Çin’in 2024 Rotası ve İki Oturum

İki oturumun diplomasi boyutu

İki oturumda üç önemli toplantı her zaman uluslararası kamuoyunun ilgiyle bekledikleri etkinlik olmuştur. Bunlardan birincisi iki oturumun açılış gününde Çin başbakanın sunmuş olduğu hükûmetin çalışma raporu, ikincisi Çin ordu sözcüsünün Çin’in savunma bütçesinin açıkladığı toplantı ki bu yıl savunma bütçesi yüzde 7,2’lik bir artışla 238,14 milyar dolar olarak belirlendi ve Çin Dışişleri Bakanı’nın yapmış olduğu basın toplantısıdır. Dışişleri Bakanı Wang Yi’nin geçtiğimiz perşembe günü düzenlediği ve 1,5 saat süren basın toplantısı bir kez daha uluslararası medyanın gündemine oturdu. Wang Yi bu toplantıda hem Çin dış politikasıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu hem de dünyanın gündemini işgal eden Ukrayna savaşı ve Gazze’deki vahşet üzerine açıklamalarda bulundu. Dışişleri Bakanı Wang basın toplantısında Çin Devlet Başkanı Xi Jinping tarafından öne sürülen, insanlık için ortak bir geleceğe sahip bir topluluk inşa etme vizyonunun, eskimiş sıfır toplamlı oyun zihniyetinin ötesine geçtiğini ve insanlık için doğru yöne işaret ettiğini belirterek yeni bir dünya düzenine işaret etti.

Gazze Sorunu

Orta Doğu konusunda Wang, Çin'in Filistin'in Birleşmiş Milletler'e (BM) tam üyeliğini desteklediğini vurguladı ve iki ülke için bir zaman çizelgesi ve yol haritası oluşturmak üzere daha geniş tabanlı, daha yetkili ve daha etkili bir uluslararası barış konferansı çağrısında bulundu. Wang, Filistin-İsrail ihtilafının yol açtığı insani felaketin sona ermemesinin "insanlık için bir trajedi ve medeniyet için bir utanç olduğunu söyleyerek, uluslararası topluma acil ateşkes için harekete geçme çağrısında bulundu. Wang, Filistin-İsrail ihtilafında tüm rehinelerin serbest bırakılması, sivillere zarar veren tüm davranışlara son verilmesi ve "iki devletli çözümün" tam olarak uygulanması çağrısında bulunarak, Filistinlilerin uzun zamandır beslediği bağımsız devlet arzusunun artık göz ardı edilmemesi gerektiğini bir kez daha hatırlattı.

Ukrayna Savaşı

Ukrayna savaşıyla ilgili olarak Dışişleri Bakanı Wang, tüm çatışmaların müzakere masasında sona ermesine inandıklarını söyleyerek müzakere çağrısını yineledi. Çin'in, hem Rusya hem de Ukrayna tarafından tanınan ve tüm tarafların eşit katılımını ve tüm barış planlarının adil tartışılmasını sağlayan uluslararası bir barış konferansının zamanı gelince düzenlenmesini desteklediğini söyledi. Çok sayıda küresel zorluk karşısında Wang, BM'nin gezegende barışı ve kalkınmayı gerçekleştirmeye yönelik temel mekanizma olarak oynadığı rolü övdü ve BM'nin rolünün zayıflatılması değil güçlendirilmesi gerektiğini ve BM'nin statüsünün korunması gerektiğini vurguladı.

Çin-ABD İlişkileri

Wang, yumruğu daha büyük olanların son sözü söylememesi gerektiğini ve bazı ülkelerin "masada" olması gerekirken bazılarının yalnızca "menüde" olmasının kesinlikle kabul edilemez olduğunu söyleyerek Çin-ABD ilişkileri konusunda ABD'yi Çin'in gelişimine objektif ve rasyonel bir bakış açısıyla yaklaşmaya ve sözlerini ikili ilişkilere ilişkin taahhütlerini yerine getirmeye yönelik eylemlerle eşleştirmeye çağırdı. Wang, "Günümüz dünyasında hegemonyacılık hiçbir destek bulamıyor ve bölünme hiçbir yere varmıyor. Büyük ülkeler çatışmaya girmemeli ve Soğuk Savaş'ın geri dönmesine izin verilmemelidir." diye vurguladı. Çin'in her zaman ABD ile diyaloğu ve iletişimi güçlendirmeye istekli olduğunu ve iki tarafın bu dünyada iki farklı büyük ülkenin iyi geçinmesi için kesinlikle uygun bir yol bulabileceğine inandığını söyledi.

Taiwan Çin içişlerine ait bir meseledir

Taiwan konusunda hem Wang Yi hem de diğer yetkililerin yatığı basın toplantılarında Taiwan ile ilgili sorulara verilen yanıt gayet netti: Taiwan Çin içişlerine ait bir meseledir. Dolayısıyla uluslararası basın önünde içişlerimizi tartışmayı uygun bulmuyoruz.

Çin-AB ilişkileri

Son olarak Wang, Çin-Avrupa Birliği ilişkilerinde ise işbirliği ve kazan-kazan ilkesinin esas olduğunu söyleyerek Çin ve Avrupa'nın çatışan temel çıkarları, jeopolitik veya stratejik çatışmalar olmadığını ve ortak çıkarların iki taraf arasındaki farklılıklara ağır bastığını söyledi. Wang, güçlü bir Avrupa'nın uzun vadede Çin'in çıkarına olduğunu, güçlü bir Çin'in de kıtanın temel çıkarlarına olduğunu söyledi.

Biden: Çin ile çatışma değil, rekabet istiyorum

Ne ilginçtir ki Wang Yi’nin basın toplantısı düzenlediği Perşembe gününün akşamında ABD Başkanı Biden da Kongre ortak oturumunda Birliğin Durumu konuşmasını gerçekleştirdi. Bu konuşmada Çin ile ilgili önemli tespitlerde bulundu. Biden konuşmasında; “yıllardır birçok Cumhuriyetçi ve Demokrat arkadaşımın Çin'in yükselişte olduğunu ve Amerika'nın geride kaldığını söylediğini duydum. Aksine yükselen ABD’nin kendisidir. Dünyanın en iyi ekonomisine sahibiz… Çin'in adil olmayan ekonomik uygulamalarına karşı duruyoruz. Taiwan Boğazı'nda barış ve istikrar için ayakta duruyoruz. Pasifik'teki ortaklığımızı ve ittifakımızı yeniden canlandırdım: Hindistan, Avustralya, Japonya, Güney Kore, Pasifik Adaları. En gelişmiş Amerikan teknolojilerinin Çin'de kullanılamayacağından ve orada ticaretinin yapılmasına izin verilmediğinden emin oldum. Açıkçası, Çin hakkındaki tüm sert konuşmalarına rağmen selefimin aklına bunların hiçbirini yapmak gelmedi. Ben Çin ile çatışma değil rekabet istiyorum. Ve biz, 21. yüzyılın Çin'e karşı çatışmasını [rekabetini] kazanma konusunda, bu konuda herkesten, hatta herhangi bir zamanda olduğundan daha güçlü bir konumdayız.” YAZARIN TÜM YAZILARI İÇİN TIKLAYIN