Çevre ve İklim Değişikliği Bakanı Kurum, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde yıkılması sonucu bin 400 kişinin yaşamını yitirdiği Ebrar Sitesi Blokları'nın inşaat alanında açıklama yapmış, “Ebrar Sitesi’nde binin üzerinde canımızı yitirdik, toprağa verdik. Evlere ateş düştü. Gerçekten burada çok zor bir süreci hep birlikte yaşadık. Tüm Kahramanmaraş o gün Ebrar Sitesi için ayağa kalktı. Hep birlikte tek yürek olduk ve ‘Buradan bir tane vatandaşımızı daha canlı kurtarabilir miyiz’in mücadelesini hep birlikte verdik. Ebrar Sitesi’nin yerine yaptığımız yaklaşık 770 konutumuzu az önce inceledik. Vefat eden vatandaşlarımızı geri getiremeyiz ama onların emaneti olan Ebrar Sitesi’ni ayağa kaldırmak bizim için çok önemli. Yıl sonuna inşallah Ebrar Sitesi’ni bitireceğiz, vatandaşlarımıza teslim etmeye başlayacağız. Depremin yıl dönümü 6 Şubat’ta Ebrar Sitesi’nde tüm vatandaşlarımız inşallah evlerinde oturuyor olacak” demişti.
"Bunun bir reklam malzemesiymiş gibi kullanılmasını kabul etmiyoruz”
Ebrar Sitesi’nde yakınlarını kaybeder aileler, Bakan Kurum’un açıklamalarını ANKA Haber Ajansı'na değerlendirdi. Aileler, “Bakan’ın söyledikleri tamamıyla yersiz bir söylem. Depremin ilk 4 gününde hiçbir profesyonel, hiçbir kurtarma ekibi yoktu. İnsanlar yaşarken ölüme terk edildi. Bu cümleleri kullanması çok haksızca ve yersizce. Bu, acı içinde vefat eden ailelere, kurtarılmayı beklerken kesilen seslere çok büyük bir haksızlık. Ve bizim vefatlarımız üzerinden acı çekiyormuş, ilk andan itibaren yanımızdalarmış gibi davranmalarını kabul etmiyoruz. Yalan ve yersiz söylemleri, bunun bir reklam malzemesiymiş gibi kullanılmasını kabul etmiyoruz” dedi.
"Yine bir reklam"
Seçilen teslim tarihinin manidar olduğunu belirten aileler, “Burada birçok hak sahibi var, tüm hak sahiplerine konut verilebilecek mi bundan emin değiliz, burada bir mağduriyet yaşanabilir. Çünkü buna ilişkin bir bilgilendirme yapılmadı, kime nerenin verileceği gibi konuların bu zamana kadar halledilmesi gerekiyordu. Binaların teslimi için de manidar bir tarihi seçmişler, yine bir reklam” ifadesini kullandı.
“Biz oradan daire almaya mecbur bırakıldık”
Aileler, konutların yapılmasına ilişkin detayları şöyle anlattı:
“Bölge, tamamen rezerv alan ilan edilip imara açıldı. Bunun sonucunda birçok kişi TOKİ’ye başvurdu. Ama burası rezerv alanı ilan edildikten sonra, bizim TOKİ hakkımız otomatik olarak kaldırıldı, biz oradan daire almaya mecbur bırakıldık. Mecbur kaldığımız için rezerv alandan bir daire almak zorunda kaldık. Ya konutsuz kalacaktık bir ya da mecburen kaybettiğiniz mülkünüzü yeniden almaya çalışacaktık. Bu demek değildir ki, belli ödeme kolaylıkları sağlandı bize. İnşaatın çoğu bitti. Bize, ‘Kura sistemiyle verilecek’ dendi. Örnek daireler hazır, biz aileler olarak da takip ediyoruz. Ama komple tamamıyla herkesin yerleşebileceği şekilde bir uygunluk olacağını düşünmüyoruz. Çünkü bize böyle bir bilgilendirmeyle gelmediler.”
"Buraya adaletten önce imar giriyor"
Yapılan konutların kendilerini çok üzdüğünü, oraya anıt dikilmesini istediklerini belirten aileler, şu iadeleri kullandı:
“Bu kadar kişinin vefat ettiği bir site, bir can pazarı gibiydi…. Aradan çok uzun süre geçmeden imar pazarlığı yapılmaya başlandı. Örneğin orta hasarlı konutlar vardı, onlar imara kapatıldı. Onlar imara kapatılırken çok ciddi eylem yaptılar ama Ebrar Sitesi alanı hiç vakit kaybetmeden imara açıldı, buradaki çelişkileri anlayamıyoruz. Buna mecbur bırakıldık, seçme hakkımız olmadı. Bizi en çok üzen şey şu: Bin 400 kişinin öldüğü ve 1, 5 yıl geçmesine rağmen tek bir tutuklunun olmadığı Ebrar Sitesi Blokları’nda konut yapılıyor ve bu konutlar 6 Şubat'ta teslim edilecek. Buraya adaletten önce imar giriyor."