Çinli sporcuların performansını tek kelimeyle özetlemek gerekirse, bu kelime "atılım" olacaktır. Çin kafilesi birçok spor dalında tarih yazdı: Kadınlar tekler tenis şampiyonluğunu ilk kez kazandı; yüzmede erkekler 4×100 metre karışık bayrak yarışında ABD’nin 40 yıllık hâkimiyetini sona erdirdi; senkronize yüzme, artistik jimnastik ve BMX serbest stil bisiklette birer altın madalya kazandı. Bu başarılar, olimpiyat oyunlarına yeni bir dinamizm kazandırdı.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Çin Medya Grubu (CMG) ile yaptığı röportajda, masa tenisinden yüzmeye kadar birçok spor dalındaki başarının, Çin'in yetenekli sporcular yetiştirme ve insanlara ilham verme kapasitesini kanıtladığını söyledi. Yabancı sosyal medya platformlarında da Çinli sporcuların performansına övgüler yağdı.
Özellikle genç Çinli sporcular dünyayı derin şekilde etkiledi: 20 yaşındaki Pan Zhanle 100 metre serbest disiplin yarışında dünya rekoru kırarak kazanırken, 21 yaşındaki kadın tenis şampiyonu Zheng Qinwen "Kraliçe Wen" lakabını kazanarak kendini kanıtladı. 2000 sonrasında doğan bu sporcular, Çin’deki rekabetçi sporların bel kemiği haline gelirken, özgüven ve coşku dolu kişilikleriyle dikkat çekiyorlar. Bu gençler, yeni dönemde Çinli gençlerin özgüvenini, açıklığını ve iyimserliğini temsil ediyor.
İngiltere’nin “Financial Times” gazetesi, "Bir ülkenin spor alanındaki başarısı, genellikle daha geniş bir avantajlar yelpazesini temsil eder" yorumunu yaptı. Çin'in spordaki üstünlüğü, artan ulusal güç, uluslararası standartlarda spor eğitim seviyesi, sürekli ortaya çıkan spor yetenekleri ve halkın spor coşkusunu canlandıran iki başarılı "Olimpiyat Oyunu" gibi çeşitli faktörlere dayanmaktadır.
Badminton tek kadınlarda Çinli sporcu He binjiao, ödül törenine İspanya Olimpiyat Komitesi’nin rozetini takarak katıldı ve yaralandığı için yarıştan çekilen İspanyol sporcu Carolina Marin’e acil şifalar diledi. Uluslararası Olimpiyat Komitesi, bunun Olimpiyat değer yargılarının anlamını taşıdığı yorumunu yaptı. Diğer Çinli sporcular, sporun sınırları, ırkları ve kültürleri aşabilen bir dil olduğunu ispatladı.
Olimpiyat Oyunları, dünya için Çin'in gelişimine ve dönüşümüne açılan bir pencere olmuştur. Çin kafilesinin 1984’te kazandığı ilk altın madalyadan 2024’te Olimpiyat altın madalya sıralamasında ilk sıraya yükselmesine kadar, Olimpiyat Oyunları Çin'in spordaki ilerlemesini ve artan ulusal gücünü göstermiştir. Gelecekte Çin, daha büyük başarılara imza atmaya, Olimpiyat ruhunu yaygınlaştırmaya, dünya barışını teşvik etmeye ve böylece insan uygarlığının ilerlemesine katkıda bulunmaya devam edecektir.