Singapur’da düzenlenen Shangri-La Diyalog Toplantısı’na katılan Çin Savunma Üniversitesi’nden Profesör Meng Xiangqing, Çin Medya Grubu’na (CMG) verdiği demeçte, ABD’nin toplantıyı kullanarak Asya-Pasifik bölgesinde ayrışmayı körüklemeye çalıştığını ifade etti.

Meng, ASEAN ülkelerinin ise bu yaklaşımı benimsemediğini, aksine işbirliği ve kalkınmayı öncelediklerini vurguladı.

Meng’e göre, ABD toplantıda bir kez daha sözde “Hint-Pasifik Stratejisi”ni gündeme taşıdı. Ancak bu strateji, yıllar içinde yalnızca krizler yaratmak, gerilimleri tırmandırmak ve bölgeyi istikrarsızlığa sürüklemekle sonuçlandı. Stratejiyi "hegemonyanın aracı" olarak nitelendiren Meng, ABD’nin askeri alanda bloklaşmayı teşvik ettiğini; siyasi ve diplomatik alanda diğer ülkeleri taraf seçmeye zorladığını; teknoloji alanında ablukaya, ekonomik alanda ise ticaret ve gümrük savaşlarına başvurduğunu belirtti.

“Asya-Pasifik, dünyanın en hızlı gelişen bölgesi. Bu bölgede barışın sağlanması kolay olmadı. Gerçek anlamda çözüm ve istikrar vizyonu sadece Çin’in sunduğu yaklaşımda bulunuyor.” diyen Meng, Çin’in 17 komşu ülkeyle insanlığın kader ortaklığı inşası konusunda uzlaşma sağladığını, 25 ülkeyle Kuşak ve Yol İnisiyatifi kapsamında anlaşmalar imzaladığını ve Hint-Çin Yarımadası ile Orta Asya’da kapsamlı işbirliği ağları oluşturduğunu söyledi.

Meng, Çin’in Asya-Pasifik için sunduğu barışçıl kalkınma önerisinin, bölgenin uzun vadeli çıkarlarına hizmet ettiğini kaydetti. Tarihin yönünün barış, kalkınma ve işbirliğinden yana olduğunu vurgulayan Meng, bu eğilime ters düşen ve bloklaşmayı teşvik eden Hint-Pasifik Stratejisi’nin bölgede destek bulamayacağını ifade etti.