşadıkları anlaşılıyor"Samimiyetlerine ve iyi niyetlerine rağmen, muhalefetin çabalarının nasıl karşılık verdiğini bütün milletin gördüğünü kaydeden Erdoğan, "Biz ülkemizin, milletimizin çıkarları için yapıcı davranmaya çalışırken; CHP Genel Başkanı’nın, nezaket üslubunu da aşarak, siyaseti nasıl gerilime sürüklemeye çalıştığını bütün milletimiz yakından izliyor. İadeyi ziyaretimizin üzerinden daha iki gün bile geçmeden yapılan ve daha sonra dozu sürekli artırılan 'çiğlikleri' herkes takip ediyor. Karşımızdakilerin ciddi bir 'hazım problemi' yaşadıkları anlaşılıyor." diye konuştu.
22 yıldır, kimi zaman yalnız kimi zaman da samimi dostlarıyla yürüdüklerini belirten Erdoğan, bu 22 yıl boyunca CHP'den hoşgörü de nezaket de görmediklerini, bundan dolayı da hiçbir şey kaybetmediklerini söyledi. Bugün de siyasi bir kazanç peşinde olmadıklarını vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
"İstiyoruz ki CHP gerilim siyasetini artık bıraksın, normalleşsin, milli iradeyle barışsın ve bundan da milletimiz ve demokrasimiz kazançlı çıksın. Diyaloğa şans tanıma arzumuz; partimize, hükümetimize ve Cumhur İttifakına yönelik hadsizlikleri kabulleneceğiz manasına gelmez. Edepli olmamız, edepsizliğe göz yumacağımız anlamına asla gelmez. Yumuşak başlıyız ama kimse unutmasın, boynu çekilecek uysal koyun da değiliz. Şimdi çıkmışlar, sabah-akşam sürekli 'suç ortaklığından' bahsediyorlar.
Suç ortağı arayanlar, kendilerini fazla yormasın, nereden geldiğini ve halen nereye gittiğini tam olarak açıklayamadıkları para kulelerine baksınlar. Suç ortağı arayanlar, bize laf söylemeden, bize çamur atmadan evvel, sözde 'kent uzlaşısında' kimlerle yol yürüdüklerini sorgulasınlar."
- "Başarı hikayemize ortak etmeyiz"Ülkeye ve millete hiçbir hayrı olmayan bu tür ikili münakaşalara girmemeye özellikle itina gösterdiklerini kaydeden Erdoğan, muhalefetten de yapıcı davranmalarını, asgari siyasi nezakete uymalarını, eski alışkanlıklarını terk ederek normalleşmelerini beklediklerini ifade etti.
"Diyalog süreci, parti içi iktidar kavgasına kurban edilmemelidir." diyen Erdoğan, muhalefetten gelecek her türlü müspet eleştiriye de açık olduklarını belirtti. Eleştiri sınırlarını aşan yakışıksız ifadeleri sineye çekmeyeceklerini, cevabını misliyle vermekten geri durmayacaklarını dile getiren Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Tabii birilerinin ortaklık arayışı, şayet AK Parti'nin 22 yıllık başarı ve rekorlarla dolu hizmet, eser, yatırım ve reform destanından pay kapmaksa, kusura bakmasınlar ama kimseyi 'başarı hikayemize' ortak etmeyiz. Biz yasakları kaldırırken, iptali için Anayasa Mahkemesine koşanlara, her devasa projemize karşı çıkmak için absürt bahaneler üretenlere, Türkiye'de parmakla gösterecekleri tek bir dikili taşları dahi olmayanlara, darbeden sokak olaylarına milli iradeyi hedef alan her türlü girişime çanak tutanlara, son 22 yıldır AK Parti'nin hizmet ve reform siyasetine sürekli takoz koymaya çalışanlara, öyle kolay yoldan prim kazandırmayız. Bunlar iki fotoğraf karesiyle hazıra konulacak başarılar değildir; her birinin gerisinde 22 yıllık emek, mücadele ve dökülmüş alın teri vardır."