Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping, dün ABD'nin San Francisco kentindeki Filoli Malikanesi'nde, ABD Başkanı Joe Biden ile bir araya geldi. İki lider, Çin-ABD ikili ilişkilerinin stratejisi, genel durumu ve yönüne ilişkin konular ve küresel barış ile gelişmeyi ilgilendiren önemli meseleler hakkında derinlemesine fikir alışverişinde bulundular.

Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping, görüşmede dünyada son yüzyılda benzeri görülmemiş büyük bir değişimin yaşandığını, Çin ve ABD'nin iki seçeneğe sahip olduğunu belirtti. İlki, dayanışma ve iş birliğini güçlendirerek küresel meydan okumaları birlikte göğüslemek ve küresel güvenlik ve refahı hızlandırmak; diğeri ise, sıfır toplamlı oyun zihniyeti ile blok çatışmalarını kışkırtarak, dünyayı çalkantıya ve bölünmeye sürüklemek. Xi, bu iki seçeneğin insanlığın kaderi ve dünyanın geleceği açısından önemli olduğunu vurgulayarak, Çin-ABD ikili ilişkilerinin bu genel durum çerçevesinde değerlendirilip planlanması gerektiğini ifade etti. Xi, Çin ve ABD'nin birbirleriyle temas etmemesinin mantıksız olduğunu, bir tarafın diğerini değiştirmesinin gerçekçi olmadığını, çatışma ve zıtlaşmanın getireceği sonuçların hiç kimsenin katlanamayacağı bir durum olduğunu belirtti. Ayrıca, büyük devletler arası rekabetin, Çin ve ABD dahil dünya ülkelerinin karşı karşıya olduğu sorunları çözemeyeceğini, dünyanın iki ülkeyi barındıracak kadar geniş olduğunu ve Çin ile ABD'nin birbirlerinin başarılarından fırsatlar bulabileceğini vurguladı.

Xi Jinping, görüşmede Çin tarzı modernleşmenin temel özellikleri ve özü hakkında, ayrıca Çin'in gelişme perspektifi ve stratejisi hakkında bilgi verdi. Çin'in gelişiminin kendi mantığı ve kurallarına sahip olduğunu belirten Xi, Çin tarzı modernleşme yoluyla Çin milletinin yeniden şahlanmasını hızlandırdığını ifade etti. Xi, Çin'in sömürgeciliğe dayalı eskimiş yollara girmeyeceğini, "devlet güçlü olursa hegemonya yapar" yanılgısına düşmeyeceğini, ideolojik ihracat yapmayacağını ve hiçbir ülke ile ideolojik çatışmaya girmeyeceğini söyledi. Ayrıca, Çin'in ABD'yi geçme veya yerine geçme planının olmadığını, ABD'nin de Çin'e baskı yapma ve kısıtlama girişimlerinde bulunmaması gerektiğini vurguladı.

Xi Jinping, karşılıklı saygı, barış içinde bir arada yaşama ve kazan-kazan iş birliğinin, geçmiş 50 yıl içinde Çin-ABD ikili ilişkilerinde biriktirilen deneyimlerin yanı sıra, tarihte büyük devletler arası çatışmalardan çıkarılan dersler olduğunu belirtti. İki ülkenin bu ilkelerde ısrarcı olmaları halinde, anlaşmazlıkları aşarak karşılıklı doğru bir yaklaşım bulabileceklerini ifade etti. Xi, geçen yıl Bali zirvesinde ABD'nin Çin'in sistemini değiştirmeyeceğine, "yeni soğuk savaş" başlatmayacağına, müttefikleriyle ilişkilerini güçlendirip Çin'e karşı çıkmayacağına ve "Taiwan’ın bağımsızlığını" desteklemeyeceğine dair açıklamalarını hatırlattı. San Francisco zirvesinde, Çin ve ABD'nin yeni bir perspektife sahip olması gerektiğini ve Çin-ABD ikili ilişkisinin beş temelini birlikte oluşturmaları gerektiğini söyledi.

'Austin’in görüşme talebinin reddedilmesinden Washington yönetimi ders almalı' 'Austin’in görüşme talebinin reddedilmesinden Washington yönetimi ders almalı'

Xi Jinping, Çin ve ABD arasında doğru bir algılama oluşturulması gerektiğini belirterek, Çin'in uzun süredir istikrarlı, sağlıklı ve sürdürülebilir Çin-ABD ikili ilişkileri kurma çabasında olduğunu ifade etti. Xi, bunun yanı sıra Çin'in mutlaka korunması gereken çıkarları, savunulması gereken ilkeleri ve aşılmaması gereken kırmızı çizgileri olduğunu vurguladı. Xi, iki ülkenin birlikte çalışması, karşılıklı saygı göstermesi ve barış içinde bir arada yaşamasını ümit ettiğini belirtti.

Xi Jinping, Çin ve ABD'nin, arasındaki anlaşmazlıkları birlikte kontrol altına alması gerektiğini söyleyerek, bu anlaşmazlıkların iki ülke arasında bir uçurum yaratmak yerine, aynı yönde ilerleyecekleri bir köprü inşa etmeleri gerektiğinin altını çizdi. Xi, her iki tarafın birbirlerinin ilkelerini ve temel prensiplerini anlaması, sorun yaratmaması, provokasyon yapmaması, birbirlerinin kırmızı çizgilerini aşmaması, sık sık temas kurarak diyalog ve istişarede bulunması ve beklenmedik durumlara karşı soğukkanlı bir yaklaşım sergilemesi gerektiğini ifade etti.

Xi Jinping, Çin ve ABD'nin kazan-kazan iş birliğini ilerletmeleri gerektiğine dikkat çekerek, iki ülkenin ekonomi, ticaret, tarım gibi geleneksel alanlarda ve aynı zamanda iklim değişikliği ve yapay zeka gibi yeni yükselen alanlarda geniş ve ortak çıkarlara sahip olduklarını belirtti. Xi, iki ülkenin diplomasi, ekonomi, finans, ticaret, tarım gibi alanlarda çeşitli mekanizmaları etkin kullanmaları, uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadele, yasa uygulaması, yapay zeka, bilim ve teknoloji alanlarında iş birliğini yoğunlaştırmaları gerektiğini söyledi.

Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping, Çin ve ABD'nin büyük devlet sorumluluklarını üstlenmeleri gerektiğine işaret ederek, insanlığın karşılaştığı zorlukların üstesinden gelmek için büyük devletlerin iş birliğinin kritik önem taşıdığını, Çin ve ABD'nin bu konuda öncü rol oynamaları, bölgesel ve küresel sorunların çözümünde koordinasyon ve iş birliğini güçlendirmeleri, dünyaya daha fazla kamu ürünü sağlamaları gerektiğini vurguladı. Xi ayrıca, iki ülkenin ortaya koyacakları inisiyatiflerin karşılıklı dışa açık olması, koordinasyonu ve uyumlaştırmayı güçlendirerek ortak bir güç oluşturması gerektiğini belirtti.

Xi Jinping, Çin ve ABD’nin, arasındaki kültürel değişimi hızlandırmaları gerektiğini ifade ederek, iki ülke arasındaki doğrudan uçuş seferlerinin artırılması, turizm iş birliğinin güçlendirilmesi, yerel yönetimler arası değişimin pekiştirilmesi ve eğitim iş birliğinin yoğunlaştırılması, halklar arası temas ve koordinasyonun artırılmasının önemini vurguladı.

Xi Jinping, görüşmesinde Taiwan konusundaki tutumlarını yineledi. Xi, Taiwan konusunun, Çin-ABD ilişkilerinde en önemli ve hassas konu olduğuna işaret ederek, Çin'in, ABD'nin Bali adasında yaptığı olumlu açıklamaları önemsediğini, ABD'nin "Taiwan’ın bağımsızlığını" desteklememe taahhüdünü somut eylemlere dönüştürmesi, Taiwan Adası'nı silahlandırmayı durdurması ve Çin'in barışçıl birleşmesini desteklemesi gerektiğini vurguladı. Xi, Çin'in birleşeceğini, mutlaka birleşeceğini belirtti.

Xi Jinping, ABD'nin ihracat kısıtlamaları, yatırım denetlemesi ve tek taraflı yaptırımlar konusunda sürekli olarak Çin'e karşı önlemler aldığına işaret ederek, bunun Çin'in yasal çıkarlarını ciddi şekilde zedelediğini kaydetti. Xi, ABD'nin Çin'in bilim ve teknolojisine baskı uygulamasının Çin'in nitelikli gelişmesini kısıtladığını söyledi ve Çin halkının gelişme hakkından bahsetti. Xi, Çin'in gelişmesinin kendi iç mantığına sahip olduğunu, herhangi bir dış gücün bu gelişmeyi engelleyemeyeceğini dile getirdi. Xi, ABD'nin Çin'in endişelerine ciddiyetle yaklaşması, tek taraflı yaptırımları kaldırmak için harekete geçmesi ve Çin işletmelerine adil, hukuka uygun ve ayrımcılık yapılmayan bir ortam sağlaması çağrısında bulundu.

İki lider, görüşmede, iki ülkenin Bali Zirvesi'nden bu yana ikili ilişkilerin yön verici ilkelerini belirlemek için harcadıkları çabaları takdirle değerlendirdiler. İki lider, iki ülkenin, karşılıklı saygı, barış içinde bir arada yaşama, koordinasyonu koruma, çatışmayı önleme ilkeleri temelinde hareket etmesi, BM Şartı'na göre ortak çıkar alanlarında iş birliği yapması ve rekabet unsurlarını sorumlu bir şekilde kontrol altına alması gerektiğini vurguladı. İki lider, ilgili kurumların bu konularda istişarelerine devam etmelerini olumlu karşıladı.

İki lider, Çin ve ABD arasındaki çeşitli alanlarda diyalog ve iş birliğinin hızlandırılması ve pekiştirilmesini kabul etti. Bu alanlar arasında yapay zeka konusunda hükümetler arası diyalog kurulması, Çin-ABD uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadele çalışma ekibinin oluşturulması, eşitlik ve karşılıklı saygı temelinde iki ordu arasında üst düzey temas, Çin-ABD savunma bakanlıklarının çalışma görüşmeleri, Çin-ABD deniz askeri güvenliği istişare mekanizmasının yeniden başlatılması, Çin-ABD askeri harekat alanları komutanlarının telefon görüşmelerinin kurulması yer aldı. İki lider, gelecek yılın erken zamanlarında uçuş seferlerinin artırılmasını, eğitim, gençlik, kültür, spor, sanayi ve ticaret çevrelerinin değişiminin genişletilmesini de kabul etti.

İki lider, önümüzdeki kritik on yıl içinde Çin ve ABD'nin iklim krizini birlikte göğüslemelerinin önemini vurgulayarak, iki ülkenin iklim özel elçilerinin yakında 2020 yılı yurtiçi karbon emisyonu azaltma eylemleri, BM İklim Değişikliği Dubai Konferansı (COP28)'nin başarıyla düzenlenmesi ve Çin-ABD 21. Yüzyıl’ın 20'li yıllarında iklim eylemlerini yoğunlaştıran çalışma ekibinin kurulması konularında aktif istişare yapmalarını olumlu karşıladıklarını açıkladı.

Çin ve ABD liderleri arasında gerçekleştirilen olumlu, kapsamlı ve yapıcı nitelikteki bu görüşme, ikili ilişkilerin iyileşmesine ve gelişmesine yön verdi. San Francisco, istikrarlı Çin-ABD ilişkileri için yeni bir başlangıç noktası olarak görülüyor. İki liderin Bali adasında yaptıkları görüşmelerde varılan mutabakat doğrultusunda, bu görüşmede elde edilen yeni sonuçların hayata geçirilmesi planlanıyor.

İki lider, düzenli iletişimi sürdürme üzerinde anlaştı.