Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan ile Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, TBMM'de partilerinin ortak grup toplantısında konuştu. Arıkan, hükümetin dış politikasını eleştirerek, "Ekonominin bu hale gelmesinin en önemli nedenlerinden biri de iktidarın takip ettiği dış politikadır. Merak etmeyin, Sayın Cumhurbaşkanının birçok konuda dediği gibi, 'Maalesef yanlış bir politika izledik' demesinin eli kulağındadır. Bu iktidar döneminde sütten ağzımız o kadar yandı ki yoğurdu mecburen üfleyerek yiyoruz. Kimse bizi yanlış anlamasın ya da 'Şucu bucu' diye bize iftira atmasın. Biz, hiçbir konuda çekimser değiliz. Ülkeden, milletten yana duruşumuz bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da net olacaktır. 'Suriye politikasını anlayabileniniz var mı? 15 yıla yaklaşan iç savaş Suriye'ye neye mal oldu, bize neye mal oldu? Mesela Mısır politikası; 8 yıllık inatlaşma Mısır'a neye mal oldu, bize neye mal oldu? Ya da Körfez ülkelerine dönük ergen tavırların ekonomimize maliyeti nedir? İktidarın, dostu Trump ile iddialaşmasının döviz kurlarına maliyeti nedir? İktidarı, kur korumalı mevduata mahkum eden hangi hatasıdır? Son 1 yılda, iktidarın İsrail politikasını anlayan bir Allah'ın kulu var mı? İsrail'in politikasında sözde ne var, özde ne var?' Bu iktidar kendine güvenmiyor ki biz iktidarın politikalarına güvenelim. 'Sizin iktidara gelişinizle 2'nci Irak işgalinin bir ilgisi var mı' gibi derin sorular sormak zorundayız. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin bugünkü varlığını size mi, yoksa Rumların Annan Planı'na 'Hayır' demesine mi borçluyuz? AB uyum yasalarının ailemize, kültürümüze, adaletimize, inancımıza maliyeti nedir? Biz, 'Teslimiyetçi dış politika yerine, şahsiyetli dış politika' diye boş yere söylemiyoruz. Avrupa'nın neredeyse bütün liderleri, sizi kendi menfaatleri doğrultusunda nasıl ikna ettiklerini anlatıyorlar" diye konuştu.
'İran ile yakın temasta olun'
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı konuşması sırasında protesto eden 9 kişinin tutuklanmasına ilişkin, "Sizi onurlu bir suça teşvik ediyorum. Bu gençlerimizin yalnız olmadığını göstermek üzere eğer suçsa, bu suçu biz de işliyoruz" diyerek, partililerle birlikte 'Denizden nehire özgür Filistin' sloganını attı. Davutoğlu, tutuklananlar arasında yer alan Şeyma Yıldırım'a Gelecek-Saadet grubu olarak, 2 avukat tayin ettiklerini belirtti.
Davutoğlu, Suriye'de devam eden iç savaş ile ilgili, "Türkiye, bu iç çatışmada doğrudan bu çatışmayı başlatan ya da teşvik eden bir ülke olarak asla görülmemeli. Bu yüzden Dışişleri Bakanlığı'nın açıklamaları bazılarınca pasiflik olarak görülebilir; ancak doğru açıklamalardır. Doğruya, 'doğru' denir" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'a ve Dışişleri Bakanlığı'na seslenen Davutoğlu, "Şimdi savaş vakti değil, diplomasi vaktidir. Rusya, İran, Amerika ve İngiltere, Fransa ve Çin ile temasa geçin. Birleşmiş Milletler'e bir mektup yazın. 'Suriye'de bir geçiş hükümeti kurulsun' talebinde bulunun. Suriye'nin asla Türkiye ile İran'ın bir savaş alanı haline dönüşmesine izin vermeyin. İran ile yakın temasta olun. Ama İranlıların da anlaması ve bilmesi gereken şu ki İslam Cumhuriyeti olarak Müslümanlara kim zulmederse, kim katliam yaparsa onun karşısında hep beraber duralım. İranlı kardeşlerime sesleniyorum; gelin artık Suriye barışını birlikte gerçekleştirelim. Birileri bizi karşı karşıya getirmek istiyorsa, bırakalım mezhep ayrımlarını Suriye ve Irak'ı birlikte istikrara kavuşturalım. Musul patlamaya hazır bir bomba gibi ben gördüm. Bırakın Musul'u, Musullular idare etsin. Kerkük'ü oradaki Türkler, Kürtler, Araplar idare etsin" diye konuştu.
