Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning bugün düzenlenen olağan basın toplantısında, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü ve İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin kabul edilişinin 76. yıl dönümü vesilesiyle Çin’in insan hakları alanındaki çalışmalarını değerlendirdi.

Mao, Çin’in öteden beri insan haklarının korunmasına büyük önem verdiğini, bu konuda insan odaklı bir yaklaşım benimsediğini ve çağın trendine ve kendi ulusal koşullarına uygun bir insan hakları gelişim yolunu izlediğini dile getirdi.

Çin’in insan hakları davasında tarihi başarılar elde ettiğinin altını çizen Mao, Çin’in planlandığı gibi insanlık tarihindeki en geniş çaplı yoksullukla mücadeleyi kazandığını, 10 yıl içinde yaklaşık 100 milyon kırsal nüfusu yoksulluktan kurtardığını ve Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma 2030 Gündemi’nin yoksulluğu azaltma hedefine öngörülen tarihten 10 yıl önce ulaştığını hatırlattı.

Tüm süreçte halk demokrasisini sürekli olarak geliştiren Çin’de şu an 3 bine yakın Ulusal Halk Meclisi delegesinin bulunduğuna işaret eden Mao, ülkede dünyanın en büyük ölçekli eğitim, sosyal güvenlik ve sağlık sistemlerinin tesis edildiğini, beklenen yaşam süresinin ortalama 78,6 yıl olduğunu belirtti.

Bazı ülkelerin insan hakları meselesini siyasallaştırdığına dikkat çeken Mao sözlerine şu şekilde sürdürdü:

Cumhurbaşkanı Xi, Makao’dan ayrıldı Cumhurbaşkanı Xi, Makao’dan ayrıldı

"Bu tür girişim, küresel insan hakları yönetişimine ciddi tehditler oluşturuyor. Tüm tarafları BM Şartı’nın amacı ve ilkelerine uymaya, insan hakları alanında yapıcı diyalog ve iş birliği yapmaya çağırıyoruz. Ayrıca bazı ülkelerin "megafon diplomasisi"ni terk ederek, sözde insan hakları meselesini diğer ülkelerin içişlerine müdahale etmek için kullanmayı durdurmalarını da temenni ediyoruz."