Yılmaz, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığınca (SSB), ATO Congresium'da ilk kez düzenlenen Elektronik Harp Sempozyumu'na katıldı.
Burada konuşan Yılmaz, modern savunma anlayışının hızla gelişmesinin elektronik harbin önemini artırdığını vurgulayarak, teknolojinin yükselişiyle güvenlik alanının artık konvansiyonel yöntemler ve silah sistemleriyle sınırlı kalmadığını ifade etti.
Yılmaz, günümüzde elektronik sistemler ve cihazların, modern askeri operasyonlarda çok önemli rol oynadığını ve bu sistemleri bozma, koruma ve kullanma yeteneğinin, bir çatışmanın sonucunu büyük ölçüde etkileyebildiğini belirtti.
Yapay zeka, büyük veri, malzeme teknolojisi ve siber güvenlik alanlarındaki teknolojik ilerlemelerin, elektronik harp alanını giderek daha karmaşık hale getirdiğine dikkati çeken Yılmaz, şunları kaydetti:
"Elektronik harple düşmanın elektromanyetik spektrum üzerindeki sistemlerini etkisiz hale getirmeyi veya onları yanıltmayı başarabiliyorsunuz. Aynı zamanda düşmanın benzer aktiviteleri sizin dost kuvvetlerinize yapmasını da engellemiş oluyorsunuz. Bombalar, füzeler ve mermiler kullanmasanız da yaptığınız bu harp, diğer bilinen yöntemlerle yaptığınız harbin etkisini ve başarıya ulaşma şansını arttırıyor veya azaltıyor. Dolayısıyla çok kritik bir alandan bahsediyoruz. Yani aslında kuvvet çarpanı niteliğinde etkiler oluşturuyor bu alan."
Yılmaz, artık günümüz savaşlarında düşmanın iletişim sistemlerinden radarlarına, elektronik cihazlarından bilgisayar ağlarına kadar birçok katmanda elektronik harp yöntemlerinin kullanılmasının bir zorunluluk olduğunu söyledi.
Ülkelerin bağımsızlığını korumasının ve caydırıcılığı sağlamasının ancak elektronik harp sistemlerinin milli olarak tasarlanıp geliştirilmesiyle mümkün olacağına işaret eden Yılmaz, şöyle konuştu:
"Her zaman altını çiziyoruz, 'Savaşların kazananı, barışın da kaybedeni yoktur' diyoruz. Ama bir taraftan da dünyanın gerçeklerini, tarihin gerçeklerini de biliyoruz. Savaşa yapılan hazırlık, caydırıcı bir kuvvet olarak aynı zamanda barışın ve huzurun da temelini oluşturuyor. Dolayısıyla geldiğimiz şartlarda bunun gereği neyse milli olarak bunu başarmak durumundayız."
Yılmaz, dünya genelinde devletlerin, yakın geçmişte yaşanan savaşlardan ve özellikle şu anda devam eden Rusya-Ukrayna Savaşı'ndan çıkardığı dersler bulunduğunu, devletlerin elektronik harp kabiliyetlerinin önemini anladığını belirtti.
En gelişmiş elektronik harp sistemlerine sahip olabilmek, bu konudaki yeteneklerini geliştirmek ve güçlendirmek için ülkelerin büyük çaba ve yarış içinde olduğunu dile getiren Yılmaz, "Türkiye'de, bu alanda büyük ilerlemeler kaydedilerek, yerli ve milli elektronik harp sistemleriyle harp alanında Silahlı Kuvvetlerimize üstünlük ve ulusal güvenliğimize katkı sağlanmaktadır. Böylece hem uluslararası düzeyde elimizin güçlenmesine hem de ihracat potansiyeli sayesinde ekonomimize büyük ölçekte olumlu yansımalar kaydedilmektedir." ifadelerini kullandı.
Milli Savunma Bakanlığı ve Savunma Sanayii Başkanlığının yakın işbirliği ve koordinasyonu ile özgün, yerli, ileri teknolojili projeler ve milli çözümlerin hayata geçirildiğini belirten Yılmaz, "Yönlendirilmiş kızılötesi karşı tedbir sistemi, kızılötesi füze ikaz sistemi, deniz karakol gemileri için geliştirilen Elektronik Destek Sistemi, ARES, KORAL, MİLKAR, SANCAK, SEYMEN gibi projeler, Türkiye'nin özgün harp doktrinini şekillendirmektedir." diye konuştu.
Yılmaz, üretilen kara, deniz ve hava konuşlu insanlı ve insansız platformlar üzerindeki elektronik harp sistemlerinin harekat alanında çok etkili olduğunu ve kendisini ispatladığını vurgulayarak, "Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, elektronik harbi en iyi uygulayan ordular arasında yerini almış durumdadır. Gururla ifade edebilirim ki elektronik harp sistemlerimiz harekat merkeziyle doğrudan veya dolaylı olarak çok hızlı haberleşme imkanına sahiptir." dedi.
"Mavi Vatan'da da daha güçlü hale geleceğiz"
Operasyonel ihtiyaçlara göre belirlenen sistemlerin hızlıca aktif hale getirilerek hava ve kara kuvvetlerinin manevralarına aktif destek verebildiğini anlatan Yılmaz, "Devam eden çalışmalar kapsamında önümüzdeki dönemde seyrüsefer elektronik harp sistemlerimizle Mavi Vatan'da da daha güçlü hale geleceğiz. Elektronik harbin özellikle sinyal istihbaratı ve siber fonksiyon alanları ile etkin koordinasyonu ve işbirliği süreçlerinin geliştirilmesine odaklanmış durumdayız." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, devam eden projelerle özellikle kritik teknolojilerde dışa bağımlılığın azaltılması, eğitim ve nitelikli insan kaynağının geliştirilmesi ve muhafazası, yeni ve yerli teknoloji hamleleriyle kararlı ve sürdürülebilir elektronik harp avantajları oluşmasını hedeflediklerini belirtti.
Elektronik harp konusunda Türkiye'nin daha da ileri bir seviyeye ulaşmasına yönelik bilimsel ve yapıcı katkıları çok değerli bulduklarını söyleyen Yılmaz, ilk kez düzenlenen Elektronik Harp Sempozyumu'nu önemsediklerini ifade etti.
Yılmaz, Elektronik Harp Sempozyumu'na rekor seviyede katılım olduğunu belirterek, "İnsansız savunma araçlarıyla savaş paradigmalarını değiştiren Türkiye, elektronik harp alanında da bugüne kadar yapılamayanı yapacak konumdadır. Burada bulunanlara, bulunmayanlara, ekosistemimizin tüm paydaşlarına sonuna kadar güveniyoruz." şeklinde konuştu.
Gelecek dönemde elektronik taarruzun, elektronik destek ve elektronik karşı tedbir yönleriyle elektronik harpte yerli ve milli ürünlerin isimlerinin daha çok anıldığının görüleceğini vurgulayan Yılmaz, şunları kaydetti:
"Markalaşma çok önemli, her alanda önemli. Savunma sanayisi alanında çok önemli markalarımız var. Bunlara yenilerinin de ekleneceğini göreceğiz. Bu alanda azimli ekipleriyle başarılı çalışmalar ortaya koyan ASELSAN, HAVELSAN, TÜBİTAK BİLGEM İLTAREN gibi kurum ve kuruluşlarımız başta olmak üzere elektronik harp ekosistemimizi tebrik ediyor, onlardan güzel haberlerin devamını bekliyoruz."
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, program sonrasında katılımcılara plaket takdim etti ve hatıra fotoğrafı çektirdi. Yılmaz, sempozyuma katılan firmaların stantlarını ziyaret ederek, ürünler hakkında bilgi aldı.